Öz Türkçe İsimler
Türklerin köklerinden, anlam ve tarihi bağlantıları ile, yaklaşık on-bin adet öz Türkçe, eski Türk isimleri içinden, bebek isimleri seçin.
CABADAKHayret, şaşmaCABALAKYabalak, yaygın - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu ve Altun oymağı dip dedelerindenCAĞIMDAYaratıcı, üretkenCAĞIMDIlütufkar, iltifat edenCAĞLINamuslu, dürüstCAKŞIYakşı, yakışıklı, güzel - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyCALMANYalman - Kazakların, Ortayüz bölüğü Semiz oymağı dip dedelerindenCAMAN1- Yaman, 2- Kam, büyücüCAMANBAYbirl. Caman/Bay. . Şamanist gelenekte, obanın büyücüsü, doktoru, kötü ruhları kovan kişiCAMUGA(Camuka) Kızgın, asabi - Çengiz Kaan dönemi beylerindenCANİKTüccar, ticaret erbabıCANKUMeşveret (Farsçadaki "can" sözcüğüyle yalnızca ad benzerliği var. )CARIPYarkın, dost, çok yakın arkadaşCARLIKYarlık, emir, fermanCARTIŞık, alımlıCARUZHeyecanCATUKHalim, halukCAVGösteriş, afi, fiyaka - Akşitler devletinin kurucusu olan Mehmed Han’ın dedesiCAVANKULUygurlar döneminde ordunun sol cenahını ve oradaki askerlerin tümüne verilen adCAVILDAKNeşeli, şen şakrakCAVLIGösterişli, cafcaflıCAVLIBEGÜMbirl. Cavlı/BegümCAVLIBİGEbirl. Cavlı/BigeCAYMAZCesur, kararlıCAYNAKPençe, Doğan pençesi - Kırgız oymak beylerindenCEBE1- Silah, ok, cephane 2- ZırhCEBEALPbirl. Cebe/AlpCEBENGayretli, çalışkan - Selçuklular dönemi komutanlarındanCEBENOYANCebe/Noyan - Çengiz Kaan’ın dünyaca ünlü komutanı ve yakın arkadaşı. (Çengiz’in bütün Türkleri bir bayrak altında toplama fikrinin mimarı bu ulu kişidir. )CEBESOYbirl. Cebe/SoyCELASUN(Çalasun) 1- Delikanlı 2- Cesur, savaşçı 3- Becerikli, eli tez.CELAYIR(Çalayır) 1- Bilgin, güngörmüş, tecrübeli 2- savaşçı - Kazakların, Uluyüz bölüğüne bağlı oymak ve bu oymağın kurucu beyiCELDENYel, yel parçası - Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerindenCELKELDİ(Celgeldi, Yelgeldi) birl. Cel/Geldi - Kırgızların, Manguç oymağı beylerindenCELMEÇalım, fiyaka, gösterişCELMEALPbirl. Celme/AlpCELMEGÜNbirl. Celme/GünCENGELHafif, inceCENGİZÇengiz, Tengiz, DenizCENGİZHANbirl. Cengiz/HanCERAYbirl. Yer/AyCERENCeylan, ahu, gazelCERENAYbirl. Ceren/AyCERKİNHısım, yakınCERKUDAYbirl. Yer/Kutay - Eski dönem yer tanrısıCETİKYetkin, uzman, olgunCETİZYetkin, becerikliCEYHANAslı Çayhan. . dır. birl. Çay/HanCEYHUN(Ceyhan, Çayhan)CEYRANCerenCIDAMızrak, kısa saplı mızrakCIGIŞamanist gelenekte , iyi ruh. Boy ve oymakları kötülüklerden koruduğuna inanılan ruhCILDUZYıldızCILIMGAKağan ve Han’ların mektuplarını yazmakla görevli kişiCIVGINNihalCIVI(Cıgı)CİBELİKSonsuz, sonsuzlukCİCİ(Cicik, cicek) 1- Çiçek, gül 2- Konuk 3- Sevim, sevimlilikCİCİBEGÜMbirl. Cici/BegümCİCİANAGAbirl. Cici/Anaga (Analık) - Babürler devleti vezirlerinden, Ekber Han’ın evdeşiCİCİBİGEbirl. Cici/BigeCİCİNCiciCİDAGUYetkin, yetenekli, becerikliCİDEİri, uzun bir ağaç türüCİGATaç, gelin başıCİGABEGÜMbirl. Ciga/BegümCİGABİGEbirl. Ciga/BikeCİGAY(Ciga)CİĞİLHafif, yeğni, kolayCİĞİLAYbirl. Ciğil/AyCİLASUN(Celasun)CİLMAYATürk mitolojisindeki efsanevi kanatlı atCİNGİL1- Galip, utkan 2- Güvenilir, sadıkCİNGİLAYbirl. Cingil/AyCİNGÜZafer, utkuCİNGÜBAYbirl. Cingü/BayCİNGÜERbirl. Cingü/ErCİVİLİyi ruh, temiz , arınmış ruhCİVİLAYbirl. Civil/AyCOLAY(Yolay) birl. Yol/Ay. . . Kazaklarda "ayağı uğurlu" kişiler için kullanılır.COLDAYolcu, yola çıkanCOLDACAKŞIbirl. Yolda/Yakşı - Kırgızların Mürdi oymağı beylerindenCUCİ1- Cici, çiçi, cicik, çiçek, çuçu, çuçi 2- Konuk. . Bu ad daha çok, beklenmeyen doğumlar sonrası kullanılır ve bu yüzden "konuk" anlamını içerirCUCİALPbirl. Cuci/AlpCUCİBAYbirl. Cuci/BayCUCİBEGÜMbirl. Cuci/BegümCUCİBİKEbirl. Cuci/BikeCUCİBUĞAbirl. Cuci/Boğa - Çengiz Kaan’ın ilk oğlu. Altınordu devletinin kurucusu, Batu Han’ın babasıCUCİKASARbirl. Cuci/Kasar, kazar, keser - Çengiz Kaan’ın kardeşlerindenCUCİKAZAR(Cuci hazar) birl. Cuci/Keser - Taygutlular devleti hanlarındanCUCİNCuciCUCİNHATUNbirl. Cucin/Hatun - Kıpçak hanlarından, Mengü Timur Han’ın evdeşiCULUMNarin, nazik, hassasCUMUKYumuk, yumulmuş - Kazakların Ortayüz bölüğü, Kara Giray oymak beylerindenCUPARParfüm, güzel kokuCUPARAYbirl. Cupar/AyÇABAGayret, enerji - Atilay Han’ın yeğenlerindenÇABAALPbirl. Çaba/AlpÇABACIGayretli, enerjik - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Baybaykı oymağı dip dedelerindenÇABAHANbirl. Çaba/Han - 1- Karahanlılar dönemi beylerinden 2- Batı Göjtürkleri (Tardu Şad) Dönemi bey ve komutanlarındanÇABAK(Çaba)1-Çabuk, çevik 2- Küçük bir göl balığı türü - kuman Hanlığı dönemi beylerindenÇABAR1- çpar, davranır 2- Ulak, kurye, elçi - Kaydu Han’ın oğullarındanÇABUK(Çapuk) Çapan, çaba gösteren, çabalayan - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanÇAÇA1- Savaş baltası 2- Gemici 3- Çiçi, çiçikÇAÇAHANbirl. Çaça/Han - Doğu Hun hanlarındanÇAÇAKLI(Çaçalı) - Özbeklerin Konrat oymağı dip dedelerindenÇAÇASENGÜNbirl. Çaça/Sengün - Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi bey ve komutanlarındanÇAĞAN(Çakan) - Samanoğulları dönemi Horasan valisiÇAGAVUNBal arısıÇAĞ1- Zaman, vakit 2- devir, devran 3- su sesi, şırıltıÇAĞAYavru çocukÇAĞAÇANbirl. Çağ/AçanÇAĞAÇARbirl. Çağ/AçarÇAĞALPbirl. Çağ/AlpÇAĞAN1- Bayram, eğlence 2- Şimşek 3- gürz, çakan 4- Beyaza kaçan beyazımsı - Kıpçak hanlığı dönemi beylerindenÇAĞANAKÇalgı, enstrümanÇAĞAŞKırlangıçÇAĞATAYbirl. Çağ/Atay 1-Çağının en ünlüsü 2- çağdaş, çağının ilerisinde - Babür Han dönemi beylerinden (Çağatay Hasan Ali bey)ÇAĞATAYHANbirl. Çağatay/Han - . . Çengiz Kaan’ın oğullarından ve Çağatay devletinin kurucusu (. . Çengiz imparatorluğunun resmi dili Türkçe idi. Ancak sonraki dönem, ayrı devletlerin oluşması ile bazılarında ortaya çıkan dil ve kültür, karışıklıklarına rağmen, Çağatay Han, Türk diline ve edebiyatına çok büyük önem vererek ayrı bir ivme kazandırmıştır. Bu yüzden, Türkçemiz bu ulu kişiye çok şey borçludur. Ayrıca günümüzde konuşulan Türkçenin ağız ve gramer yapısı, " Çağatay lehçesi" olarak bu kişinin adına atfen onun döneminden gelmektedir. )ÇAĞATAYHATUNbirl. Çağatay/Hatun - Altınordu hanlarından, Uzbek Han’ın evdeşiÇAĞAYbirl. Çağ/AyÇAĞAYBAYLIbirl. Çağay/Baylı - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Yedi Uruğ oymağının kurucu beylerindenÇAĞBAYbirl. Çağ/BayÇAĞBEGÜMbirl. Çağ/BegümÇAĞBEK(Çağbey) birl. Çağ/BeyÇAĞBİKEbirl. Çağ/BikeÇAĞBUĞAbirl. Çağ/BoğaÇAĞDAŞÇağın insanı, aynı çağda yaşayan kişilerÇAĞERbirl. Çağ/ErÇAĞGÜNbirl. Çağ/GünÇAĞHANbirl. Çağ/HanÇAĞHANIMbirl. Çağ/HanımÇAĞIBEKbirl. Çakı/Bey - Timur Kürkan Han dönemi beylerindenÇAĞIL1- Su sesi 2- Çakıl taşıÇAĞILAYbirl. Çağıl/AyÇAĞILDAKÇağlayan, şelale - Kırgızların, Togay ve Saru oymaklarının dip dedelerindenÇAĞILHANbirl. Çağıl/HanÇAĞILTI1- Su sesi, suyun taş ve kayalara çarparken çıkartığı sesÇAĞIN1- Şimşek , çakın 2- Gürz, topuz - Babür Han’ın komutanlarındanÇAĞIRÇağırı, çağrıÇAĞIRBEYKE(Çağır/Bike - Çengiz Kaan’ın gelini, Cuci Han’ın evdeşi, Batu Han’ın anasıÇAĞIRGANÇağıran, devetkarÇAĞLA1- Namuslu, dürüst 2- Erik türlerinden bir yemişÇAĞLAK1- Namuslu, dürüst 2- Çağlayan, şelaleÇAĞLARŞelale, çağlayanÇAĞLASUNDürüstÇAĞLAVDürüstÇAĞLAYANŞelaleÇAĞLAYIKŞelaleÇAĞLI1- Dürüst 2- Yakışıklı, güzelÇAĞLINMeşhur ve liyakat sahibiÇAĞRI1- Mesaj, davet 2- Doğan kuşu, doğanın bir çeşidi - Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarındanÇAĞRI ALPbirl. Çağrı/AlpÇAĞRIBAYbirl. Çağrı/BayÇAĞRIBEĞbirl. Çağrı/Bey - Selçuklu devletinin kurucusu Tuğrul Han’ın kardeşi Alparslan Han’ın babasıÇAĞRIBOĞAÇağrı/BoğaÇAĞRI TEKİNÇağrı/Tekin - Karahanlılar HanlarındanÇAĞRI TİGİNÇağrı/Tigin - Divanı Lugati Türk’ün yazarı olan, Kaşgarlı Mahmud beyin babasıÇAĞRI TİMURÇağrı/TimurÇAĞRIBARSbirl. Çağrı/BarsÇAĞRIBAYbirl. Çağrı/BayÇAĞRIBÖRİbirl. Çağrı/BöriÇAĞRIKULbirl. Çağrı/KulÇAĞRITANbirl. Çağrı/TanÇAĞRITAYbirl. Çağrı/TayÇAĞRUKKatı, sertÇAKA1- Savaş baltası 2- Çakı 3- Fiyaka, çalım, gösteriş - Türkmenlerin Çavdur oymağı dip dedelerindenÇAKABAYbirl. Çaka/BayÇAKABEYbirl. Çaka/Bey - Anadolu Selçuklular dönemi beylerinden. Kılıçarslan han’ın kaynatası. Anadoludaki ilk denizcilik hareketlerini başlatarak bu konuda öncülük yapan beyÇAKABÖRİbirl. Çaka/BöriÇAKAHANbirl. Çaka/Han - Kıpçak hanlarındanÇAKALOZ1- Fener 2- İlkel bir top silahı (Top mermisi yerine çakıl taşı atan)ÇAKAN1- Gürz, topuz 2- Şimşek - Çengiz Kaan’ın komutanlarından ve evlatlığıÇAKANBAYbirl. Çakan/BayÇAKAR1-Deniz feneri 2- gürz - Selçuklşular dönemi, Musul valilerindenÇAKARHANbirl. Çakar/Han - II. yz. Moğol HanlarındanÇAKAR KOCAÇakar/Koca - Çengiz Kaan’ın Çin elçisiÇAKARLIÇakar/lı - İran Türkmenleri, Karapapak oymak beylerindenÇAKIKesici, yontucu küçük bıçakÇAKICI1- Çakma eyleminde bulunan 2- Çakı ustasıÇAKILÇakıl taşıÇAKIN1- Şimşek 2- Kıvılcım - Selçuklular dönemi beylerinden (Kılıç Arslan’ın damadı)ÇAKINBAYbirl. Çakın/BayÇAKINTİMURbirl. Çakın/TimurÇAKIR1- Doğan türü bir avcı kuş 2- Gürz 3- Şarap, içki - Çağrı bey için bazı kaynaklar bu ad ile bahsederÇAKIRALPbirl. Çakır/AlpÇAKIRBAYbirl. Çakır/BayÇAKIRCADoğan türü bir avcı kuşÇAKIRCALIÇakırca/lıÇAKIRCIEskiden saraylarda, özel olarak doğan terbiyeciliği yapanlara verilen bir sıfatÇAKIRHANbirl. Çakır/HanÇAKIRKANbirl. Çakır/KanÇAKMAK. . Çak kökünden türeyen, vurmak, kesmek, bölmek eylemi için kullanılan bir sözcük - 1- Kurtuluş Savaşı kahramanlarından ve Atatürk’ün yakın arkadaşlarından, (Mareşal Fevzi Çakmak) 2- Mısır-Türk kölemenleri dönemi, Suriye valilerindenÇAKMURTutumlu, eli sıkıÇAKTUİri yapılı, gösterişliÇALKılıç darbesi, darbe, vuruş - Türkmenlerin , Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenÇALAPUlu ruh, Kaadiri mutlak (Eski dönem Tanrı sıfatlarından)ÇALAPBERDİbirl. Çalap/VerdiÇALAPKULbirl. Çalap/KulÇALBAKbirl. Çal/Bak - Kırgızların, Togay ve Tolkan oymakları dip dedelerindenÇALBAYbirl. Çal/Bay - Manas destanında adı geçen bir beyÇALGARÇalıcı, vurucu - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenÇALGIÇAYTaştan yapılmış el değirmeni - Kırgız oymak beylerindenÇALHANbirl. Çal/Han - Özbek Han’ın Rusya elçisiÇALIK1- Silahşör, iyi kılıç kullanan 2- Çelik 3- Mesaj, haber 4- Haşarı, yaramaz - Göktürkler dönemi beylerindenÇALIKALPbirl. Çalık/AlpÇALIKUŞUbirl. Çalı/Kuşu - Kırgız oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerindenÇALIM1- Gösteriş, fiyaka, kurum 2- Kılıcın keskin tarafıÇALIMALPbirl. Çalım/AlpÇALIMAYbirl. Çalım/AyÇALIMBAYbirl. Çalım/BayÇALIMERbirl. Çalım/ErÇALIMLUGösterişli, çekiciÇALINÇiğ, jaleÇALIŞAzim, cehtÇALIŞALPbirl. Çalış/AlpÇALIŞHANbirl. Çalış/Han - Ertuğrul Gazi’nin dedesiÇALIŞGANÇalışkan, işgüzarÇALKARA1- Doğan türü bir avcı kuş 2- birl. Çal/Kara - Göktürkler dönemi beylerindenÇALKINDarbeci, hamleci, vurucuÇALMAMaden üzerine yapılmış oyma, işlemeÇALMABEKbirl. Çalma/BeyÇALMANÇalıcı, vurucu - Altay Türkleri, Televut oymağı dip dedelerindenÇALUKÇalıkÇALUKBAYbirl. Çaluk/BayÇAMBir ağaç türüÇAMHANbirl. Çam/Han - Hiyve hanlığı hanlarındanÇAMTOSUNbirl. Çam/Tosun - Şeyban Han’ın komutanlarındanÇAMURSazlık, bataklık - Selçuklular dönemi beylerindenÇAMURALPbirl. Çamur/AlpÇAMURBAYbirl. Çamur/BayÇAMURBEKbirl. Çamur/Bek - Göktürkler dönemi beylerinden. (Çuluk Kağan’ın muhafızlarından)ÇANAYAZBerrak, billurÇANDARKarışık, karmaÇANDIRKarışıkÇANGA1- Soylu 2- PençeÇANGABAYbirl. Çanga/BayÇANGAL1- Çok sık ağaçlı bölge 2- Budaklı ağaçÇAPAN1- Ulak, haberci 2- Enerjik, - çalışkan 3- iş elbisesi, eski giysiÇAPANALPbirl. Çapan/AlpÇAPANAYbirl. Çapan/Ay - Kırgız oymak beylerindenÇAPANBAYbirl. Çapan/BayÇAPANERbirl. Çapan/ErÇAPAR1- Enerjik, çalışkan 2- Giysi 3- Saldırgan 4- ulak, haberci - Batı Han’ın oğullarındanÇAPGINEnerjik, koşan, ardından gidenÇAPGURTufan, afet, depremÇAPINAtak, hücum, savletÇAPITGANSaldıran, saldırgan - Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarındanÇAPKANÇapanÇAPKUR(Çapgur) - Altay Türkleri, Kişiler oymağı dip dedelerindenÇAPLANBir şahin türü - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenÇAPLIŞahin türü bir avcı kuş - Karahanlılar dönemi beylerindenÇAPTIKoşan, seğirten - Altay Türkleri Kişiler oymağı dip dedelerindenÇAPTUĞÜnlü, çok tanınanÇAPULÇap. . . mak kökünden, vuran, saldıran, alıp götüren vb. eylemlerin tümüÇAPULAŞbirl. Çapul/AşÇAPUTGUN(Çaputgan) CellatÇARBUĞAbirl. Çar(çur)/ Boğa - Otmanlıların dip dedelerindenÇARDUCili, periliÇARMAGUNGörevli, görevlendirilmiş , emir almışÇARMAGUN NOYANÇarmagun/Noyan - Çengiz Kaan’ın komutanlarındanÇAŞKASabi, bebek, yavruÇAŞUTHaberci, muhbir, ajanÇATYansıma, yayılma, ünÇATAKÇatal, çatallı, iki kollu değnekÇATAKBEĞbirl. Çatak/BeyÇATALİki kollu, iki kola ayrılmış nesneÇATGAL1-Yüksek dağlık bölge 2- Çatal - Kırgız oymak beylerindenÇATIKÇatılmış, tersleşmiş - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerindenÇATLI(ğ)1-Ünlü, tanınmış 2- Gözü kara, cesurÇATUKBıçak sapı yapılan bir ağaç türüÇAVÜn, şöhret, yansıma, duyuru, bildiriÇAVBEGÜMbirl. Çav/BegümÇAVBİGEbirl. Çav/BikeÇAVAÜnlü, tanınmış - Divanı Lügat’de adı geçen bir beyÇAVADURbirl. Çava/Dur - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyÇAVAŞÜnlü, tanınmışÇAVAYbirl. Çav/AyÇAVDURbirl. Çav/Dur - Türkmen oymak beylerindenÇAVLAKÇağlayan, şelaleÇAVLANÇağlayanÇAVLAYbirl. Çavlı/Ay - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerindenÇAVLI1- Ünlü, meşhur 2- Doğan yavrusu - Seçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerindenÇAVLIBAYbirl. Çavlı/BayÇAVUDURİyi üne ve şöhrete sahip olanÇAVUNTÜn, şöhretÇAVUŞBilgi veren, bilgi götüren, bilgi dağıtan (Çav. . . kökünden)ÇAVUTDuvar, sütunÇAYDere, ırmakÇAYAN1- Dövülmemiş, dökme demir 2- İşlenmemiş ham demirÇAYHANbirl. Çay/HanÇAYKARAbirl. Çay/KaraÇAYLAKKuyruğu uzun ve çatallı bir avcı kuşÇAYLAN1-Dere kenarı 2- ÇağlayanÇEBER1- Usta, mahir 2- Hoş, latifÇEBİ(Çepi, çepni) 1- sert bakışlı 2- usta eli yatkın, yetenekli 3- civciv, ferik 4- cebe, çebe, silah - oğuz Kağan’ın torunlarından. Oğuz’un 24 boyundan biriÇEBİŞÇebiÇEKENCazip, cazibe, çekicilikÇEKİMCazibe, çekicilikÇEKİMALPbirl. Çekim/AlpÇEKİMHANbirl. Çekim/HanÇEKİMAYbirl. Çekim/AyÇEKİMBEKbirl. Çekim/BeyÇEKİMBİGEbirl. Çekim/BikeÇEKİMERbirl. Çekim/ErÇEKİMLÜÇekimli, cazibeliÇEKİMTAYbirl. Çekim/TayÇEKLİArmağan, hediye, düğün hediyesi - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu oymağı dip dedelerindenÇEKMERGENNişancı, iyi vuruş yapan, silahşör - Altay destanlarında adı geçen bir beyÇELEKBülbül, güzel öten bir kuşÇELEN1- Becerikli, çalışkan 2- Fettan, yanıltıcıÇELİK(Çelük. çuluk) Gücü arttırılmış sert demir (. . . Farsçadaki "çalik", dal parçası anlamına gelir ve bununla hiçbir ilgisi yoktur. Yalnızca ad benzerliği olmasına rağmen, bazı kaynaklar bu sözcüğün de dilimize farsçadan geçtiğini söylerlerse de bu yanlıştır. )ÇELİKALPbirl. Çelik/AlpÇELİKELbirl. Çelik/ElÇELİKERbirl. Çelik/ErÇELİKHANbirl. Çelik/HanÇELİKTANbirl. Çelik/TanÇELİKTAYbirl. Çelik/TayÇELİKTENÇelik parçasıÇELİMBeden, endam, gösteriş - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu ve Aday oymakları dip dedelerindenÇELİMALPbirl. Çelim/AlpÇELİM TİMURbirl. Çelim/TimurÇELME1- Çalma 2- Başa örtülen bez (Bandana)ÇELME NOYANbirl. Çelme/Noyan - Çengiz Kaan dönemi beylerinden ve ikinci yoldaşıÇENGİNGösterişli, dikkat çekici - Kubilay Kaan’ın oğullarındanÇENGİZDenizÇENGİZ KAANÇengiz/Kaan - Yalnızca Türk tarihi değil, dünya tarihinin gördüğü ve tanıdığı en büyük fatih, askeri ve siyasi açıdan en ünlü kişisidir. Asıl adı Timurçine (Timurçine, Timuçin) dir. Küçük bir beylik iken sonraları büyüyüp, genişleyerek bağımsızlığını ilan ettiği gün, toplanan kurultayın aldığı bir kararla adı "Çengiz" olmuştur. Çengiz, deniz anlamına gelmekle beraber, genişlik, sonsuzluk, ve ölümsüzlük sembolü olarak kullanılan bir ünvandır. Bu ulu kişinin döneminde, bütün Türk boyları tek bir devlet çatısı altında toplanmış, o günkü dünyanın neredeyse yarısından fazlasına egemen olunmuş ve dünya tarihinin coğrafi olarak da en büyük imparatorluğu tarih sahnesinde yer almıştır.ÇENGŞİMucize, olağanüstülük - . 1- Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından 2- Hotan hanlığı dönemi beylerindenÇEPENHatip, iyi konuşan, güzel söz söyleyenÇEPİ(Çepi)ÇEPNİ(Çebi)ÇERÇİUlak, haber, bildiri ulaştırna kişiÇERİ(Ğ)Asker, savaşçı, toplanarak bir araya gelmiş eratÇERİBÖRİbirl. Çeri/BöriÇERİĞBAYbirl. Çeri/BayÇERİHANbirl. Çeri/HanÇERİKANbirl. Çeri/KanÇETİNSert, güç, şiddetÇETİNALPbirl. Çetin/AlpÇETİNAYbirl. Çetin/AyÇETİNERbirl. Çetin/ErÇETİNSUbirl. Çetin/SuÇETİNTAYbirl. Çetin/TayÇEVENÇevre, muhitÇEVGENCirit, değnekÇEVRİÇeviri, girdap, anaforÇEVRİM1- Girdap, anafor 2- Çevre, muhitÇIDAMDayanıklılık, metanetÇIDAMLIMetin, dayanıklıÇIDIKGüç, dayanıklılıkÇIGAY (Çığay)1- Fakir, varlıksız 2- Kurt yüzlü, kurt bakışlıÇIGAY BÖRÜÇıgay/Böri - Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarındanÇIĞ1- su damlası, kırağı 2- kar yığını, kar topu - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyÇIĞALOmuz, omuz başıÇIĞALPbirl. Çığ/AlpÇIĞAN(Çıkan)ÇIĞAYbirl. Çığ/AyÇIĞBATURbirl. Çığ/BaturÇIĞINÇıkın, bohçaÇIĞIR1- Çağ, devir 2- çığın açtığı yol 3- dar yol, patikaÇIĞLASaf, halisÇIĞLANSaf, halis - Karahanlılar dönemi beylerindenÇIĞRI1- felek 2- melodiÇIKAN1- kaynak, kaynarca 2- yeğen, hala çocuğuÇIKMAK1- çıkma eylemi 2- Kaynak 3- çakmak - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanÇILDIMSeri- hızlı, enerjikÇIMRINAktif, faalÇIN(çin, çine) sağlam, dayanıklı, güvenilirÇINAK1- sevap, hayr 2- güvenilir, sadıkÇINDANsandal ağacıÇINGAYÖzü, sözü bir, sözüne güvenilirÇINGILIÇbirl. Çın(sağlam, dayanıklı) Kılıç - Hindistan’da beylik kuran bir Türk beyiÇINGIR1- Kopuza benzeyen bir saz 2- ÇıngırakÇINIK(Çınak)ÇINTAYSoylu, güvenilir - Altınordu hanlarındanÇIRAYYüz, eda, çehreÇIRAY BEGÜMbirl. Çıray/BegümÇIRAY BİGEbirl. Çıray/BikeÇIRGANIŞZevk, haz, tadÇITIRKIIşık, nur, ziyaÇİBEKAtmaca türü bir avcı kuşÇİBİ(Çebi)ÇİÇEK1- Gül, gül çiçeği 2- Cici, cicik (. . . Farsçadaki "çeçel"den geldiğini söyleyen bazı dilciler varsa da , Moğol dilinde çok eskiden beri kullanıla gelen bir sözcüktür. Sonraları farsçaya geçmiş olması daha akla yatkındır) - Hazar kağanlarından Bulan kağan’ın kızı. Bizans imparatoru V. Konstantin’in eşi ve"Hazarlaen" ünvanlı Bizans imparatorunun anasıÇİÇEK BEGÜMbirl. Çiçek/Begüm - Abbasi halifelerinden El Muktefi’nin, Türk asıllı anasıÇİÇEKBİGEbirl. Çiçek/BikeÇİÇİ(çiçik, çiçek)ÇİÇİHANbirl. Çiçi/HanÇİÇİKAĞANbirl. Çiçi/Kağan - Hun imparatorlarından (Ulusçuluğu, devlet siyasetine sokan ve bunun savaşını veren kişi)ÇİÇİKUTAGAbirl. Çiçi/Kut/Aka, ağa - Çengiz "Bu ulu kişi döneminde, işkence ile alınan ifadeler geçersiz sayılıyordu"ÇİÇİYABGUbirl. Çiçi/Yabgu - Çiçi Kağan’ın kağanlıktan önceki ad ve ünvanıÇİGANYoksul, fakirÇİGENGayretliÇİGENDİKGayretli, çalışkan - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Arkın oymağı dip dedelerindenÇİGER1- Gayret, azim 2- Çökertiş, çökertmeÇİGERMİŞÇökertmiş, düşmanı bozguna uğratmış - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanÇİGİLOlgun, gelişmiş, olmuşÇİGİLVARKısa ve küçük ok, özel okÇİGİL ARSLANbirl. Çigil/Arslan - Selçuklular dönemi komutanlarındanÇİĞDEMYaban çiçeği, (Itır çiçeğinin Türkçesi)ÇİĞİL(Çigil)ÇİĞİLARSLANbirl. Çiğil/Arslan - Uygurlar dönemi beylerindenÇİKEN(Çigen) - 1- Türkmenlerin, Ersan oymağı dip dedelerinden 2- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Aday oymağı dip dedelerindenÇİLDağ tavuğuÇİLAVUNbirl. Çil/Avun - Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarındanÇİLBEKbirl. Çil/Bey - Kırgızların, Togay vd Buğu oymakları dip dedelerindenÇİLDEKış mevsiminin en soğuk dönemi - Kırgız oymak beylerindenÇİLDUHızlı, seri, çabukÇİLEN1- Çığ 2- Jale 3- Bir dağ çiçeğiÇİLENTİÇığ, jaleÇİLHANbirl. Çil/HanÇİLHANIMbirl. Çil/HanımÇİMÇİKSaf, masumÇİNE(Çin) 1- Sadık, güvenilir 2- Öz, soy 3- kurt, kurt yavrusuÇİNERbirl. Çin/Er - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyÇİNKAYSözüne güvenilir, özü sözü bir - Altınordu hanlarındanÇİNTİMURbirl. Çin/Timur - 1- Geyik Han dönemi komutanlarından 2- Babür Han’ın bey ve komutanlarındanÇİNTOSUNbirl. Çin/Tosun - Ulutaş Han’ın oğullarındanÇİPLİNarin, ince yapılıÇİRAYYüz, çehre, edaÇİTÇizgi, sınır, limitÇİTERbirl. Çit/Er (sınır muhafızı) - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanÇİZGENSaban izi, karasabanın tarlada açtığı yolÇİZİMResim figürüÇOBAN1- Elinde cop (değnek, sopa) olan 2- Muhtar, oba beyi - A. Selçukluları dönemi (13. yz. ) Kastamonu beylerindenÇOBANALPbirl. Çoban/AlpÇOBAN KAZANbirl. Çoban/Kazan - Kazan hanlığı dönemi bey ve komutanlarındanÇOBAN NOYANbirl. Çoban/Noyan - Olcaytu Han’ın komutanı ve danışmanlarındanÇOBANBEKbirl. Çoban/Bey - Kulagu Han’ın komutanlarındanÇOBARDeğnekli, değnek taşıyan - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerindenÇOBAYIKMIŞGönül kırıcı, haşin - Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarındanÇOGAVahşi hayvanÇOGAYYoğun, kesifÇOĞAŞ1- Debdebe, şaşa 2- Vahşi hayvan yavrusuÇOKAN1- Gürz, topuz 2- Hayvan yavrusu - Kazak bilim adamı ve ozanlarından (Abılay Han’ın oğullarından)ÇOKAY(Çogay)ÇOKU1- Debdebe, şaşa 2- Bolluk, bereket - Sevük Tekin’in babasıÇOKUBEGÜMbirl. Çoku/BegümÇOLAK(Çalak) Silahşör, iyi kılıç çalanÇOLBANAK1- Uzak görüşlü 2- Törenin dışında kalan 3- Nikahsız ilişkiden doğan çocuk (Hakas Türklerinde)ÇOLBU(Çolpan)ÇOLDU1- Bahşiş, mükafat 2- GanimetÇOLPAN1-Kuzey yıldızı 2- Uzak görüşlü 3- Tanıdık, bildik, aşina - Timur Kürkan Han’ın ikinci evdeşi 2-Yakut destanlarında adı geçen bir kızÇOMAK1- İri ve yuvarlak değnek 2- Bir ucunda topuz bulunan sopa, silah 3- İnanmış, inançlı - Kuman hanlığı dönemi beylerindenÇOMAKERbirl. Çomak/ErÇONGARGürültü, şamata, naraÇOPURGeyik ve karaca yavrusuÇOPURALPbirl. Çopur/AlpÇOR(çur, çura)ÇORBEGÜMbirl. Çor/BegümÇORA(çura, çur) 1- Yer tanrısı 2- Cin, peri 3- Ruh (. . . Farsçadaki "şur" (kötülük, uğursuzluk) sözcüğü bu dile Türkçeden geçmiştir. ) - 8. yz. Balkan Oğuzları bey ve komutanlarındanÇORABATURbirl. Çora/Batur - Altınordu devletinin son dönemlerinde yaşanmış bir bey. (Ruslara tutsak olmamak için kendini öldüren ve adına destan yazılmış olan kişi)ÇORAMANCinli, perili - Kırgız oymak beylerindenÇORAYbirl. Çor/AyÇORBİGEbirl. Çor/BikeÇORHANbirl. Çor/HanÇORKARAbirl. Çor/KaraÇORLUCinli kötü ruhların etkisinde kalan kişi. Bu ad şamanist gelenekten gelen bir addır. Eskiden bunalımlı ve toplum tarafından hoş karşılanmayan kişiler için bu ad verilirdi ve bu kişiler Kam ve Baksılar tarafından tedavi edilmeye çalışılırdı)ÇORMAN(çoraman)ÇORTANbirl. Çor/TanÇOTAKKabza, kılıç kabzası - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyÇOTAKAYbirl. Çotak/AyÇOTURKabza, kılıç kabzasıÇOTURAYbirl. Çotur/AyÇÖKERMİŞÇökertmiş, düşmanı bozmuşÇÖKERTMİŞ(çökermiş) - Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerindenÇÖKLÜSoylu, asilÇÖKÜLIrmakların taşarak vadilere bıraktığı tortuÇÖMÇEAğaçtan oyulmuş su kabıÇÖZELİKıpçak, merkezden uzakta olanÇÖZELİALPbirl. Çözeli/AlpÇÖZELİBAYbirl. Çözeli/BayÇÖZELİBEKbirl. Çözeli/BeyÇÖZELTİAyrılış, kopuş, firakÇÖZÜLÜ(çözeli)ÇUBANÇoban, muhtar, obabaşıÇUÇUŞair, şairane konuşan - Hunlar döneminde yaşamış, ilk Türk ozanlarındanÇUĞA(çuka) 1- Yürekli, cesur 2- Arınmış, duru 3- İnc narin - Saruhan beyin kardeşiÇUĞAYNarin ve alımlı kızÇUKA(çuğa)ÇULÇUSerçe, Turgay kuşuÇULUHANbirl. Çulu(çuluk)/ HanÇULUK1-Çelik 2- çalık, kılıç çalan 3- aceleci, heyecanlıÇULUKHANbirl. Çuluk/Han - Avar hanlarındanÇULUK KAĞANbirl. Çuluk/kağan - Göktürk kağanlarından (Kürşad’ın babası)ÇULUKTİGİNbirl. Çuluk/Tigin - Çuluk Kağan’ın kağan olmadan önceki ad ve ünvanıÇUNGAR(çangar)ÇUNGARA(çangar) - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Karasakal oymağı dip dedelerindenÇUR(çor, çur, çora)ÇURABEKbirl. Çura/Bey - Kırgız oymak beylerindenÇURALPbirl. Çur/AlpÇURANRuhlarla ilgilenen - Özbeklerin, Konrat ve Oyunlu oymağı dip dedelerindenÇURAYbirl. Çur/AyÇURBAĞAbirl. Çur/Bağa - Çurbağa Kağan. . . Göktürk kağanlarındanÇURÇEDAKbirl. Çur/Çotak - Altınordu devleti bey ve komutanlarındanÇURÇUTAYbirl. Çurçu/Tay - Çengiz Kaan’ın komutanlarından olan Çelme’nin babasıÇURGATAY(çurkutay)birl. Çur/Kutay - Çengiz Kaan’ın torunlarındanÇURHANbirl. Çur/HanÇURKAN(Çorkan, Şorkan)birl. Çur/Kan - Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarındanÇURKUTbirl. Çur/Kut - Tulay Han’ın oğullarındanÇURTAYbirl. Çur/Tay - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Semiz ve Baganalı oymaklarının dip dedelerindenÇUTURKılıç kabzasıÇUVAŞ1-Sakin, rahat 2- dindar, dünyaya değer vermez 3, çavuş - Sibirya’da yaşayan eski Türk boylarındanÇUVAŞALPbirl. Çuvaş/AlpÇUVAŞAYbirl. Çuvaş/AyÇÜCENAkıllı, aklını kullananÇÜCEN CAMUKAbirl. Çücen/Camuka - Çengiz Kaan’ın gençlik yıllarındaki yoldaşlarından ve andasıÇÜNÜKÇınar ağacı - Divanı Lügat’de adı geçen bir beyDADAKDeğme, dokunma, tadma - Selçuklulara adını vermiş olan Salçuk beyin babasıDADALTadalan, sezen, farkına varanDADALOĞLUbirl. Dadal/Oğlu - Otmanlılara baş kaldırmış (19. yz. ) bir Türkmen beyi ve ozanıDADAŞbirl. Dağ/Daş Aynı dağdan. . . aynı dağı kullananDAĞ(Tağ, tağ, tak, tav) Dağ. . . mec. genişlik, büyüklük, ululuk, heybetDAĞAÇADağ gibi heybetliDAĞALPbirl. Dağ/AlpDAĞARSLANbirl. Dağ/ArslanDAĞAY(Tağay)birl. Dağ/Ay - Çengiz Kaan’ın karabudun kökenli komutanlarındanDAĞBAYbirl. Dağ/BayDAĞDAŞ(dadaş)DAĞDORAbirl. Dağ/DoraDAĞDORUKbirl. Dağ/DorukDAĞDURAKbirl. Dağ/DurakDAĞGÜNbirl. Dağ/GünDAĞHANbirl. Dağ/Han - 1- Oğuz Kağan’ın ilk oğlu 2- Eski dönem Türk tanrılarındanDAĞLIDağ/lıDAĞLIBAYbirl. Dağlı/BayDAĞTANbirl. Dağ/TanDAĞTAYbirl. Dağ/TayDAĞTEKİNbirl. Dağ/TekinDAĞTİMURbirl. Dağ/TimurDAĞTOLUbirl. Dağ/DoluDAĞTURAbirl. Dağ/DuraDAKAKUcu ataşli ok - ŞamSelçukluları beylerinden Tutuş beyinoğluDAL1-Ayrı, bölünmüş 2- saldırı, büyüme, yayılma 3- batma, çıkma 4- yalınlık, çıplaklıkDALANkoridor, dehlizDALAŞDöğüş, karşılıklı saldırıDALAY(Talay) Genişlik, ululuk, sonsuzluk mecaz eden, asıl anlamı , büyük deniz, okyanusDALAYOBAbirl. Talay/ObaDALBAY1- Vasi, ardına sığınılan kişi 2- Çuhadan yapılmış şapka Kırgızlarda- 3- avcı kuşları yakalamak için, tuzaklara bağlanarak bırakılan küçük kuşDALBOĞAbirl. Dal/BoğaDALBOYVasi, ardına sığınılan kişiDALKILIÇbirl. Dal/Kılıç mec. Çıplak, zırhsız ve korunmasızDALKIRANKırıcı, ayırıcıDALOKAYbirl. Dal/OkayDAMLASu damlası , taneDANAİnek yavrusu, iki yaşındaki genç inek - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenDANABEKbirl. Dana/Bey - Selçuklular dönemi komutanlarındanDANATİMURbirl. Dana/Timur - . . Kubilay Kaan’ın kardeşlerindenDANİŞMANMüşavir, bilgi ve tecrübesine danışılan kiş (Tanışman) (Türkçeden, Farsçaya geçen sözcüklerden, Tanış’dan, "Danişmend" olmuş. Türkmen ve Türkmenend gibi. . ) - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından. Sonraları kendi adıyla bir de beylik kuran kişiDANSIK(Tansık) Olağanüstü, fevkaladeDARGAVali, üst düzey, bürokratDARGUNAlıngan, kırılan, narinDARGUNAYbirl. Dargun/AyDARI1- Bir tahıl türü 2- sıkı, sıkıntı, zorlukDARIALPbirl. Darı/AlpDARIBEKbirl. Darı/BeyDARICA1- Darı gibi, darı niteliğinde mec. Bereketli 2- sıkı, sıkıcs, zorluDARITAYbirl. Darı/Tay - Çengiz kaan dönemi Kerayet beylerindenDARSIKÖfkeli, hiddetliDARUKA(Darga) Vali, yönetici, bürokratDARULGANalıngan, nazlıDAŞAYAKbirl. Taş/Ayak - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenDAŞKITaşkı, taşmış, dışarı çıkmış, dışarıda olan - Türkmenlerin Çavdur oymağı eski beylerindenDAYAKDeğnek, baston, dayanılan nesneDAYANÇ1- Dayanak, destek, güven 2- Dayanma gücü tahammülDAYANGANDayanıklı, metinDAYANGIKöşe minderiDAYARHazır, hazırlıklıDEBRETKımıldayış, devinimDEBRETÜL BOĞAbirl. Debretül/Boğa - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanDAĞERKıymet, para, nafızDEĞERBİLİRbirl. Değer/Bilir Kadirşinaz, vefalıDEĞERLÜDeğerli, kıymetliDEĞİRMİÇevreli, yuvarlak, toparlakDEĞNEKDayanak, dayanılacak nesneDELİUsu gitmiş, azmış, dellenen, mec. gözü kara, yiğit - Türkmenlerin, Teke oymağı dip dedelerindenDELİBÖRÜbirl. Deli/BöriDELİDUMRULbirl. Deli/Dumrul - dede Korkut destanlarında adı geçen bir beyDALİGÜNbirl. Deli/GünDELİGÜNBULDAKbirl. Deligün/BuldakDELİKARÇARbirl. Deli/Karçar - dede Korkut destanlarında adı geçen bir beyDELİKURTbirl. Deli/KurtDEMİRDemir madeni - Kulagu Han’ın kardeşlerindenDEMİRAĞZırh, örgülü göğüslük birl. Demir/AğDEMİRALPbirl. Demir/AlpDEMİRAYbirl. Demir/AyDEMİRBAYbirl. Demir/BayDEMİRBOĞAbirl. Demir/BoğaDEMİRDENDemir parçasıDEMİRDÖĞENbirl. Demir/Döğen mec. Acı kuvvet sahibiDEMİRELbirl. Demir/ElDEMİRERbirl. Demir/ErDEMİRGEN1- Demir, ham demir 2- temren, okun ucundaki demir parçasıDEMİRHANbirl. Demir/Han - 1- Şamanist gelenekte " Maden Tanrısı" 2- karesi oğulları dönemi bey ve komutanlarındanDEMİRKANbirl. Demir/KanDEMİRKUTbirl. Demir/KutDEMİROKbirl. Demir/OkDEMİRTAGbirl. Demir/DağDEMİRTAŞbirl. Demir/Taş - Selçuklular dönemi beylerinden 2- 1. Murat dönemi Otmanlı bey ve komutanlarındanDEMİRTUĞbirl. Demir/TuğDENERİDikkat, itinaDENGİZİKDenizcik, küçük deniz, göl - Atilay Han’ın oğullarındanDENİZDeniz, büyük gölDENİZALPbirl. Deniz/AlpDENİZAYbirl. Deniz/AyDENİZBAYbirl. Deniz/BayDENİZERbirl. Deniz/ErDENİZHANbirl. Deniz/Han - Oğuz kağan’ın oğullarından. . (Seçukluların bağlı bulunduğu boy)DENLİEdepli, terbiyeliDEPEGENTekmeleyen, iyi tekme atanDEPREMZelzele, sarsılma, kımıldama (Kişisel görüşüme göre bu ad çocuklara deprem sırasında ya da deprem felaketi sonrası yaşanan, çileli günler sırasında doğan ve o günlerin anısına verilen bir addır. )DEPRETÜR BOĞAbirl. Depretür/Boğa - Selçuklular dönemi beylerindenDERİNDerinlik. . . den mec. Olgunluk, bilgelik - Sogay destanlarında adı geçen bir beyDERİNAYbirl. Derin/AyDERMEKDirilik, canlılık, birarada tutmakDERNEKEğlence, toy, birliktelikDEVİNHareket, kımıldanış, davranışDEVİNAYbirl. Devin/AyDEVRİMDevirme, yıkma, devirip yerine geçme, . . ihtilalDEYİMSöyleniş, darbımeselDEYİŞSöyleyiş, şiirsel anlatım, ozan diliDEYİŞBEKbirl. Deyiş/BeyDIŞOĞUZTaşralı Oğuz , dışarıdaki Oğuz, TürkmenDIVRAKYakışıklı, alımlı, civanDİB YABGU HANDip/Yabgu/Han - Türk mitolojisinde yer alan Oğuz hanlarındanDİBEK1- Ağaçtan oyulmuş büyük havan 2- Yayık ağaçDİK1-Yükseklik, yükseliş 2- kararlılık, yıkılmazlık, cazmazlık 3- inatDİKALPbirl. Dik/AlpDİKBAŞbirl. Dik/BaşDİKBAYbirl. Dik/BayDİKBEYbirl. Dik/BeyDİKBUĞAbirl. Dik/BoğaDİKEÇSütun, dikil, dikilmişDİKERbirl. Dik/ErDİKKANbirl. Dik/Kan - Kırgızların eski oymak beylerindenDİKMENİnatçı, kararlıDİLEKDil ile istenen, dile getirilenistek, arzu, murat, dilekDİLERDileyen, dileyiciDİLERAYbirl. Diler/AyDİLİMkesik, bölüm, bölünmüş, biçimlenmişDİNÇZinde, sağlam, dirençliDİNÇALPbirl. Dinç/AlpDİNÇAYbirl. Dinç/AyDİNÇBAYbirl. Dinç/BayDİNÇERbirl. Dinç/ErDİNÇSUbirl. Dinç/SuDİNÇTÜRKbirl. Dinç/TürkDİNLERTerbiyeli, munis, mutiDİPBaht, talihDİP BAKUYbirl. Dip/Bakuy - Oğuzname’de Türk’ün torunu, İlçi Han’ın oğluDİPÇİN1- Bahtı açık 2- Sağlam, dayanıklıDİREK1- Dirilik, sağlamlık, ayakta kalmak 2- Temel, dayanak 3- Vezir, bakanDİREK TEKÜRbirl. Direk/Tekür (Teker) - dede Korkut destanlarında adı geçen bir beyDİRENDirenç, karşı koyuş, dirilikDİRENÇDirnme gücüDİRENGEÇDestek, dayanakDİRGEN1-Dirilik, 2- harmanda kullanılan demir çatalDİRİ(diri, dirik, Tiri, tirik) Can, ruh, canlılık, canlıDİRİLCan, ruh, tinDİRİMYaşam, sağlık, canlılıkDİRİM ALPbirl. Dirim/AlpDİRİMBEKbirl. Dirim/BeyDİRLİGYaşam, hayatDİRLİKALPbirl. Dirlik/AlpDİRLİKHANbirl. Dirlik/HanDİRLİKAYbirl. Dirlik/AyDİRLİKBAYbirl. Dirlik/BayDİRLİKBEGbirl. Dirlik/BeyDİRSEDerse, söylerse, konuşkanDİRSEALPbirl. Dirse/AlpDİRSEHANbirl. Dirse/Han - Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Boğaç Han’ın babası)DİZİK(dizi) Kolye, takıDİZLEKHazır cevap, konuşkanDODURGA1- Dolgun, doyumlu 2- doyuran, doyurucu 3- açık, net, berrak - Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biriDOĞA1- Tabiat, doğallık, ortaya çıkış 2- Huy, yaradılış, fıtratDOĞAN1- Soylu bir av kuşu 2- Doğmuş, olmuş, ortaya çıkanDOĞANALPbirl. Doğan/AlpDOĞANARSLANbirl. Doğan/Arslan - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanDOĞANBİGEbirl. Doğan/BikeDOĞANHANbirl. Doğan/Han - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanDOĞANTEKİNbirl. Doğan/TekinDOĞANTİMURbirl. Doğan/Timur - Çengiz Kaan’ın torunu, Cuci Han’ın oğlu. Batu Han’ın kardeşiDOĞANTUĞRULbirl. Doğan/Tuğrul - Alparslan Han’ın kardeşi, Çağrı beğin oğullarındanDOĞANAYbirl. Doğan/AyDOĞANBAYbirl. Doğan/BayDOĞANBEKbirl. Doğan/BeyDOĞANERbirl. Doğan/ErDOĞANGÜNbirl. Doğan/GünDOĞRUDürüst, yalansız, sözüne güvenilenDOĞRUL1-Doğruluk, dürüstlük 2- Ayakta duran, dirençliDOĞUGüneşin doğuş yönüDOĞUALPbirl. Doğu/AlpDOĞUBAYbirl. Doğu/BayDOĞUÇDoğuş, doğma, ortaya çıkış - İkşitler devletinin kurucusu ve ilk hanıDOĞUDANDoğulu, doğu yönünden gelenDOĞUERbirl. Doğu/ErDOĞUHANbirl. Doğu/HanDOĞUKANbirl. Doğu/KanDOĞULUDoğu bölgesindenDOĞUŞDoğma, ortaya çıkışDOĞUTANbirl. Doğu/TanDOĞUTAYbirl. Doğu/TayDOKUNAKDokunuş, değiş, mec. Ağır, mahsun, yürek sızlatan, yüreğe dokunanDOKUNÇDokunak, hüzünDOKUZDokuz sayısı, Türklerin en çok eskilerden beri uğurlu sayılarındandırDOKUZALPbirl. Dokuz/AlpDOKUZATAbirl. Dokuz/AtaDOKUZ ARKADokuz/Arka (. . . Eski dönemlerde soyluluk gösterme ve belli etmesi açısından, bir kişinin babasından itibaren geriye doğru dokuz atasının sayılıp açıklanması. . )DOKUZ HATUNbirl. Dokuz/Hatun - Kulagu Han’ın evdeşiDOKUZ OĞUZbirl. Dokuz/Oğuz - Oğuz kökenli bir Türk devletinin adı. Uygurların köküde bu baya dayanır.DOKUZ TATARbirl. Dokuz/Tatar - Göktürkler döneminde yaşayıp beylik etmiş bir Türk boyuDOKUZAKAbirl. Dokuz/Aka - Göktürkler dönemi bey ve komutanlarındanDOKUZBAYbirl. Dokuz/BayDOKUZÇURbirl. Dokuz/ÇurDOKUZERbirl. Dokuz/Er mec. Dokuz er gücündeDOKUZHANbirl. Dokuz/HanDOKUZTUĞbirl. Dokuz/TuğDOKUZUYGURbirl. Dokuz/Uygur - Göktürkler devletini yıkıp, onun yerine Uygur devletini kuran, Türk boyuDOLANDIDolanan, gezginDOLANDIBEKbirl. Dolandı/Bek - Selçuklular dönemi beylerindenDOLDAY(Dolu/Tay) - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanDOLU1-Bilgin, tecrübeli, öğretmen 2- Bütün, tam, eksiksiz 3, Şamanist gelenekte ve Alevi_Bektaşi gelenekte, içki, şarap 4- kısa süren, iri taneli yağmurDOLUALPbirl. Dolu/AlpDOLUBAYbirl. Dolu/BayDOLUBEKbirl. Dolu/BekDOLUERbirl. Dolu/ErDOLU KADIRbirl. Dolu/Katır - Selçuklular dönemi beylerinden ve Maraş yöresinde kendi adıyla beylik kuran kişiDOLUNTam, bütün, eksiksiz - Yakut Türklerinin eski bereket TanrılarındanDOLUNAYAyın ondördü, ayın en güzel haliDOLUNBAYbirl. Dolun/BayDOMANİÇ1-Dumanlı bölge 2- Tümsek, engebeli araziDONATGiyim, kuşam, zenginlik, cömertlikDOMURCUKGül, tomurcukDONATHANbirl. Donat/Han - Batı Hunları hanlarındanDONATMIŞGiydirip, kuşatmış, sevindirmiş, cömertlik göstermişDONATURCömert, eli açık, bağışlayıcıDONSUZÇıplak, fakir, varlıksızDORADoruk, zirve, şahikaDORABAYbirl. Dora/BayDORAMANbirl. Dora/Man (Dorman-dormen) - Kuman hanlarındanDORAN(Duran) Diri, canlı, yaşayanDORATANbirl. Dora/TanDORATAYbirl. Dora/TayDORMAN(Doraman)DORU1- Doruk, zirve 2- Kara ile kızıl arası renk (At rengi)DORUALPbirl. Doru/AlpDORUBAYbirl. Doru/BayDORUBEYbirl. Doru/BeyDORUERbirl. Doru/ErDORUHANbirl. Doru/HanDORUKZirve, uç, şahikaDORUKALPbirl. Doruk/AlpDORUKANbirl. Doru/KanDORUKAYbirl. Doruk/AyDORUKERbirl. Doruk/ErDORUKHANbirl. Doruk/HanDORUKTİGİNbirl. Doruk/TiginDOYMADUKDoyumsuz, sevilmeye doymayan, doyulmayanDOYUM1- Doymak, tatmin 2- Ganimet, bereketDOYURANmec. Cömert, hayr sahibi, iyilik severDÖĞEN1- Dövüşçü, döven 2- Ekin saplarını ezmeye yarayan, altında çakmaktaşı bulunan geniş tahtaDÖĞER1- Döver 2- değer, kıymet 3- Kalın, enli bir ağaçDÖĞERLİDeğerli - Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biriDÖĞÜŞDövüş, savaş, kavgaDÖĞÜŞGENKavgacı, savaşçıDÖKÜMHANbirl. Böküm/Han 1- Dökmekten döküm 2- Düğüm, bağ - Bulgar hanlarından (Kurum Han’ın oğlu)DÖLEK1- Çok döl veren 2- Koyunun kuzuladığı yer 3- İtibarlı, saygıdeğer, maharetliDÖLENMuti, sevgi gösterenDÖNDER(Döne, döndü gibi "dönmek" fiilinden türetilmiş, çocukları ölen ailelerin, yeni çocukları olduğunda kullandıkları adlardan) - (Dönder bey) Ertuğrul Gazi’nin kardeşi, Otman Gazi’nin amcasıDÖNDÜDönüş yapan (Reenkarnasyon) çocukları ölen ailelerin verdiği adlardanDÖNE(Döndü, dönder)DÖNE BEGÜMbirl. Döne/BegümDÖNENBAYbirl. Dönen/Bay - Kırgız oymak beylerindenDÖNENGÜNbirl. Dönen/GünDÖNERALPbirl. Döner/AlpDÖNGELSaatDÖNGÜDönüşüm, başa dönüşDÖNGÜNDargın, gönlü kırıkDÖNMEZKararlı, cesur, azimliDÖNMEZERbirl. Dönmez/ErDULAKDolu, olgun, tecrübeli - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenDULUNDU(Dolandı)DUMAN1- Sis, kırağı 2- ateşten çıkan gazDUMANHANbirl. Duman/HanDUMANBAYbirl. Duman/BayDUMANERbirl. Duman/ErDUMLU1- dumanlı, sisli bölge 2- Soğuk ve ayaz alan yerDUMRUL1- Okun sivri ucu 2- Başı dumanlı, efkarlıDURA(Durak) 1- yaşam, hayat 2- Sağlamlık, dayanıklılık, kalıcılık 3- ev, yaşanılan yer, barınak (Bu ad, çocukları çlmüş ailelerin yeni çocukları olduğunda yaşamda kalıp uzun yaşaması ve sağlıklı olması dileğini içeren adlardandır ve çok eskilere dayanan bir gelenekle bu gün de sürdürülmektedir. Durak, Dursun, Durmuş, Durdu, Yaşar, Tokta, Tok, Toka, Toktamış, Turan vb. adlar da hep aynı psikoloji ve geleneğin ürünüdür.DURATİMURbirl. Dura/Timur - Çağatay hanlarındanDURABAYbirl. Dura/BayDURAK(Dura) Yaşam, hayat - Otmanoğullarının dip dedelerindenDURAKBEĞbirl. Durak/Bey - T. B. M. M. ’nin ilk milletvekillerinde (Erzurum milletvekili)DURAKALPbirl. Durak/AlpDURAKHANbirl. Durak/Han - Peçenek hanlarındanDURAKAYbirl. Durak/AyDURAN(Turan) Durucu, kalıcı, yaşayan, canlıDURANAYbirl. Duran/AyDURANBAYbirl. Duran/BayDURANERbirl. Duran/ErDURATAVbirl. Dura/DağDURATAYbirl. Dura/TayDURCUDurucu, kalıcı canlıDURDU1- Duran, kalıcı, canlı, yaşayan 2- Yaşam, hayatDURDU BEGÜMbirl. Durdu/BegümDURDUBİGEbirl. Durdu/BikeDURGAÇDurak, durulan, yaşanılan yerDURGUN1- Durulmuş, süzülmüş, arınmış 2- Sakin, sükuna ermiş, kendi halindeDURGUNALPbirl. Durun/AlpDURGUN BEGÜMbirl. Durgun/BegümDURGUNBİKEbirl. Durgun/BikeDURGUNAYbirl. Durgun/AyDURGUNBAYbirl. Durgun/BayDURGUNERbirl. Durgun/ErDURGUNSUbirl. Durgun/SuDURMAZÇalışkan, ilericiDURMAZALPbirl. Durnaz/AlpDURMAZBAYbirl. Durmaz/BayDURMAZERbirl. Durmaz/ErDURMUŞ1- Duran, yaşayan, canlı 2- Yaşam, hayatDURSUNDurması, yaşaması istenenDURSUNALPbirl. Dursun/AlpDURSUNAYbirl. Dursun/AyDURSUNBAYbirl. Dursun/BayDURU1- saf, sade, berrak 2- Duran, durgunDURUALPbirl. Duru/alpDURUAYbirl. Duru/AyDURUBAYbirl. Duru/BayDURUBEGÜMbirl. Duru/BegümDURUBEĞbirl. Duru/BeyDURUBİGEbirl. Duru/BikeDURUGANDuran, durağanDURUHANbirl. Duru/HanDURUKDuru, durucuDURUKALbirl. Duru/KalDURUKANbirl. Duru/KanDURUL1- Sükun bulmak, huzura kavuşmak 2- Günahsızlık, arınmışlıkDURULCAMasum, günahsızDURULMAZAfacan, yaramazDURULMUŞTatminkar, sakinDURUMYaşam, hayat, süregenlik, duruşDURUSOYbirl. Duru/SoyDURUSUbirl. Duru/SuDURUTEKİNbirl. Duru/TekinDURUTİMURbirl. Duru/TimurDURUTÜRKbirl. Duru/TürkDUVA(Düve) - Kırgızların, Togay ve üç Tamga oymakları dip dedelerindenDUVAKÖrtül kapanmış, gelin başıDUVAN(Doğan) - Başkurt oymak beylerindenDUYANDuyucu, hissediciDUYARDuyarlı, hisli, duyguluDUYARIDuyarlılık, hislilikDUYGUHis, duyumDUYUŞDuyum, hissediş, duyarlılıkDUYUŞANDuyan, hisseden - Kırgız oymak beylerindenDÜĞÜN(Töğün, Toygün) Toy günü, yemekli eğlenceDÜŞRüya, aniden ortaya çıkışDÜŞELGEPay, hisseDÜŞERGEMiras, payDÜŞÜNGÜDüşünerek üzülme, kafaya takma, üzülme, teessürDÜVE1- Genç inek, dananın büyüğü 2- Döven, dövüşçüDÜVE TEKİNbirl. Düve/TekinDÜVE TİMURbirl. Düve/TimurDÜVECİDövücü, dövüşçü - Türkmenlerin, Yavmut ve Şerif oymakları dip dedelerindenDÜVEHANbirl. Düve/Han - Çağatay hanlarındanDÜVEN(Döven)DÜYECİDövüşçü, döğüşçü - Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedeleirndenDÜZ(Tüz) 1- Doğru, doğruluk, gerçek 2- Soy, kök, döl 3- Kural, kaideDÜZEDüzen, uslup, tarzDÜZENKural, kurallar bütünüDÜZGESüs, makyajDÜZGÜN1- Düzülü, düzenli, muntazam 2- Gidişat, teamülEBİN(Evin) Tane, özEBİNÇRefah, huzurEBİRİErim, edrem, faziletEBREKDayanıklı, sebatkarEBREK TİMURbirl. Ebrek/Timur - Toka Timur Han’ın oğullarındanEBREN1- Evren, kainat 2- Felek, talihEBRETAyrılım, ihtilafEBRÜKDayanıklı, sebatkarECE(Eçe)ECEVİT1- Çalışkan , , aktif 2- haşarı, yaramazEÇE1- Dahi, çok akıllı, çok zeki 2- Saygıdeğer, görgülü hanım - Otmanlılar (Orhan bey) dönemi bey ve komutanlarındanEÇİBEKbirl. Eçe/BekEÇİM(Eçem)EÇİNEDoğru sözlü, sözüne güvenilirEÇİNE KUTLUĞbirl. Eçine/Kutluğ - Batı Göktürkleri dönemi bey ve komutanlarındanEÇİNEKÜRbirl. Eçine/Kür - Göktürk kağanlarındanEÇİNE TÜRÇÜbirl. Eçine/Türçü - Göktürk kağanlarındanEDE(Edi, Ata) Atalık, hatırı sayılan, sözü dinlenen kişiEDEBALIbirl. Ede/Balı - Otmanlı devletinin manevi kurucusu ve Otman beyin kayın atasıEDERKONbirl. Ede/Kon (Konmaktan can, ruh) - Atilay Han’ın danışman ve komutanıEDEMENbirl. Ede/Men - Atilay Han’ın torunlarındanEDGÜ1- İyi, güzel, hoş 2- Adil, adaletli 3- Eğitmen, öğretmenEDGÜ TUĞRULbirl. Edgü/Tuğrul - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyEDGÜDİ1- Eğitici, öğretici 2- İyi, alaEDİEda, ata, saygıdeğer ulu kişiEDİGE1- İyi, iyi kalpli 2- öğretmen - Altınordu hanlarındanEDİGENE(Edige) - Kırgız oymağı ve beylerindenEDİKKısa konçlu çizmeEDİL(İdil, etil, atil) iyilik, güzellikEDİZ1- Kıymet, kıymetli 2- Yüksek, YükselmişEGE(Eke, Öke)1- Dahi, çok akıllı 2- Egemen, sahip 3- Bakıcı, eğiticiEGEBİGİbirl. Ege/Bike - Timur Kürkan Han’ın kızlarındanEGEMEN1- Hakim, sahip, kendinden başkasını dinlemeyen, buyrukçu 2- bilge kişi, dahi 3- ağa, ağabeyEGİTGöz değmesi ve nazara karş göz kenarlarına sürülen bir otEĞBEREğri, eğrilmişEĞİLMEZGururlu, mağrur, dik başlıEĞİNEğirilmişEĞİR1- Sarış, çeviriş, kuşatma 2- bükme, kıvırmaEĞNEZNarin, zayıf, inceEĞREKSık, bol - Dede korkut destanlarında adı geçen bir bey (Seğrek’in kardeşi)EĞRİEğik, bükük mec. Saygılı, alçak gönüllüEĞRİGÜNbirl. Eğri/GünEĞRİMPınar, göze, küçük çağlayanEKE1- Dahi, çok akıllı 2- Sahip, egemen 3- bakıcı, eğiticiEKEALPbirl. Eke/AlpEKEBAYbirl. Eke/BayEKEBEĞbirl. Eke/BeyEKECERENbirl. Eke/Ceren - Çengiz kaan dönemi Nayman hanlarından Altan Han’ın kardeşiEKEÇCana yakın ve çekici kızEKEHANbirl. Eke/HanEKELİKDeha, kıymetEKEMEN(Egemen)EKETAYbirl. Eke/TayEKİM1- Ekin ekme eylemi 2- Yarım, ziraatEKİN1- Mahsul, tarla ürünü 2- tarlaya ekilip olması beklenen her türlü bitkiEKİNCİ1-İkinci (erkek, ya da kız) 2- Rençber, çiftçi - 1. Selçuklular dönemi, Kıpçak asıllı bey ve komutanı 2- Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyEKİNERbirl. Ekin/ErEKMEN(Ekemen)EKSÜKAzlık, yokluk, yoksulluk - Artukoğulları beylerinden Artuk beyin babası * Artuk- EksükEKŞİEksi, eksik, azlık, yoklukEL1- İl, Ülke, Memleket 2- İlgi, bağlantı 3- Barış, Sukunet 4- Kolun, bilekten aşağısıELA(Ala) Renkli alacalıELALDIbirl. El/Aldı Fatih, Algan, İlalan - Anadolu Selçukluları dönemi, İnanoğulları beyliğinin kurucusu olan İnal beyin torunuELALMIŞFatih, AlganELALTUNbirl. El/AltunELARSLANbirl. El/ArslanELBAN(İlban) Devletçi, devletine bağlı, sadık - Kıpçak hanlarından Mengü Timur Han’ın oğluELBİLGEbirl. El/BilgeELBİLİGbirl. El/BiligELBİRbirl. El/Bir mec. Elbirliği, işbirliği, imeceELBİRLİG(Elbir)ELBOĞAbirl. El/Boğa - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELCEK1- Ekin biçme aracı 2- Munis, sessizELÇİKEldivenELCULA(Elyula) birl. El/Yula - kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Kızıltuğ oymakları dip dedelerindenELÇİ1- Devletine bağlı, devletçi 2- Devleti adına aracılık eden, haberci, temsilciELÇİBUĞAbirl. Elçi/Boğa - Babür han’ın komutanlarındanELÇİKULAbirl. Elçi/Kula - Babür Han’ın komutanlarındanELÇİBAYbirl. Elçi/Bay - . . Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELÇİBEKbirl. Elçi/Bek - Kırgızların, Edigene oymağı beylerindenELÇİBEYbirl. Elçi/Bey - Azerbaycan’ın Sovyetler karşı bağımsızlık mücadelesini öğütleyen ve sonrasında kurulan cumhuriyette ilk cumhurbaşkanlığını yapan tarih bilginiELÇİBÖGÜbirl. Elçi/BögüELÇİMDemet, tutamELÇİN1- Demet, bağ, buket 2- Ekin biçerken kullanılan bir alet 3- Devlet görevlisi, devletine bağlıELÇİBAYbirl. Elçi/BayELÇİTİMURbirl. Elçi/TimurELÇUR KÜÇ BARSbirl. El/Çur/Küç/Bars - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyELDEK1- basiret, kaabiliyet, eylem gücü 2- Yedek, elde bulunanELDEM1-Alışkın, yetişkin 2- Sevimli, cana yakın 3- evcil koyunELDEMALPbirl. Eldem/AlpELDEMBAYbirl. Eldem/BayELDEMİRbirl. El/DemirELDENAYbirl. Elden/AyELDÜZbirl. El/Düz YurtseverELEZ(Eliz)Arı, duru, temiz, munis, uyumlu - Yakut destanlarında bekaret tanrıçası (ulu Tuyun’un kızı)ELGAYYurtseverELGİN1- Konuk, öncelik verilen kişi 2- Gurbetçi, yurdundan uzakELGİNALPbirl. Elgin/AlpELGİNAYbirl. Elgin/AyELGİNSUbirl. Elgin/SuELGÖRMÜŞGezgin, seyyah, cihandideELGÜNHalk, avam, halktan kişiELİBOLCömert, eli açık, sahiELİKUsta, eli yatkın - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELİŞUsta, maharetli - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELİTAŞCimri, eli sıkı - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELİTEZBecerikliELKATMIŞbirl. El/Katmış Ülke fethetmiş, alganELKIRMIŞbirl. El/Kırmış - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELKİN1- konuk 2- YolcuELKİNBAYbirl. Elkin/BayELKOCA(İlkoca) birl. El/Koca - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyELKÜN(Elgün)ELÖVERYurtseverELTEKEbirl. El/Teke - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Baybaktı oymağının dip dedelerindenELTİMURbirl. El/Timur - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyELTUTARbirl. 1- El/Tutar mec. Yardımsever, hayırşinas 2- Fatih, AlganELVERTarikatlarda, şeyhlerin müridlerini kabul etme eylemiELVERDİTarikat geleneklerinde şeyhin müridini kabulü ile ilgiliELVEREN1- Olgunlaşan, yeterlilik kazanan 2- Tarikat şeyhlerinin Müridlerini kabulüEMÇİDoktor, eczacıEMÇİATAbirl. Emçi/AtaEMEÇAmaç, gayeEMEK1- Gayret, cehd, zahmet 2- Güç, enerjiEMEN1-Can, ruh, hayat 2- Ağaç dikmek için açılan çukur 3- meşe ağacı - Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarındanEMENBAYbirl. Emen/BayEMET1-Sınır, mesafe 2- emzik, emcekEMETERbirl. Emet/ErEMETİ(Emet)EMGEKEmek, zahmet, güçlükEMLEKDuygulu, merhametliEMRE(İmre) Düşkün, aşık, hayallerle yaşayan (. . . Arapçadaki "emr" sözcüğüyle İlgisi yok yalnızca ad benzerliği var. Anlamlar farklı. ) - Anadolu Selçukluları dönemi, ozan ve dervişlerinden (Yunus Emre)EN(Yen)1- Derinlik, genişlik 2- Av 3-Kıyı 4- ArkaENÇUSükun, huzur, ruh derinliğiENDEŞEşit, müsaviENEÇMeyil, meyilliENİK(enük, enek) 1- Genişçe, yayık 2- Taşak, testis (. . Rumcadan gelen "enik" köpek yavrusu ile yalnızca ad benzerliği vardır. Bu ise Türkçedeki "En" kökünden gelir. )- Mısır-Türk kölemenleri hanlarından Şaban Han’ın kardeşiENGİN1- Genişlik, derinlik, yayıklık 2- ufuk, ufuk çizgisiENGİNALPbirl. Engin/AlpENGİNAYbirl. Engin/AyENGİNBAYbirl. Engin/BayENGİNERbir. Engin/ErENGİNSUbirl. Engin/SuENGİNTANbirl. Engin/TanENGİNTAYbirl. Engin/TayENGÜR(Enkür) birl. En/GürENİCUKHısım, kavim- kardaşENİSOLUMbirl. Eni/Solum - Sibir Türklerinde saygın hanımefendilere verilen bir unvanENİŞ(Enuş) 1- İniş, yokuşun karşılığı mec. Rahata ve huzura erme 2- Uçlarda, ekstremENKİŞTecrübeli, deneyimli, olgunENUŞ(Eniş) En uçENUŞEHANbirl. Enuş/HanENUŞTEKİNbirl. Enuş/Tekin - 1- Harzem hanlarından Atsız Han’ın dedesi 2-Selçuklular dönemi Komutanlarından 3- Gazneli Mahmud Han’ın komutanlarındanENÜK(Enik)ENÜK SENGÜN(Enik Sengün) birl. Enük/Sengün Göktürkler döneminde Kullanılan bir unvan - Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi bey ve komutanlarındanER1- Olgun, olmuş, ergin, yetişkin erkek 2- Asker, çeriER BAĞATURbirl. Er/BağaturERABAbirl. Er/AbaERACARbirl. Er/AcarERADINbirl. Er/AdınERADLANbirl. Er/AdlanERAGAbirl. Er/AğaERAĞANbirl. Er/AğanERAĞITbirl. Er/AğıtERAKAbirl. Er/AkaERAKALINbirl. Er/AkalınERAKAYbirl. Er/AkayERAKINbirl. Er/AkınERALbirl. Er/AlERALANbirl. Er/AlanERALDIbirl. Er/AldıERALGANbirl. Er/AlganERALIMbirl. Er/AlımERALPbirl. Er/AlpERALTANbirl. Er/AltanERALTAYbirl. Er/AltayERALTUNbirl. Er/AltunERANILbirl. Er/AnılERANTbirl. Er/AntERAPAbirl. Er/ApaERARSLANbirl. Er/ArslanERASIĞbirl. Er/AsığERAŞANbirl. Er/AşanERAŞARbirl. Er/AşarERAŞUKbirl. Er/AşukERATAbirl. Er/AtaERATANbirl. Er/AtanERATIKbirl. Er/AtıkERATILbirl. Er/AtılERATLIĞbirl. Er/AtlığERATSIZbirl. Er/AtsızERAYbirl. Er/AyERAYDINbirl. Er/AydınERAYGANbirl. Er/AyganERAYTUNÇbirl. Er/AytunçERBAKANbirl. Er/BakanERBAKARbirl. Er/BakarERBAKIRbirl. Er/BakırERBAKIŞbirl. Er/bakışERBAKTIbirl. Er/BaktıERBALAbirl. Er/BalaERBARSbirl. Er/BarsERBASANbirl. Er/BasanERBASATbirl. Er/BasatERBASTIbirl. Er/BastıERBASUTbirl. Er/BasutERBAŞbirl. Er/BaşERBAŞARbirl. Er/BaşarERBAŞATbirl. Er/BaşatERBATIMbirl. Er/BatımERBATIRbirl. Er/BatırERBATUbirl. Er/BatuERBATURbirl. Er/BaturERBAYbirl. Er/BayERBAYATbirl. Er/BayatERBAYÇUbirl. Er/BayçuERBAYGUbirl. Er/BayguERBAYIKbirl. Er/BayıkERBAYINbirl. Er/BayınERBAYLIbirl. Er/BaylıERBEKbirl. Er/BekERBELGİNbirl. Er/BelginERBERKbirl. Er/BerkERBERKEbirl. Er/BerkeERBERKİNbirl. Er/BerkinERBEYbirl. Er/BeyERBİÇENbirl. Er/BiçenERBİÇERbirl. Er/BiçerERBİÇTİbirl. Er/BiçtiERBİLbirl. Er/BilERBİLEKbirl. Er/BilekERBİLENbirl. Er/BilenERBİLGEbirl. Er/BilgeERBİLGENbirl. Er/bilgenERBİLGİbirl. Er/BilgiERBİLİGbirl. Er/BiligERBİLİRbirl. Er/BilirERBİLMİŞbirl. Er/BilmişERBOĞAbirl. Er/BoğaERBORAbirl. Er/Bora - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERBÖRKbirl. Er/BörkERBÖRÜbirl. Er/BöüERBUGAYbirl. Er/BugayERBUĞbir. Er/BuğERBUĞAbirl. Er/BoğaERBUĞRAbirl. Er/BuğraERBULAKbir. Er/BulakERBULANbirl. Er/BulanERBUNbirl. Er/BunERBUNÇbirl. Er/BunçERBUYANbir. Er/BuyanERBUYRUKbirl. Er/BuyrukERBUYURbirl. Er/BuyurERBÜGEbirl. Er/BügeERBÜGÜbirl. ER/BügüERBÜKEbirl. Er/BükeERCELASUNbirl. Er/CelasunERÇABAbirl. Er/ÇabaERÇAĞbirl. Er/ÇağERÇAĞANbirl. Er/ÇağanERÇAĞIMbirl. Er/ÇağımERÇAĞIRbirl. Er/ÇağırERÇAĞLARbirl. Er/ÇağlarERÇAĞRIbirl. Er/ÇağrıERÇAKAbirl. Er/ÇakaERÇAKANbirl. Er/ÇakanERÇAKIbirl. Er/ÇakıERÇAKIMbirl. Er/ÇakımERÇAKINbirl. Er/ÇakınERÇAKIRbirl. Er/ÇakırERÇAKIŞbirl. Er/ÇakışERÇAKTIbirl. Er/ÇaktıERÇALIŞbirl. Er/ÇalışERÇALUKbirl. Er/ÇaluşERÇAPARbirl. Er/ÇaparERÇAPINbirl. Er/ÇapınERÇATLIbirl. Er/ÇatlıERÇAVbirl. Er/ÇavERÇAVLIbirl. Er/ÇavlıERÇAVUŞbirl. Er/ÇavuşERÇEbirl. Er/Çe. . . Erkeğe yakışır biçimdeERÇEKENbirl. Er/ÇekenERÇEKERbirl. Er/ÇekerERÇEKİMbirl. Er/ÇekimERÇEKMEZbirl. Er/ÇekmezERÇELİKbirl. Er/ÇelikERÇERİbirl. Er/ÇeriERÇETİNbirl. Er/ÇetinERÇİNÜlkenin idari bölümlerinden her biri (İl, ilçe, kasaba vb. )ERÇİZENbirl. Er/ÇizenERÇİZİMbirl. Er/ÇizimERDAĞbirl. Er/DağERDALbirl. Er/DalERDALARbirl. Er/DalarERDALAŞbirl. Er/DalaşERDAŞbirl. Er/DaşERDAVRANbirl. Er/DavranERDAYANbirl. Er/DayanERDEĞENbirl. Er/DeğenERDEĞERbirl. Er/DeğerERDEĞİŞbirl. Er/DeğişERDEM( Ertem) Fazilet, bilgelik, yücelik, hünerlilik - Kırgızların Nayman oymağı beylerindenERDEMALPbirl. Erdem/Alp - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanERDEMAYbirl. Erdem/AyERDEMBAYbirl. Erdem/BayERDEMÇİErdem sahibiERDEMİRbirl. Er/DemirERDEMHANbirl. Erdem/HanERDEMKANbirl. Erdem/KanERDEMLÜErdem sahibi - Timur Kürkan Han’ın dip dedelerindenERDENEr parçası, erden olma - Türkmenlerin Sarık oymağı dip dedelerindenERDENALPbirl. Erden/AlpERDENANARbirl. Erden/Anar - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERDENAYbirl. Erden/AyERDENİZbirl. Er/DenizERDERİLbirl. Er/DerilERDERİNbirl. Er/DerinERDEŞErkekçe, erkek gibiERDEVİRbirl. Er/DevirERDEVRİMbirl. Er/DevrimERDEYİŞbirl. Er/DeyişERDİErmiş, olgunERDİBİGEbirl. Erdi/BigeERDİLbirl. Er/DilERDİLEKbirl. Er/DilekERDİLERbirl. Er/DilerERDİMErmiş, olgun - Peçenekler dönemi bey ve komutanlarındanERDİNErmiş, olgunERDİNÇbirl. Er/DinçERDİREKbirl. Er/DirekERDİRENbirl. Er/DirenERDİRENÇbirl. Er/DirençERDİRETbirl. Er/DiretERDİRLİKbirl. Er/DirlikERDOĞANbirl. Er/DoğanERDOĞDUbirl. Er/DoğduERDOĞMUŞbirl. Er/DoğmuşERDOĞRUbirl. Er/DoğruERDOĞUbirl. Er/DoğuERDOĞUŞbirl. Er/DoğuşERDOKUZbirl. Er/DokuzERDOLUbirl. Er/DoluERDOLUNbirl. Er/DolunERDORAbirl. Er/DoraERDORUbirl. Er/DoruERDORUKbirl. Er/DorukERDOYURbirl. Er/DoyurERDÖĞÜŞbirl. Er/DöğüşERDÖNDÜbirl. Er/DöndüERDÖNEbirl. Er/DöneERDÖVENbirl. Er/DövenERDUMANbirl. Er/DumanERDURAbirl. Er/DuraERDURAKbirl. Er/DurakERDURANbirl. Er/DuranERDURDUbirl. Er/DurduERDURGUNbirl. Er/DurgunERDURMUŞbirl. Er/DurmuşERDURSAbirl. Er/DursaERDURSUNbirl. Er/DursunERDURUbirl. Er/DuruERDURUKbirl. Er/DurukERDURUŞbirl. Er/DuruşERDUYANbirl. Er/DuyanERDUYARbirl. Er/DuyarERDUYGUbirl. Er/DuyguERDUYUbirl. Er/DuyuERDUYULbirl. Er/DuyulERDUYUMbirl. Er/DuyumERDUYUŞbirl. Er/DuyuşERDÜRENbirl. Er/DürenERDÜŞbirl. Er/DüşERDÜZbirl. Er/DüzERDÜZENbirl. Er/DüzenEREKErişilmek istenen, ülkü, hedefEREKLİ(Ereğli) Ereği olanEREKULbirl. Er’e/KulERELÇİbirl. Er/ElçiERELÇİNbirl. Er/ElçiEREMMüjde, iyi haberEREN1- Olgun, 2- Hür, bağımsız 3- Din ile bütünleşmişERENALPbirl. Eren/AlpERENAYbirl. Eren/AyERENGÜNbirl. Eren/GünERENKARAbirl. Eren/Kara - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERENKULbirl. Eren/KulERENKULUbirl. Eren/KuluERENSAYbirl. Eren/SayERENSAYINbirl. Eren/Sayın - Kırgız destanlarında adı geçen bir beyERENSOYbirl. Eren/SoyERENSUbirl. Eren/SuERENTÜRKbirl. Eren/TürkERENTÜZbirl. Eren/Düz - Tuva ve Çuvaş Türklerinde, "Terazi Yıldızı"ERENULUĞbirl. Eren/Ukuğ - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyERESENbirl. Er/EsenERESİbirl. Er/EsiERESİNbirl. Er/EsinEREZ1- Erişilen, mutlu olunan 2- Cesur, gözükara, dayanıklıERGAYURbirl. Er/GayurERGAZANbirl. Er/GazanERGEÇENbirl. Er/GeçenERGELDİbirl. Er/GeldiERGELENbirl. Er/GelenERGELMİŞbirl. Er/GelmişERGENOlgun, deneyimliERGENE1- Güçlülük, egemenlik 2- Maden dağı 3- Dağlar arasındaki geçitERGENE HATUNbirl. Ergene/Hatun - Kara Kulagu Han’ın evdeşiERGENEKON1- Maden dağı 2- Dağlar arasındaki yurt - Türk mitolojisindeki efsanevi kurtERGENEKTİErgeneli - Kazakların, Otayüz bölüğü, Nayman oymağı dip dedelerindenERGEZENbirl. Er/GezenERGEZERbirl. Er/GezerERGİEriş, olgunluk, deneyimERGİL1- Bilgili, deneyimli, yetişkin 2- Savaşçı, cengaverERGİN1- Ermiş, olgun, irfan sahibi 2- Savaşçı, cegaverERGİN ALPbirl. Ergin/AlpERGİNAYbirl. Erin/AyERGİNELbirl. Ergin/ElERGİNERbirl. Ergin/ErERGİNOLbirl. Ergin/OlERGİNSOYbirl. Ergin/SoyERGİNSUbirl. Ergin/SuERGİNTUĞbirl. Ergin/TuğERGİRAYbirl. Er/GirayERGİZbirl. Er/GizERGİZEKbirl. Er/GizekERGİZEMbirl. Er/GizemERGİZEYbirl. Er/GizeyERGÖKbirl. Er/GökERGÖKÇEbirl. Er/Gökçe - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenERGÖKÇEKbirl. Er/GökçekERGÖKÇENbirl. Er/GökçenERGÖNENÇbirl. Er/GönençERGÖNÜLbirl. Er/GönülERGÖRKbirl. Er/GörkERGÖRKEMbirl. Er/GörkemERGÖRKLÜĞbirl. Er/GörklüğERGÖRÜNbirl. Er/GörünERGÖZbirl. Er/GözERGUN1- Yumuşak huylu kişi 2- Hızlı koşan at 3- ArgunERGUNALPbirl. Ergun/AlpERGUNHANbirl. Ergun/HanERGUNAYbirl. Ergun/AyERGUNBAYbirl. Ergun/BayERGUNERbirl. Ergun/ErERGUNTAYbirl. Ergun/TayERGÜÇbirl. Er/GüçERGÜDERbirl. Er/GüderERGÜLEÇbirl. Er/GüleçERGÜLERbirl. Er/GülerERGÜMÜŞbirl. Er/GümüşERGÜNbirl. Er/GünERGÜNDÜZbirl. Er/GündüzERGÜRbirl. Er/GürERGÜRLERbirl. Er/GürlerERGÜVENbirl. Er/güvenERHANbirl. Er/HanERHUNbirl. Er/HunERIRMAKbirl. Er/IrmakERİKErmiş, olgun, bilge, filozof, becerikli - Türkmenlerin, Ersarı ve Kara oymakları dip dedelerindenERİKBÜKÜbirl. Erik/Bükü - Kubilay Kaan’ın küçük kardeşiERİKENErmiş, olgun, bilgeERİLbirl. Er/İlERİLÇİbirl. Er/İlçiERİLHANbirl. Er/İlhanERİM1- Müjde, iyi haber 2- Felsefe, derin bilgi 3- Vade, zamanERİNALbirl. Er/İnalERİNCİKMahçup, utangaçERİNÇ1- Olacak, olması gereken, kaçınılmaz sonuç 2- Nimet, bollukERİRKİLbirl. Er/İrkilERİŞGaye, erişilmesi istenenERİŞEKÜlkü, gayeERİŞENUlaşan, vasıl olanERİŞKİNOlgun, kamil, ermişERİZbirl. Er/İzERK1- Güç, kudret 2- İktidar, erklik, hükümranlık 3- Bağımsızlık EgemenlikERKALPbirl. Erk/AlpERKHANbirl. Erk/HanERKAÇMASbirl. Er/KaçmazERKALbirl. Er/KalERKAMLIbirl. Er/KamlıERKANbirl. Er/KanERKAPARbirl. Er/KaparERKARAbirl. Er/KaraERKARSLANbirl. Erk/Arslan - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERKAŞKAbirl. Er/Kaşka - Kırgızların, Manguş oymağı beylerindenERKAYbirl. Erk/AyERKAYAbirl. Er/KayaERKAYANbirl. Er/KayanERKAZANbirl. Er/KazanERKAZAKbirl. Er/KazakERKAZANbirl. Er/KazanERKBAYbirl. Erk/BayERKBÖRİbirl. Erk/BöriERKE1- Egemen, güç 2- İşve, naz, cilve 3- Çekicilik, çekiciliği kullanma istek ve yeteneği - Türk mitolojisinde, Ülgen’in dokuz kızından biri ve namus tanrıçasıERKEKARAbirl. Erke/Kara - Çengiz Kaan dönemi Nayman beylerindenERKELİEgemen - Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerindenERKEMNazlım, işvelim, edalımERKENOYAN(Erkinoyan) birl. Erke/NoyanERKERbirl. Erk/ErERKESENbirl. Er/KesenERKESERbirl. Er/KeserERKESKİNbirl. Er/KeskinERKILIÇbirl. Er/KılıçERKILIGbirl. Er/KılıgERKIMIZbirl. Er/KımızERKIRANbirl. Er/KıranERKIRGIZbirl. Er/KırgızERKIVANbirl. Er/KıvanERKIVANÇbirl. Er/KıvançERKIYANbirl. Er/KıyanERKIZILbirl. Er/KızılERKİ1- Güçlü, egemen, erke 2- Atik, çevik - Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedelerindenERKİLbirl. Erk/İlERKİN1- Bağımsız, otorite tanımaz 2- Başına bıuruk, kendi bildiğini okuyan 3- Sürekli, süreklilikERKİNALPbirl. Erkin/AlpERKİNHANbirl. Erkin/HanERKİNAYbirl. Erkin/AyERKİNBAYbirl. Erkin/BayERKİNDİKErkinlik, bağımsızlık, hürriyetERKİNERbirl. Erkin/ErERKİNSUbirl. Erkin/SuERKİNTANbirl. Erkin/TanERKİNYATbirl. Erkin/TayERKİNTUĞbirl. Erkin/TuğERKLİBEGbirl. Erkli/BeyERKLİGHANbirl. Erklik/HanERKLİGEgemen, kuvvetli, şevkatliERKMEN1- Bağımsız, başına buyruk 2- Bekar, evlenmemişERKOÇbirl. Er/KoçERKOLbirl. Erk/OlERKOLAbirl. Erk/OlaERKOLDAŞbirl. Er/Koldaş - Çengiz Kaan döneminde bazı askeri birlik erleri için kullanılan bir deyimERKONARbirl. Er/KonarERKONUKbirl. Er/KonukERKONURbirl. Er/KonurERKOPUZbirl. Er/KopuzERKORUNbirl. Er/KorunERKOVANbirl. Er/KovanERKÖNÜLbirl. Er/GönülERKÖZbirl. Erk/ÖzERKSANbirl. Erk/SanERKSAYbirl. Erk/SayERKSİNEgemen, yöneticiERKSOYbirl. Erk/SoyERKTANbirl. Erk/TanERKTAYbirl. Erk/TayERKTUĞbirl. Erk/TuğERKULbirl. Er/KulERKULİbirl. Er/KuluERKULUĞbirl. Erk/UluğERKURTbirl. Er/KurtERKUŞbirl. Er/Kuş - Kırgız destanlarında madı geçen bir beyERKUTbirl. Er/KutERKUTALbirl. Er/KutalERKUTANbirl. Er/KutanERKUVANbirl. Er/Kuvan, kıvanERKUZbirl. Erk/Uz - Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarındanERKÜNbirl. Erk/ÜnERLİK ALPbirl. Erlik/AlpERLİK HANbirl. Erlik/Han - Şamanist gelenekte "Cezalandırma Tanrısı"ERLİKBAYbirl. Erlik/BayERMAN1- Erdemli, güç, mert 2- Kutsal, mukaddesERMANGUbirl. Er/ManguERMİŞOlgun, müdrikERNEKKüçük parmak, serçe parmağı - Atilay Han’ın oğullarındanERNOYANbirl. Er/NoyanEROBAbirl. Er/ObaEROGANbirl. Er/OganEROĞULbirl. Er/OğulEROĞUZbirl. Er/OğuzEROKbirl. Er/OkEROKANbirl. Er/OkanEROLbirl. Er/OlEROYTUNbirl. Er7OytunEROZANbirl. Er/OzanERÖGDÜbirl. Er/ÖğdüERÖĞERbirl. Er/ÖğerERÖZbirl. Er/ÖzERÖZBEKbirl. Er/ÖzbekERÖZENbirl. Er/ÖzenERÖZLÜbirl. Er/ÖzlüERPEKbirl. Er/PekERPUSATbirl. Er/PusatERSADAKbirl. Er/SadakERSAGUNbirl. Er/Sagun - Çağrı ve Tuğrul beylerin amcazadeleriERSAĞANbirl. Er/SağanERSAĞNAKbirl. Er/SağnakERSAKINbirl. Er/SakınERSAKLIbirl. Er/SaklıERSALANbirl. Er/SalanERSALDIbirl. Er/SaldıERSALINbirl. Er/SalınERSALURbirl. Er/SalurERSANbirl. Er/SanERSANÇARbirl. Er/SançarERSANÇMIŞbirl. Er/Sançmış - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERSARANbirl. Er/SaranERSARIbirl. Er/Sarı - Türkmenlerin bir oymağı ve bu oymağın ilk beyiERSARILbirl. Er/SarılERSARUbirl. Er/Saru - 1- Selçuklular dönemi komutanlarından 2- Kazak oymak beylerindenERSATUKbirl. Er/SatukERSAVbirl. Er/SavERSAVANbirl. Er/SavanERSAVCIbirl. Er/SavcıERSAVDIbirl. Er/SavdıERSAVUNbirl. Er/SavunERSAVURbirl. Er/SavurERSAVUTbirl. Er/SavutERSAYbirl. Er/SayERSAYANbirl. Er/SayanERSAYARbirl. Er/SayarERSAYDIbirl. Er/SaydıERSAYGINbirl. Er/SaygınERSAYINbirl. Er/SayınERSEErmes olgunlaşması istenenERSEÇENbirl. Er/SeçenERSEGÜNbirl. Erse/Gün - Göktürkler dönemi beylerinden ( Bögü Alp’in torunu)ERSEK(Erse)ERSEKOCAbirl. Erse/KocaERSEMİZbirl. Er/SemizERSEVÜKbirl. Er/SevükERSEZİbirl. Er/SeziERSEZİLbirl. Er/SezilERSEZİMbirl. Er/SezimERSEZİNbirl. Er/SezinERSEZİŞbirl. Er/SezişERSIĞINbirl. Er/SığınERSİN1- Uzun ömürlülük dileği 2- Olgunluk, bilgelik dileğiERSİNBAYbirl. Ersin/BayERSOLUKbirl. Er/SolukERSOYbirl. Er/SoyERSOYLUbirl. Er/SoyluERSUNbirl. Er/SunERSUNAYbirl. Er/SunayERSUNDUbirl. Er/SunduERSUNGURbirl. Er/SungurERSÜ1- Fazla, çok fazlalık 2- birl. Er/Su (asker)ERSÜRENbirl. Er/SürenERSÜZENbirl. Er/SüzenERSÜZERbirl. Er/SüzerERTAMIŞbirl. Er/TamışERTANbirl. Er/TanERTANAbirl. ErDana - İlhanlılar dönemi bey ve komutanlarındanERTANINbirl. Er/TanınERTANIRbirl. Er/TanırERTANIŞbirl. Er/TanışERTANUKbirl. Er/TanıkERTAPANbirl. Er/TapanERTAPARbirl. Er/TaparERTARGINbirl. Er/Targın - Aslen Kırgız kökenli olup, Kırım hanlığına hizmet etmiş bir bey. Adına bir de destan yazılmış olan beyERTAŞbirl. Er/Taş - Tuğrul ve Çağrı beylerin amcazadelerinden. İnal beyin kardeşiERTAŞYINALbirl. Ertaş/Yınal - . . Çağrı ve TuğrulERTAŞ YABGUbirl. Ertaş/YabguERTAŞANbirl. Er/TaşanERTAYbirl. Er/TayERTAYANÇbirl. Er/TayançERTAYLANbirl. Er/TaylanERTE1- Seher, şafak 2- Yarın, gelecek, sonraki, halefERTEGİDestan, lejantERTEGÜNbirl. Erte/GünERTEKİNbirl. Er/TekinERTEM(Erdem) - Avrupa Hunları (Macar) dönemi bey ve komutanlarındanERTEMİRbirl. Er/DemirERTENTan, şafakERTERİMbirl. Er/TerimERTERİŞbirl. Er/TerişERTİGİNbirl. Er/TiginERTİKMeslek, sanatERTİMOlgun, erişkin, bilge - Peçenek bey ve komutanlarındanERTİMURbirl. Er/TimurERTİN1- Mahsun, hüzünlü 2- Kendine yetenERTİNGÜ1- Olağanüstü, fevkalade 2- Efsane, mitERTOGANbirl. Er/Doğan - Selçuklular döneminde Kayseri cıvarında beylik kurmuş bir beyERTOĞDIbirl. Er/DoğduERTOKAbirl. Er/TokaERETOKLUbirl. Er/TokluERTOKTAbirl. Er/ToktaERTOKUŞbirl. Er/Tokuş - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanERTOKUZbirl. Er/TokuzERTOLUbirl. Er/DoluERTONbirl. Er/TonERTONGAbirl. Er/Tonga - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyERTORUbirl. Er/DoruERTORUNbirl. Er/TorunERTOYbirl. Er/ToyERTÖREbirl. Er/TöreERTÖRENbirl. Er/TörenERTUGANbirl. Er/TuganERTUĞbirl. Er/TuğERTUĞBAYbirl. Ertuğ/BayERTUĞRULbirl. Er/Tuğrul - 1- Otmanlı devletinin kurucusu olan Otman beyin babası. Devlet olmadan önceki beylik döneminin lideri ve Otmanlıları Söğüt, Domaniç bölgesine getirip yerleştiren kişi. 2- Otmanlılardan Yıldırım Bayezit’in, şehit oğluERTULGAbirl. Er/TulgaERTULİNbirl. Er/TulinERTUMANbirl. Er/TumanERTUNÇbirl. Er/TunçERTUNGAbirl. Er/TungaERTURAbirl. Er/TuraERTURANbirl. Er/TuranERTUTARbirl. Er/TutarERTUTAYbirl. Er/TutayERTUTKUbirl. Er/TutkuERTUTUbirl. Er/TutuERTUTUKbirl. Er/TutukERTUTUŞbirl. Er/TutuşERTÜKKıymet, pahaERTÜMENbirl. Er/TümenERTÜRbirl. Er/TürERTÜREbirl. Er/TüreERTÜRELbirl. Er/TürelERTÜRKbirl. Er/TürkERTÜZÜNbirl. Er/TüzünERUĞRAŞbirl. Er/UğraşERULAŞbirl. Er/UlaşERULUÇbirl. Er/UluçERULUGbirl. Er/UlugERUMANbirl. Er/UmanERUMUTbirl. Er/UmutERURKUbirl. Er/UrkuERUSLUĞbirl. Er/UsluERUTKUbirl. Er/UtkuERUYARbirl. Er/UyarERUYUMbirl. Er/UyumERUZbirl. Er/Uz - Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarındanERUZANbirl. Er/UzanERUZLUbirl. Er/UzluERÜNbirl. Er/ÜnERÜNALbirl. Er/ÜnalERÜNLENbirl. Er/ÜnlenERÜNSALbirl. Er/ÜnsalERÜREKbirl. Er/YürekERVARANbirl. Er/VaranERVARIŞbirl. Er/VarışERVERDİbirl. Er/VerdiERVERENbirl. Er/VerenERVERGİbirl. Er/VergiERVERİMbirl. Er/VerimERVURANbirl. Er/VuranERVURUŞbirl. Er/VuruşERYAĞANbirl. Er/YağanERYAĞDIbirl. Er/YağdıERYAĞIŞbirl. Er/YağışERYAĞIZbirl. Er/YağızERYAKANbirl. Er/YakanERYAKARbirl. Er/YakarERYAKUTbirl. Er/YakutERYALIMbirl. Er/YalımERYALINbirl. Er/YalınERYAMAÇbirl. Er/YamaçERYAMANbirl. Er/YamanERYANIKbirl. Er/YanıkERYARIŞbirl. Er/YarışERYARUKbirl. Er/Yaruk - Selçuklular (Tuğrul bey) dönemi, beylerindenERYASAbirl. Er/YasaERYAŞAbirl. Er/YaşaERYAŞAMbirl. Er/YaşamERYAVUZbirl. Er/YavuzERYAYbirl. Er/YayERYAYILbirl. Er/YayılERYAZGANbirl. Er/YazganERYAZGIbirl. Er/YazgıERYEĞİNbirl. Er/YeğinERYELENbirl. Er/YelenERYELERbirl. Er/YelerERYELİNbirl. Er/YelinERYENALbirl. Er/Yen/AlERYETENbirl. Er/YetenERYETERbirl. Er/YeterERYETİÇbirl. Er/YetiçERYETİKbirl. Er/YetikERYETİMbirl. Er/YetimERYETİNbirl. Er/YetinERYETİŞbirl. Er/YetişERYIĞARbirl. Er/YığarERYIĞINbirl. Er/YığınERYILDIZbirl. Er/YıldızERYİĞİTbirl. Er/YiğitERYOLbirl. Er/YolERYOLDAŞbirl. Er/YoldaşERYORUMbirl. Er/YorumERYÖNbirl. Er/YönERYÖNELbirl. Er/YönelERYÖRÜKbirl. Er/YörükERYULAbirl. Er/YulaERYURTbirl. Er/YurtERYÜREKbirl. Er/YürekERYÜRÜKbirl. Er/YürükERYÜRÜRbirl. Er/YürürERYÜZbirl. Er/Yüz - Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarındanERZENEDoruk, zirve, en üstERZİVeli, vasi, yöneticiERZİK1- Asıl, ana, temel 2- Soylu ve yiğitESBOLbirl. Es/Bol . . . Çok zeki, çok akıllı (Usu-bol)ESDİ KAANbirl. Esti/KaanESE1- Mutluluk, sağlık 2- Yel, esintiESE TEKİNbirl. Ese/Tekin - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyESEBAYbirl. Ese/BayESELİKSelam, selametESEN1- Sağlık, selamet 2- Yel, yumuşak yelESEN TİMURbirl. Esen/Timur - 1- Çağatay hanlarından 2- Kubilay Kaan’ın torunlarındanESENAYbirl. Esen/AyESENBAYbirl. Esen/BayESENBİGEbirl. Esen/BikeESENBEGÜMbirl. Esen/BegümESENBOĞAbirl. Esen/Boğa - Timur Kürkan Han’ın ünlü komutanı. (Ankaradaki, "Esenboğa" hava alanı, bu kişinin adına atfen, Atatürk’ün tavsiye ve teklifiyle verilmiştir. )ESENBUKA(İsun buğa) birl. Esen/Boğa - Çağatay hanlarındanESENDEMİRbirl. Esen/Demir - 1. Baybars Han dönemi komutanlarındanESENERbirl. Esen/ErESENGELDİbirl. Esen/Geldi - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu oymağının dip dedelerindenESENGÜNbirl. Esen/GünESENKAYAbirl. Esen/Kaya - Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarındanESENKULbirl. Esen/Kul - Kırgız oymak beylerindenESENKULİbirl. Esen/KuluESENLÜEsenli, sağlıklı - Türkmenlerin, Çavdur oymağı dip dedelerindenESEREsinti, yelESİYel, esintiESİALPbirl. Esi/AlpESİ TEKİNbirl. Esi/Tekin - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanESİBAYbirl. Esi/BayESİBEKbirl. Esi/BekESİKARAbirl. Esi/Kara - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyESİMEsinti - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyESİMHANbirl. Esim/Han - Kazak hanlarındanESİN1- Esinti, yel 2- soluk, sağlık, nefes 3- İlhamESİNALPbirl. Esin/AlpESİN TİMURbirl. Esin/Timur - Kubilay Kaan’ın torunlarındanESİNTİYel, hafif yelESİRGEN1- Arkadaş, dost, yaren 2- korunan, yakınlık duyulanESİRGENÇNazlı, nazeninESİRKİŞMehamet, acıma duygusuESKİNYel, yel alanESLEK1- Yumuşak başlı, uysal 2- Selam, selametESLİK(Eslek)ESNEKUzayan, genişleyen, esenESRİGÜNbirl. Esri/Gün. . . fırtınaESRİKMecnun, kendinden geçmişESRİK BUĞAbirl. Esrik/BoğaESRİMİŞKendinden geçmişESTELİKYadigar, hatıraESTİYel, esinti - Kazakların, Uluyüz bölüğü, oymak beylerindenESTİ KAĞANbirl. Esti/Kağan - Çengizoğullarının Çin’deki son kağanlarındanESÜK(Esik) esmekden - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanEŞİMÇalışkan, becerikli - Kazak hanlarından (Eşim Han)EŞİNGEN1- Çalışkan 2- Eşit, müsaviEŞİTGENİşitgen, işiten, dikkatliEŞKARAbirl. Eş/Kara - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyEŞKİN1- Hızlı, atik 2- Dayanıklı, metin 3- Rüzgarlı bölge, rüzgar alan bölgeEŞKİNALPbirl. Eşkin/AlpEŞKİNAYbirl. Eşkin/AyEŞKİNBAYbirl. Eşkin/BayEŞKİNERbirl. Eşkin/ErEŞLİKDost, yaren, refikETE(Ede) - Atilay Han’ın üçüncü göbekten dedesiETGÜ1- İyi, iyilik 2- Etki, şiddetETİGEÖğretmen, mürebbiyeETİLİtil- idilETİNGÜOlağanüstü, fevkaladeETİZYüksek, uluEVCİLEvine bağlı, evcimenEVCİM1- Evcimen, evcil 2- İşgüzar, hamaratEVCİMENEvine bağlıEVCİMİKEkonomist, muktesitEVDEŞHanım, erkeğin eşiEVGİİvedi, aceleEVGİN1- Aceleci, telaşlı 2- Evcil, evine bağlıEVİNCevher, öz, nüveEVİRGEN1- Tedbir, tedbirli 2- Dönüşüm, çevirimEVREN1- Kainat 2- Ejderha, canavar 3- Baht, talihEVRENAYbirl. Evren/AyEVRENSELEvreni kaplayan, evreni içine alanEVRENTİMURbirl. Evren/Timur - Toka Timur Han’ın oğullarındanEVRENUZbirl. Evren/Uz - Otmanlılar dönemi bey ve komutanlarından. Orhan beyin yakın yoldaşlarındanEVTÖRÜbirl. Ev/TörüEYBEKbirl. İyi/Bek - Mısı-Türk kölemenleri hanlarından. (O dönemlerden, aynı ad ile anılan iki bey daha var. )EYBER(Aybar)EYGİİyi, salih, temizEYGİŞİyi kişi, iyi insanEYGÜİyi, iyiceEYGÜ TEKİNbirl. Eygü/Tekin - Abbasiler dönemi, Taberistan valisi ve komutanıEYİNVücutEYİNÇRefah, mutlulukEYLEM1- İş, iş görme, çalışma 2- Etkileyici davranış 3- Durdurma, önünü kesmeEYLEMGÜNbirl. Eylem/GünEYLETMEZAmansız, aman vermezEYLETÜRİyilik sahibi, cömertEYLETÜR BOĞAbirl. Eyletür/Boğa - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanEYLİKİyilik, yardım, ianeEYLÜK KOCAbirl. Eylük/Koca - Dede Korkut destanlarında adı geçen bir beyEYMEN1- Alçak gönüllü, mütevazı 2- Yardımsever, hayırşinasEYMÜR(Eymir) İyilik sahibi, hayırşinas - 1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- Türkmen oymak beylerindenEYTEMİŞGüzel konuşan, tatlı dilli, hatip - Mısır-Türk kölemenleri (kılavun) dönemi bey ve komutanlarındanEYÜGEİyi, iyice - Kırgızların, Togay, Sarı ve Bağış oymağı dip dedelerindenEZDİEzen, ezici, baskıcıEZDİBEKbirl. Ezdi/BekEZGİ1- İyi, iyilik, 2- Uyum, ahenk 3- Acı, üzüntü 4- Name, hoş sadaEZGİERbirl. Ezgi/ErEZGİNEzik, ezilmiş, acı çekmiş, mahzunEZGÜ(Ezgi) - Selçuklular devleti bey ve komutanlarındanEZGÜ TEKİNbirl. Ezgü/Tekin (Eygü/Tekin)EZİLGENMazlum, zulüm görmüşEZİM1- Belirti, iz 2- Zorunluluk, mecburiyetEZİNÇ1- Belirti, iz 2- Ezginlik, mahzunlukGALIKalın, Hediye, bağış, çehizGALI TEKİNbirl. Galı/Tekin - Kırgız destanlarında adı geçen bir beyGALI TİGİNbirl. Galı/Tigi - Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey (Yilun Tigin’in oğlu)GALINHediye, çehizGAMAĞBütünlük, bütün, tümGARAKara - Alper Tunga’nın oğullarındanGARACUSivil, resmi olmayanGARGILIKargılı, mızraklı - Selçuklular dönemi, komutanlarından ve Musul atabeylerindenGASPAKSüslü, müzeyyenGAYIR(Kayır) 1- Taraf, destek, kayırma 2- Lütuf, ihsan, hediyeGAYURHANbirl. Gayur/Han - 1- İlhanlı devleti hanlarındanGAYUR İNALbirl. Gayur/İnal - Havarezmler dönemi vali ve komutanlarındanGAYURMUŞKayırmış - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanGAZAN(Kazan) 1- Kazanma, kazanç, üstünlük 2- Kızgın, kızgınlı celallenmekGAZANHANbirl. Gazan/Han - 1- İlhanlı devleti hanlarından (Kulagu Han’ın torunu, Argun Han’ın oğlu 2- Çağatay hanlarındanGAZANBAYbirl. Gazan/BayGEÇEGeçmiş, mazi, geçenGEÇEKGeçit, köprüGEÇERGeçeli, caizGEÇGELMakbul, nafızGEÇGİLGeçerli, makbulGEÇGİNGeçmiş, kendinden geçmiş, feda etmişGEÇİM1- Yaşam, dirlik 2- Anlaşma, uyuşma 3- rısk, yiyecek, nafakaGEÇİMALPbirl. Geçim/AlpGEÇİM HANbirl. Geçim/hanGEÇİMLÜMunis, yumuşak huyluGEÇİMLÜKGeçinmek için gerekli olanGEDEK1- Görev, vazife 2- Oyuk, kırılıp, yıkılarak açılan yolGEDİK(Gedik)GEDİZSu birikintisi, göletGEGEZMümkün, uyumluGEĞİNSet, şiddetliGELBERİOcaklardan, ateş çekmek için kullanılan ucu eğri demir çubukGELDEÇGelecek, ati, istikbalGELEK(Gelik) halife, sonraki - Özbeklerin, Konrat ve Kançaklı oymakları dip dedelerindenGELGEÇGeçici, kalıcı olmayanGELGELÇekim, cazibeGELDİGelecek, istikbalGELİNGelen, dışarıdan içeriye gelenGELİNCİKKır çiçeğiGELİKHalef, halife, sonraki - Özbeklerin, Konrat ve Kançaklı oymakları dip dedelerindenGELİKLİHalef, halifeGENCE(Gençek, genç) Taze, yavru, genişleyen, gelişenGENÇ(Gence)GENÇEK(Gence, genç)GENEŞMüşavere, meşveretGENEŞKE(Geneş)GENGEŞ(geneş)GENGŞİCengşi, mucizeGENİŞYaygın, enli, enginGENSUbirl. Gen/Su Deniz, büyük gölGER1- Söz verme, and içme, bağlama, anlaşma, birleşme 2- Vahşi hayvan yavrusu 3- Dev, devasaGERAYbirl. Ger/Ay - Uygun, münasip, layıkGERAYHANbirl. Geray/Han - Kırım hanlığının kurucusu ve ilk hanı. Daha sonra gelen hanlar bu adı, birer unvan olarak kullanmışlardır.GERBUĞAbirl. Ger/Boğa - Mısır-Türk kölemenleri komutanlarındanGEREZDilberGERGÖZ1- Zabit, zabıta 2- Geyik gözüGERİM1- Yön, cihet 2- Hicap, utangaçlıkGERİŞbirl. Ger/İşGERUÇMAĞbirl. Ger/Uçmak - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenGEYİK(Geyük) Yabani, vahşi, yabancılGEYÜKHANbirl. Geyük/Han - Oğuzname’de Türk’ün torunlarından (Dip Bakuy Han’ın oğlu)GEZ1- Nişan, işaret 2- Giz, sırGEZAYbirl. Gez/AyGEZGİNSeyyahGEZGİNALPbirl. Gezgin/AlpGEZGİNAYbirl. Gezgin/AyGEZGİNBAYbirl. Gezgin/BayGEZGİNSUbirl. Gezgin/Su . . . IrmakGEZLERNişancı, iyi atıcıGIYINGamze, çukurGİCİKTaze, hoş, sevimliGİDİKUç, kenar, sınır, limitGİRAYUygun, layikGİRAYALPbirl. Giray/AlpGİRAYERbirl. Giray/ErGİREY(Geray, Giray, Keray) - Türkmenlerin, Yavmut ve Küçük oymağı, dip dedelerindenGİRGİNGirişken, müteşebbis, cana yakınGİRGİNAYbirl. Girgin/AyGİRGİNBAYbirl. Girgin/BayGİRGİNERbirl. Girgin/ErGİRGİNSAYbirl. Girgin/SayGİRİKGirişken, müteşebbis - . . Kırgızların, Togay oymağı dip dedelerindenGİRİŞKENGirginGILAVTeşvik, destekGILIG(Kılık) Huy, yaradılış, tabiatGIRGIÇÇalışkan, aktif, faalGİRÇEK1- Gerçek, hakikat 2- Bağlı, sadakatliGİRGİNSUGİRTİNEİman, inançGİZSır, GizlilikGİZAYbirl. Giz/AyGİZALPbirl. Giz/AlpGİZBAYbirl. Giz/BayGİZEMSır, esrarGİZGÜNbirl. Giz/GünGİZLENÇHazine, defineGİZTAYbirl. Giz/TayGONÇABahşiş, hediyeGORALKısmet, nasipGİCİKMinyon, sevimliGÖCEKTaze, hoş, güzelGÖÇAYbirl. Göç/AyGÖÇELGEKonup göçülen yerGÖÇERGöçmenGÖÇERHANbirl. Göçer/Han - Babür Han’ın bey ve komutanlarındanGÖÇERİbirl. Göç/EriGÖÇKÜNCÜ HANbirl. Göçküncü/Han - Şeybanlar hanlığı, hanlarındanGÖÇMENMuhacırGÖÇÜNCÜ(Göçküncü) Geçici, faniGÖÇÜRHAN(Göçer Han) birl. Göçür/ HanGÖĞEBAKANbirl. Göğe/BakanGÖĞENGök rengi, maviye çalan, mavileşmişGÖĞKUTLUĞbirl. Gök/KutluGÖĞNÜK1- Yanmış, kavrulmuş 2- Mavi, maviye kaçanGÖK1- Tanrı, Tanrıdan. . Tanrısal, kutsal 2- Mavi , Gök rengi 3- Yer üstü, gökyüzü 4- Ezel-ebed, başsızlık ve sonsuzlık 5- Güzellik, gözalıcılık, üstünlükGÖKAĞAÇbirl. Gök/AğaçGÖKAĞULbirl. Gök/AğulGÖKALPbirl. Gök/Alp - Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda, Atatürk’ün de fikir ve görüşlerinden yararlandığı, Türkçülük düşüncesini, sosyolojik boyutlarıyla ele alıp, değerlendiren, ünlü sosyolog ve edebiyatçımızGÖKARSLANbirl. Gök/ArslanGÖKATLIĞbirl. Gök/AtlıGÖKAYbirl. Gök/AyGÖKBALAbirl. Gök/BalaGÖKBARSbirl. Gök/BarsGÖKBATUbirl. Gök/BatuGÖKBATURbirl. Gök/BaturGÖKBAYbirl. Gök/BayGÖKBEN1- Tanrıdan gelen, gök parçası 2- MasmaviGÖKBERDİbirl. Gök/VerdiGÖKBEYbirl. Gök/BeyGÖKBİLGEbirl. Gök/BilgeGÖKBÖRİbirl. Gök/Böri Tanrısal kurt. . (Bozkurt) - Harzem hanlarından Celaleddin’in vezir ve komutanlarındanGÖKBÖRİHANbirl. Gökböri/Han - Selçuklular dönemi, Erbil atabeylerindenGÖKBÖRİbirl. Gök/Böri (. . Bazı kaynaklarda "Bozkurt" olarakda geçer. ) - Göktürkler dönemi beylerinden. . Kürşad’ın kırklarındanGÖKBUDAKbirl. Gök/BudakGÖKBUDUNbirl. Gök/BudunGÖKBUĞAbirl. Gök/BoğaGÖKBUYRUKbirl. Gök/BuyrukGÖKÇEGüzel, zarif, çekici, gözalıcı - Selçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerindenGÖKÇEBALbirl. Gökçe/BalGÖKÇEBALAbirl. Gökçe/BalaGÖKÇEBAŞbirl. Gökçe/BaşGÖKÇEBAYbirl. Gökçe/BayGÖKÇEKGökçe, çekici, güzel - Çengiz Kaan’ın, "Çengiz" adını alması için kurultaya teklif veren beyGÖKÇEKBAYbirl. Gökçek/BayGÖKÇELMavimsi, maviye çalanGÖKÇELİGüzel, Yakışıklı - Tatarların, Ak oymağı beylerindenGÖKÇENGökçe, güzel, alımlı, dilberGÖKÇERbirl. Gökçe/Er - Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerindenGÖKÇERİbirl. Gök/ÇeriGÖKÇİÇEKbirl. Gök/ÇiçekGÖKÇİL1- Gökten gelen, göksel 2- Mavi, maviye çalanGÖKÇİNMaviGÖKDAĞbirl. Gök/DağGÖKDOĞANbirl. Gök/DoğanGÖKERbirl. Gök/ErGÖKHANbirl. Gök/Han - Oğuz Kağan’ın oğullarındanGÖKHUNbirl. Gök/HunGÖKİMERbirl. Gök/İmerGÖKKAĞAN(Tanrı Kağan) birl. Gök/Kağan - Göktürk kağanlarındanGÖKKILIÇbirl. Gök/KılıçGÖKKINbirl. Gök/KınGÖKKIYAZbirl. Gök/Kıyaz - Manas destanında adı geçen bir beyGÖKKOPUZbirl. Gök/KopuzGÖKKULİbirl. Gök/KuluGÖKKUTbirl. Gök/KutGÖKKÜRbirl. Gök/KürGÖKLENUlu, mübarek - Türkmen oymak beylerindenGÖKMENTanrısal, Tanrıdan gelenGÖKMENGÜbirl. Gök/MengüGÖKMOĞOLbirl. Gök/MoğolGÖKOBAbirl. Gök/ObaGÖKOĞULbirl. Gök/OğulGÖKOĞUZbirl. Gök/Oğuz - Halen Moldavya’ya bağlı özerk olarak yaşamlarını sürdüren Oğuz boyuGÖKORDUbirl. Gök/OrduGÖKOTAĞbirl. Gök/OtağGÖKOVAbirl. Gök/OvaGÖKOYAbirl. Gök/OyaGÖKOZANbirl. Gök/OzanGÖKSAGUNbirl. Gök/Sagun - Selçuklular dönemi, Semerkant valilerindenGÖKSAYbirl. Gök/SayGÖKSOYbirl. Gök/SoyGÖKSUbirl. Gök/SuGÖKŞİN(Gökçin)GÖKTAĞbirl. Gök/DağGÖKTANbirl. Gök/TanGÖKTANIKbirl. Gök/TanıkGÖKTAŞbirl. Gök/Taş - 1- Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından 2- Musul Selçukluları beylerindenGÖKTAYbirl. Gök/TayGÖKTEBOLDIbirl. Gökte/OlduGÖKTEMİRbirl. Gök/DemirGÖKTİGİNbirl. Gök/TiginGÖKTİMURbirl. Gök/TimurGÖKTOGANbirl. Gök/DoğanGÖKTOYbirl. Gök/ToyGÖKTÖREbirl. Gök/TöreGÖKTUĞbirl. Gök/TuğGÖKTULGAbirl. Gök/TulgaGÖKTURAbirl. Gök/TuraGÖKTURANbirl. Gök/TuranGÖKTUYUKbirl. Gök/TuyukGÖKTÜREbirl. Gök/TüreGÖKTÜRKbirl. Gök/Türk Tanrıdan kut almış. Kutsanmış Türk. . . (Tanrısal Türk, Tanrı tarafından gökte yaratılıp, yeryüzüne yollanan Türk)GÖKYAĞANbirl. Gök/YağanGÖKYARUKbirl. Gök/YarukGÖKYASAĞbirl. Gök/YasaGÖKYAYbirl. Gök/YayGÖKYOLDAŞbirl. Gök/YoldaşGÖKYURTbirl. Gök/YurtGÖLGöl, deniz mec. Ululuk, geniş gönüllülükGÖLÇUR(Kölçur, Külçur) birl. Göl/Çur - Sarı Türgişler (Sulu Han) dönemi bey ve komutanlarındanGÖLEĞEZbirl. Göl kenarında yetişen bir su çiçeğiGÖLETKüçük göl, gölcük, yapay gölGÖMEÇKuyuda (Toprak fırnda pişirilen ekmek)GÖMEKKömek, yardım, inayetGÖMÜÇHazine, define, mücevherGÖNDEMİttatkar, muti, sadıkGÖNDERMızrak, direkGÖNEOnu iftiharGÖNEN1- Feyz 2- Onur, iftihar 3- Bolluk, bereketGÖNENÇAçık, talih, mutluluk, iftiharGÖNÜL1- Can, ruh, duygu merkezi 2- Kalb, vücudun kan pompasıGÖNÜLAYbirl. Gönül/AyGÖNÜLDAŞGönül birlikteliği, aynı inanç, duygu ve düşünceleri paylaşıp savunan bireylerin her biriGÖNÜLERbirl. Gönül/ErGÖNÜLHANbirl. Gönül/HanGÖNÜLSAYbirl. Gönül/SayGÖNÜLSOYbirl. Gönül/SoyGÖNÜLTAŞbirl. Gönül/Taş - Safaviler (Şah Abbas dönemi) bey ve komutanlarındanGÖRCEĞİZUfuk çizgisiGÖRÇEKUfuk, ufuk çizgisiGÖRÇÜMGeçici, fani - Gürümçük Han’ın diğer adıGÖREGENGörgülü, görüp geçirmiş, deneyimli - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyGÖREKGörüntü, peyzaj, manzaraGÖREN(Gürün) Görmekden - Babür Han dönemi beylerindenGÖREZMeltem, hafif yelGÖRGÜTerbiye, muaşeretGÖRGÜÇDürbünGÖRGÜLÜTerbiyeli, cihandide - Harzemşahlar dönemi bey ve komutanlarındanGÖRGÜNGörgülü, deneyimliGÖRKİhtişam, olağanüstü güzellik ve çekicilik, ihtişam, debdebeGÖKALPbirl. Gök/AlpGÖKAYbirl. Gök/AyGÖRKEMİhtişam, debdebe, heybet, olağanüstülükGÖRKENHürmetli, Hürmete layıkGÖRKERbirl. Görk/ErGÖRKHANbirl. Görk/HanGÖRKLÜCEİhtişamlı, heybetli, yakışıklı, güzelGÖRKLÜĞÇok güzel, çekici, ihtişamlıGÖRKSUbirl. Görk/SuGÖRKSAYbirl. Görk/SayGÖRKSEVbirl. Görk/SevGÖRÜMCÜKGörülmesi, ilgilenilmesi gerekli olanGÖRÜKGözetleyici, casusGÖRÜNGörütü, Açıklık, netlikGÖRÜNDÜKAşikar, gizlisiz, saklısızGÖVELGök rengini almış, göğermişGÖVERİYeşermiş, gururluGÖVEZMağrur, gururluGÖYTaze, gençGÖYMENYanık, yanık tenliGÖYNÜKYanık, kavrulmuşGÖZ KAMANbirl. Göz/Kaman Gözde, seçkin, göz kamaştırıcı - Manas destanında adı geçen bir beyGÖZALGözalıcı, farklı, seçkin, el üstündeGÖZBAYbirl. Göz/Bay SihirbazGÖZBAYCISihirbaz, illüzyonistGÖZDEBeğenilen, göze girmiş, el üstünde tutulan, emsallerinden daha üstte bulunanGÖZE(Gözek, Köze) Kaynak suyu, menbaGÖZEBETahmin, beklentiGÖZEGERÇekici, cazibeliGÖZEGÜGözde, çekiciGÖZEĞENUfuk, ufuk çizgisiGÖZEĞİRbirl. Göz/Eğir Çekici, cazip, göze hoş gelenGÖZEKGözeGÖZENCazibeli, çekici, göze hoş gelenGÖZERİDürbünGÖZGEÇAynaGÖZGÖRAynaGÖZGÜAynaGUNAKınaGUNA BEGÜMbirl. Guna/Begüm - Gazneliler dönemi, Gazaeddin beyin kızıGONCUK(Göncük) Kısa gün, kış günüGONCUK HANGöncük/Han - Çağatay hanlarındanGUR(Gür, Kür) 1- Şiddet, kızgınlık, öfke 2- Ateş, ateşlilikGURHAN(Gürhan, Kürhan) birl. Gur/Han - 1- Uygur hanlarından 2- Çengiz Kaan dönemi, kerayet hanlarından Tuğrul Han’ın amcasıGURSAÇTIbirl. Gur/Saçtı (Kızgın, celalli, hiddet ve öfke saçan) - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyGUVAGeyikGUYUKCanavar, ejderha, vahşi ve yırtıcı hayvanGUYUK HANbirl. Guyuk/Han - 1- Altınordu hanlarından 2- İlhanlı hanlarındanGUYULDARUyumlu, ahengli, geçimli - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyGUZ1- Güzel, çekici, yakışıklı 2- OğuzGUZHANbirl. Guz/HanGUZBEGÜMbirl. Guz/BegümGÜCENİRAlıngan, mahçupGÜCENMİŞAlınganGÜÇ(Güçü, küç, küçlük) Enerji, kuvvet - Otmanlılar dip dedelerindenGÜÇALPbirl. Güç/AlpGÜÇBAYbirl. Güç/BayGÜÇBEYbirl. Güç/BeyGÜÇEYÜÇok güçlü, yenilmezGÜÇHANbirl. Güç/Han - Öketay Kaan’ın oğullarındanGÜÇLÜKGüç, zorluk, meşakkatGÜÇTEKİNbirl. Güç/Tekin - Divanı Lügat’te adı geçen, Karahanlılar dönemi beylerindenGÜÇTİMURbirl. Güç/Timur - Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarındanGÜÇÜMHANbirl. Güçüm/Han - Sibir HanlarındanGÜDEKGüdülenme, motivasyonGÜDERMurat, emel, beklentiGÜDÜL1- Saç üzerinde pişirilmiş mısır ekmeği 2- Kısa, kalın 3- GözüpekGÜDÜRHayal, kurguGÜLEÇGüleryüzlü, mütebessimGÜLEÇ ALPbirl. Güleç/AlpGÜLEÇ BATURbirl. Güleç/BaturGÜLEÇ HANbirl. Güleç/HanGÜLEÇERbirl. Güleç/ErGÜLEGENGüleryüzlü, mütebessimGÜLEK1- Handan, mütebessim 2- Gölcük, küçük gölGÜLENMutlu, mütebessimGÜLENAYbirl. Gülen/AyGÜLERMütebessim, güleryüzlü mec. Talihi açıkGÜLERYÜZbirl. Güler/YüzGÜLESİNMutlu, sıkıntısız, tasasız olma dileğiGÜLGENGülenGÜLGÜNGülen, mütebessimGÜLSÜNMutlu, sıkıntısız olma dileğiGÜLÜKGülen, mütebessimGÜLÜMSERMütebessim, sevimliGÜMÜLDemet, buket, desteGÜMÜŞGümüş madeni - Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarındanGÜMÜŞ ALPbirl. Gümüş/AlpGÜMÜŞ ARIĞbirl. Gümüş/Arık - Altay destanlarında adı geçen bir kızGÜMÜŞAYbirl. Gümüş/AyGÜMÜŞBAYbirl. Gümüş/BayGÜMÜŞ BEGÜMbirl. Gümüş/BegümGÜMÜŞ BUĞAbirl. Gümüş/Boğa - Mısır-Türk kölemenleri devleti, komutanlarındanGÜMÜŞ HANbirl. Gümüş/HanGÜMÜŞ HATUNbirl. Gümüş/HatunGÜMÜŞ TEKİNbirl. Gümüş/Tekin - 1- Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından 2- Selçuklular dönemi Danişmendoğullarından bir beyGÜMÜŞBEKbirl. Gümüş/BeğGÜNGüneş, gündüz, afitapGÜNACUNbirl. Gün/AcunGÜNAÇARbirl. Gün/AçarGÜNAKbirl. Gün/AkGÜNALbirl. Gün/AlGÜNALANbirl. Gün/AlanGÜNALDIbirl. Gün/AldıGÜNALMIŞbirl. Gün/AlmışGÜNALPbirl. Gün/AlpGÜNANAbirl. Gün/Ana - Sogay Türklerinde eski dönem, güneş tanrıçasıGÜNARSLANbirl. Gün/ArslanGÜNATLIĞbirl. Gün/AtlığGÜNAYbirl. Gün/AyGÜNAYÇAbirl. Gün/AyçaGÜNBALAbirl. Gün/BalaGÜNBARSbirl. Gün/BarsGÜNBATUbirl. Gün/BatuGÜNBATURbirl. Gün/BaturGÜNBAYbirl. Gün/BayGÜNBEYbirl. Gün/BeyGÜNBERKbirl. Gün/BerkGÜNBERKEbirl. Gün/BerkeGÜNBOLbirl. Gün/BolGÜNBUDAKbirl. Gün/BudakGÜNBUGAYbirl. Gün/BugayGÜNBUĞUbirl. Gün/BuğuGÜNBULbirl. Gün/BulGÜNBULAKbirl. Bün/BulakGÜNÇAĞbirl. Gün/ÇağGÜNÇEGüneşlik, şemsiye - Manas destanında adı geçen bir beyGÜNÇEKGüneşlikGÜNÇEKİMbirl. Gün/ÇekimGÜNÇİÇEKbirl. Gün/ÇiçekGÜNÇURbirl. Gün/ÇurGÜNÇÜ1- Güneşe benzeyen, güneş gibi 2- Güneşi seven - Çengiz Kaan’ın ikinci eşi ve Kıtay hanlarından Altun Han’ın kızkardeşiGÜNDAŞGün/Daş . . Aynı güneşi paylaşan, gün ortağıGÜNDAYbirl. Gün/TayGÜNDEMAğır başlı, mülayimGÜNDEMİRbirl. Gün/DemirGÜNDENEl üstünde tutulan, revaçta. .GÜNDERbirl. Gün/Der (. . Derlemekten. . )GÜNDEŞ(Gündaş)GÜNDOĞANbirl. Gün/DoğanGÜNDOĞARbirl. Gün/DoğarGÜNDOĞDUbirl. Gün/Doğdu - Selçuklular dönemi, Musul atabeylerindenGÜNDOĞMUŞbirl. Gün/Doğmuş - Ertuğrul Bey’in dedesi, Süleyman Şah’ın babasıGÜNDOKUZbirl. Gün/DokuzGÜNDÖNEbirl. Gün/DöneGÜNDÖNDÜbirl. Gün/Döndü bir çiçek türüGÜNDURMAZbirl. Gün/DurmazGÜNDÜGündüz, gün ortası - Kıpçak hanlarından Mengü Timur Han’ın oğluGÜNDÜZGün içi, gün ortası, güneşli günGÜNDÜZ ALPbirl. Gündüz/Alp - Ertuğrul Bey’in kardeşi, Otman beyin amcasıGÜNEBAKANbirl. Güne/BakanGÜNERbirl. Gün/Er - Kazak ve Kırgız destanlarında adı geçen bir beyGÜNERDEMbirl. Gün/ErdemGÜNERDİbirl. Gün/ErdiGÜNERENbirl. Gün/ErenGÜNERMİŞbirl. Gün/ErmişGÜNERİbirl. Gün/EriGÜNERKEbirl. Gün/ErkeGÜNESİbirl. Gün/EsiGÜNESİNbirl. Gün/EsinGÜNEŞGüneşGÜNEŞ HANbirl. Güneş/HanGÜNEŞ HANIMbirl. Güneş/Hanım - Yakut destanlarında adı geçen bir kız (Akkoyun’un kızı)GÜNEY(Küney) Güneşe bakan, güneş görenGÜNEYSUbirl. Güney/SuGÜNGENTakvim, vakitGÜNGÖRbirl. Gün/Gör "mec. Bahtı açık olsun, mutlu olsun"GÜNGÖRDÜbirl. Gün/GördüGÜNGÖRENbirl. Gün/GörenGÜNGÖRMÜŞbirl. Gün/Görmüş "mec. Deneyimli, dolu yaşamış"GÜNHANbirl. Gün/Han - Oğuz Kağan’ın oğullarındanGÜNHANIMbirl. Gün/HanımGÜNIŞIKbirl. Gün/IşıkGÜNKARAbirl. Gün/KaraGÜNKILIÇbirl. Gün/KılıçGÜNKIYANbirl. Gün/KıyanGÜNKONURbirl. Gün/KonurGÜNKUTbirl. Gün/KutGÜNLÜKGüneşlik, şemsiyeGÜNOĞULbirl. Gün /OğulGÜNOYAbirl. Gün/OyaGÜNSALDIbirl. Gün/SaldıGÜNSALURbirl. Gün/SalurGÜNSAYINbirl. Gün/SayınGÜNSEVİLbirl. Gün/SevilGÜNSEVİMbirl. Gün/SevimGÜNSİLİGbirl. Gün/SiligGÜNSUbirl. Gün/SuGÜNŞATbirl. Gün/ŞadGÜNTANbirl. Gün/TanGÜNTAŞbirl. Gün/TaşGÜNTAYbirl. Gün/TayGÜNTEKİNbirl. Gün/TekinGÜNTERİŞbirl. Gün/TerişGÜNTİGİNbirl. Gün/TiginGÜNTİMURbirl. Gün/TimurGÜNTOGANbirl. Gün/ToganGÜNTOLDIbirl. Gün/DolduGÜNTOLUbirl. Gün/DoluGÜNTOYbirl. Gün/ToyGÜNTÖREbirl. Gün/TöreGÜNTÖRENbirl. Gün/TörenGÜNTUĞbirl. Gün/TuğGÜNTUNGAbirl. Gün/TungaGÜNTURAbirl. Gün/TuraGÜNTURAKbirl. Gün/DurakGÜNTURANbirl. Gün/DuranGÜNTÜLÜbirl. Gün/Tülü (. . . Gündüz düşü)GÜNTÜZÜNbirl. Gün/TüzünGÜNUĞRAŞbirl. Gün/UğraşGÜNULUĞbirl. Gün/UluğGÜNUSLUĞbirl. Gün/UsluGÜNÜÇNafaka, günlükGÜNYAĞIZbirl. Gün/YağızGÜNYARUKbirl. Gün/Yaruk - Göktürkler dönemi, hanımlarından (Işbara Alp’in kızı)GÜNYAVUZbirl. Gün/YavuzGÜNYAZGANbirl. Gün/YazganGÜNYAZIRbirl. Gün/YazırGÜNYELİbirl. Gün/Yeli . . doğudan gelen yel, doğu rüzgarıGÜNYİĞİTbirl. Gün/YiğitGÜNYURTbirl. Gün/YurtGÜNYÜZbirl. Gün/YüzGÜR(Kür) 1- Sağlam, sıkı 2- Sık, yoğun 3- Yiğit, korkusuzGÜRALbirl. Gür/AlGÜRALPbirl. Gür/AlpGÜRAYbirl. Gür/AyGÜRBAYbirl. Gür/BayGÜRBOĞA(Kürboğa) birl. Gür/Boğa - Türkistan’ın Araplarca işgal edildiği dönemlerde, özellikle o sıralarda Genel vali olan, " İbni-kuteybe" adlı çapulcuya karşı, kahramanca direnen ve her defasında Yeni direnişler örgütleyerek, Türkleri işgallere karşı uyanık ve diri tutmaya çalışan bir Türk beyiGÜRBÜZSağlıklı, kuvvetli, dayanıklıGÜRDALbirl. Gür/DalGÜREGüç, enerjiGÜRELİ1- Enerjik, çalışkan 2- Haz, doyumGÜRELİK(Güreli)GÜRGENBir ağaç türüGÜRHANbirl. Gür/Han - 1- Oğuz Kağan’ın amcalarından 2- Kıpçak hanlarından 3- Karakıtay Hanlarından 4- Uygur hanlarının ünvanlarındanGÜRKANbirl. Gür/KanGÜROLbirl. Gür/OlGÜRSANÇTIbirl. Gür/Sançtı - Havarezm hanlarından Muhammed Han’ın oğluGÜRSUbirl. Gür/SuGÜRTANbirl. Gür/TanGÜRTAYbirl. Gür/TayGÜRTEKİNbirl. Gür/Tekin - Abbasi halfesi, El Muktedi dönemi, Türk beylerindenGÜRÜN1- birl. Gür/Ün 2- Görün - Babür Han dönemi bey ve komutanlarındanGÜRÜZ(Gürz) TopuzGÜRYAYbirl. Gür/YayGÜVENİtimatGÜVENALPbirl. Güven/AlpGÜVENALbirl. Güven/AlGÜVENÇGüvence, garantiGÜVENERbirl. Güven/ErGÜYÜKCanavar, vahşi hayvanGÜZSonbaharGÜZALPbirl. Güz/AlpGÜZAYbirl. Güz/AyGÜZBAYbirl. Güz/BayGÜZBEKbirl. Güz/BeyGÜZEL(Gözel) Yakşı, alımlı, çekici, göze hoş gelen - Abbasi halifelerinden, Mu’tesid’in, Türk asıllı anasıGÜZERbirl. Güz/ErGÜZEY1- Taze, körpe, yeni 2-Destek, fırsat 3- Sonbahar 4- Kuzey yönü - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerindenGÜZHANbirl. Güz/HanGÜZHANIMbirl. Güz/HanımGÜZİLİbirl. Güz/İli - Özbeklerin, Konrat oymağı, Kır obası dip dedelerindenGÜZİN(Güzün) Güz vakti, güz vaktinde doğanGÜZLEKGüz döneminde kalınan yerHAN1- Devlet başkanı 2- Kağana bağlı, özerk devlet başkanı 3- beylik başkanı, yöneticiHANAYbirl. Han/Ay - Sibir hanlarından, Güçüm Han’ın oğluHANBAGATURbirl. Han/Bağatur - Hindistan’da hüküm sürmüş olan, Potna beyin, bilgin ve ozan olan oğluHANBALAbirl. Han/BalaHANBAYbirl. Han/BayHANBEGÜMbirl. Han/Begüm - Babür Han’ın kızkardeşiHANBEKbirl. Han/BekHANBİGEbirl. Han/BikeHANEKEbirl. Han/Eke - Kalmuk beyliği dönemi Horasan emirlerindenHANERbirl. Han/ErHANIM1- Han’ın dişisi 2- Soylu kadın 3- Han’ın evdeşi (Hatun) 4- Türk töresinde, kadınlara olan saygıyı ifade eden genel bir sıfatHANIMAĞAbirl. Hanım/AğaHANIMAYbirl. Hanım/AyHANIMBAYbirl. Hanım/BayHANIMHANbirl. Hanım/Han - Hint-Türk kölemenleri devleti, İbrahim Han dönemi beylerindenHANİLÇİbirl. Han/İlçi - III. Murat döneminde Otmanlılarla ilişki içine giren, Kum valisiHANKULUbirl. Han/KuluHANKURTbirl. Han/Kurt - Bulgar hanlarındanHANLIYurttaş, Bir Han’a bağlı kişi, Bağımsız bir devletin mensubuHANSOYbirl. Han/SoyHANSUbirl. Han/SuHATUN(Katun) 1- Kağan’ın evdeşi, kraliçe 2- Saygı duyulan, görgülü hanım Türkçedeki, kadın sözcüğü buradan gelir - Alparslan Han’ın torunu, Melikşah’ın kızıHATUNANAbirl. Hatun/Ana - Selçuklu dönemi bektaşilerinden Hacı İdris’in evdeşiHOMAR(Humar) Yakışıklı, çekici, güzel, süslü, fiyakalıHOMAR ARSLANbirl. Homar/Arslan - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanHOMAR TEKİNbirl. Homar/Tekin - Harzemşahlar devleti dönemi komutanlarındanHOMARBAYbirl. Homar/BayHOMARBEKbirl. Homar/Bek - Tolunoğullar beylerinden Tolun beyin oğluHOMARTAŞbirl. Homar/Taş - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyHULAGU HAN(Kulagu Han)HUMARTAŞbirl. Humar/Taş - Gazneli Mahmut dönemi bey ve komutanlarındanHUMAR TİGİNbirl. Humar/Tigin - Selçuklular dönemi komutanlarındanHUN(Kul) Koyun, koyunluHUNALPbirl. Hun/AlpHUNAYbirl. Hun/AyHUNBAYbirl. Hun/BayHUNERbirl. Hun/ErHUŞBir çam ağacı türüHUŞBEKbirl. Huş/Bek - Selçuklular dönemi atabeylerindenIDAÇUMuhafız, korumaIDUĞ(Iduk) Kutsal, tanrısalIĞAÇ1- Ağaç, ağaçlıklı bölge 2- FersahIĞARKıymetli, ağırIĞDIR1- İyi, hoş, hoşluk 2- Yetkin, ehil - Türkmenlerin, Çavdur oymak beylerindenIĞIRCIKFecirILAÇINLaçin, şahin kuşu - 1-Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından 2- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanILANKU1- Kıvrak, atletik 2- Ulu, Ululanmış, yüce - Çengiz Kaan’ın komutanlarındanILDIR1- Ürküt, ürkütücü 2- Berk, sertILDIRIMYıldırım, berkILDUZYıldız, necmILGAR1- Gayret, cehd 2- Atın, dört nala gitmesi haliILGATKapalı, müphem, belirsizILGIMSerapILGINHoş kokulu bir bitkiILGITIlık, tatlı, sakince, yumuşakçaILICA1- Ilımlı, ılık, ılıkça 2- Yunak, hamamILIKSoğukla sıcak arasıILIMAN1- Ilık, ılık hava 2- Uyumlu, sakin, mutedilILKI1- At yavrusu 2- At sürüsüILKICIAt çobanıIMIRGITaze, körpeIMRAĞ(Imrak, İmre, Emre) Aşık, şayeste, geçkinINAÇYar, cananINAK1- Han ve Kağanlara yakın olan kişi "Hasbey" 2- Gamsız 3- Canan, yarIRAZ(Irıs, uraz) 1- Baht, talih, mutluluk 2- Cesaret, gözüpek olmaIRGATalihli, şans, şanslıIRIM1- Büyü, efsun 2- İçinden su akan toprak, araziIRIS(Iraz)IRIZ(Iraz)IRLAYUIrlayan, yırlayan, akarak uzaklaşan, ırmakIRMAKAkarsuISIK(Issıg-Issık) Isı, sıcaklık, hararet - 1- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden 2- Kırgızların Togay, Sarı ve Bağış oymağı dip dedelerindenISIKAYbirl. Isık/AyISIKBAYbirl. Isık/BayISIYELbirl. Isı/Yel. . . meltemISRIKOkşayıcı, sarıcı, ısıtıcıISRIKAYbirl. Isrık/AyISSIKIsık, ısıISSIZSoğuk, tenha, cansız, kimsesizISTIKSıcak, ılımanIŞBARA1- Çalışkan, hamarat 2- birl. Isı/BoraIŞBARA ALPbirl. Işbara/Alp - . . Göktürkler dönemi bey ve komutanlarındanIŞBARA BİLGEbirl. Işbara/Bilge - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyIŞBARA ÇIKANbirl. Işbara/Çıkan - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyIŞBARA HANbirl. Işbara/Han - Uygur hanlarındanIŞBARA KAĞANbirl. Işbara/Kağan - Batı Türkleri kağanlarındanIŞBARA TAMGANbirl. Işbara/Tamgan - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyIÇBARA TARKANbirl. Işbara/Tarkan - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyIŞBARA TERİŞ TUNGAbirl. Işbara/Teriş/Tunga - Göktürk kağanlarındanIŞBARA YAMTARbirl. Işbara/Yamtar - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyIŞIKAydınlık, yaruk, nurIŞILYarul, nur, ziya, ışık parıltısıIŞILAYbirl. Işıl/AyIŞILTANbirl. Işıl/TanIŞILTAYbirl. Işıl/TayIŞILTIIşık parçasıIŞINGüneş parıltısı, ışık parıltısı, yansısıIŞINBAYbirl. Işın/BayIYIŞArmağan, hediye, ihsanİBARParfüm, koku, miskİÇ1- Öz, görünmeyen yan, bir nesnenin öz yapısı 2- İçerde kalan kısım, iç kısımİÇBUYRUKbirl. İç/Buyruk - Saraylardaki iç hizmetle görevli kişiİÇELbirl. İç/ElİÇEN(İçin) İçli, duygusalİÇENHANbirl. İçen/Han - Cuci Han’ın oğlu, Batu Han’ın kardeşiİÇEN BİLGE KAĞANbirl. İçen/Bilge/Kağan - Göktürk kağanlarındanİÇERİçeride, kapalı, mahfuzİÇERGE(İçergu) İçten, samimiİÇERGU BOYLA TUĞbirl. İçergu/Bayla/Tuğ - Kurum han dönemi Bulgar bey ve komutanlarındanİÇGEİçeri, içerde, dahiliİÇGELİKbirl. İç/Gelik . . İçten gelen, doğal davranış, samimiyet - Kırgız oymak beylerindenİÇGERİçe alan, içe bağlayan, tabi kılanİÇGİ SALURbirl. İçgi/Salur . . İçerdeki, salur - Haverezm devleti dönemi beylerindenİÇGİNİçli, içten, samimiİÇİGEN1- İç geçiren, içli 2- Sabırsız, aceleciİÇİK1- İçli, duygulu 2- İçerde, dahilde, delete tabiİÇİM1- Duygu, hassasiyet 2- Yudum, yudumlukİÇİMHANbirl. İçim/Han - Kazak hanlarındanİÇİN KAĞANbirl. İçin/Kağan - . . Göktürk kağanlarındanİÇİNGİRİçli, hassasİÇİTİçilecek nitelikte, içimi güzelİÇKİN(İçgin)İÇKİNERbirl. İçkin/ErİÇKURSavaş meydanıİÇLEKİçli, narin, hassasİÇLİ(K)Duygulu, hassasİÇTENSamimi, açık, dürüstİÇTENLÜKSamimiyetİDE(Ede, İdi) Ululuk, nüfuz, kudretİDEGEUlu, nüfuz sahibi, edici, yapıcı - Altay destanlarında adı geçen bir beyİDEGEREder, yapar - Kırgızların, Togay ve Sarı oymakları dip dedelerindenİDEKLİYapıcı, edici, güçlüİDER1- İzci, takipçi 2- Yapan, yapıcı, ediciİDER HANbirl. İder/Han - Bulgar hanlarındanİDGÜ1- İyi, güzel 2- Tanrısal, mübarekİDGÜ HANbirl. İdgü/Han - Altınordu hanlarından Orus Han’ın oğluİDİ(İdik) 1- Tanrı, rab, sahip, efendi 2- Tanrısal, Tanrıdan gelen, mübarek, kutluİDİBALAbirl. İdi/BalaİDİBARSbirl. İdi/BarsİDİBÖRİbirl. İdi/BöriİDİGELDİbirl. İdi/GeldiİDİKURTbirl. İdi/KurtİDİKUTbirl. İdi/Kut. . . Kut sahibi, Tanrıdan gelen, Tanrıya yakın, Tanrıya benzer, Tanrı tarfından görevlendirilmiş vb. anlamları içeren ve Uygur kağanlarının büyük çoğunluğunun kullandığı bir unvanİDİL(Etil, İtil)İDİLMÜRENbirl. İdil/MürenİDUKİdi, Tanrısal, mübarekİDUKBAŞbirl. İduk/Baş - Uygur kağanlığı dönemi komutanlarındanİGANYıkan, yıkıcı, deviren - Harzem hanlarından Alaaddin’in kardeşiİGİT1- Yiğit 2- Bakıcı, eğiticiİĞDİ(İğdir) Yetkin, ehil, iyice - Başkurt oymak beylerindenİĞDİR(İğdi, Iğdır)İĞREKSaf, temiz, duru, arıİĞSENKayıtsız, ilgisizİĞSİZSalim, selametliİKİNÇİkinciİKİZERİkizlerden her biri, benzer - Çengiz Kaan’ın komutanlarındanİKŞİTYürekli, bagatur - İkşitler devletinin kurucusu ve ilk hanıİL1- Doğuş, oluş, oluşum 2- Bitişme, bütünleşme, doku 3- Devlet 4- Yurt, yer, konak, memleket, diyar 5- Halk, ahali, insan topluluğu 6- Barış, sulhİLAÇANbirl. İl/Açan . . İl almış, fatih, alganİLAÇİNLaçin, şahin - . . Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarındanİLAÇMIŞbirl. İl/Açmış Algan, fatihİLAÇTIbirl. İl/Açtı Algan, FatihİLALANbirl. İl/Alan Algan, fatihİLALDIbirl. İl/Aldı Algan, fatih - İnanoğulları beyliği, bey ve komutanlarındanİLALMIŞbirl. İl/Almış Algan, fatih - Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarındanİLARSLANbirl. İl/Arslan - Havarezm hanlarından Atsız Han’ın oğluİLAYbirl. İl/AyİLBALAbirl. İl/BalaİLBAN(İlben) - Altınordu devleti dönem bey ve komutanlarındanİLBARSbirl. İl/Bars - Havarezm hanlarındanİLBASANbirl. İl/Basan - Koço Uygurları yazıtlarındanİLBASMIŞbirl. İl/Basmış - Koço Uygurları yazıtlarındanİLBASTIbirl. İl/BastıİLBAŞbirl. İl/BaşİLBAYbirl. İl/Bay . . Vali, bakan, beylerbeyi - Otmanlıların ilk dönem beylerinden Orhan beyin yakın yoldaşlarındanİLBEGÜMbirl. İl/BegümİLBENbirl. İl/Ben - Altınordu hanlarındanİLBENGÜbirl. İl/BengüİLBEYbirl. İl/Bey - Otmanlılar döneminde asker toplayıp, onların eğitim ve lojistiğini sağlayan kişilere verilen bir unvanİLBEYİbirl. İl/BeyiİLBİBüyü, sihirİLBİKEbirl. İl/BikeİLBİLGEbirl. İl/Bilge ( Devlet yönetiminde bulunmuş ve devlet tecrübesi olan)İLBİLGE HATUNbirl. İlbilge/Hatun - İlteriş Kutluk Kağan’ın evdeşi, Bige Kağan ve Kül Tigin’in anasıİLBİLİG1- Devlet bilgisi ve deneyimi 2- Devlet arşiviİLBİLMİŞbirl. İl/Bilmiş Yurtsever, yurduna bağlıİLBOĞAbirl. İl/BoğaİLBOYbirl. İl/BoyİLBÖRİbirl. İl/BöriİLBUĞUbirl. İl/BuğuİLBUKAbirl. İl/BoğaİLBULAKbirl. İl/BulakİLBULANbirl. İl/BulanİLÇİDevlete hizmet eden, devletin hizmetinde olan - Uygur kağanlarının ünvanlarındanİLÇİ BUĞAbirl. İlçi/Boğa - Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarındanİLÇİHANbirl. İlçi/Han - 1- Oğuznamede, Türk’ün oğullarından 2- Altınordu hanlarındanİLÇİ KETAY HANbirl. İlçi/Ketay/Han - . . Çağatay hanlarındanİLÇİK(İlçi)İLÇİKHANbirl. İlçik/Han - Çağatay hanlarındanİLÇİNDevlet görevlisi, devlete iş gören - Kazan hanlığı dönemi beylerindenİLÇİTAYbirl. İlçi/Tay - Geyük Han’ın bey ve komutanlarındanİLDAŞYurttaş, hemşehriİLDEMPişman, nadimİLDEMİRbirl. İl/Demir - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİLDENİZbirl. İl/Deniz - Selçuklular (Sultan Mesud) dönemi vezirlerindenİLDEŞ(İldaş)İLDOĞDUbirl. İl/DoğduİLDOKUZbirl. İl/DokuzİLDOKUZBAYbirl. İldokuz/BayİLEK(İlak) birl. İl/Ak - Atilay Han’ın oğullarındanİLER1- Oluşum, bitişim 2- birl. İl/ErİLERİ1- Çağdaş, ilerici 2- birl. İl/EriİLERKbirl. İl/ErkİLERKEbirl. İl/ErkeİLETMİŞbirl. İl/Etmiş Algan, fatih - 1- Türgişler devleti hanlarından 2- Gazneliler dönemi bey ve bilginlerinden Daha sonraları "Gurlar" devletini kuran kişi 3- Uygur kağanlarından (İletmiş Kutluk Bilge Kağan)İLEYCivar, etrafİLGENKanıt, delil, ispatİLGERÜ1- İleri, ileride 2- Doğu, doğudan 3- Bolluk, refahİLGEZDİbirl. İl/Gezdi, Gezgin, seyyahİLGEZERbirl. İl/Gezer, GezginİLGİBağlantı, bitişim, alaka, özenİLGİKBarışsever, barışçıİLGİNÇİlgi çeken, ilgi duyulan, enteresan, sıradışıİLGİRBarışçı, barışsever - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİLGİZER(İlgizer)İLGÖRMÜŞbirl. İl/Görmüş, GezginİLGÜAmaç, hedefİLGÜNbirl. İl/GünİLGÜYNazlı, nazeninİLHANbirl. İl/Han. . . Bölge Hanı, Kağanlığa bağlı özerk han - Çengiz kağan’ın ölümünden sonra, imparatorluğun, dörde bölünen parçalarından her biri. Ayrıca sonraları Çengiz’in torunu olan Kulagu Han’ın kurduğu devletin ve bu devletin hanlarının ünvanıİLHANIMbirl. İl/HanımİLHATUNbirl. İl/HatunİLİHANbirl. İli/Han - Oğuz Kağan’ın torunu Deniz Han’ın oğluİLİTİMURbirl. İli/Timur - Timur Kürkan Han’ın komutanlarındanİLİBEKbirl. İli/BeyİLİBİKEbirl. İli/BikeİLİDİYarar, faydaİLİGHANbirl. İlig/Han - Karahanlılar devleti hanlarındanİLİG KAĞANbirl. İlig/Kağan - Göktürk kağanlarındanİLİG(ğ)1- Ünlü, tanınmış, meşhur 2- İlk, birinci, başlangıç, ortaya çıkışİLİKİlk, birinci, önceİLİKANbirl. İli/Kan - Celayirliler devletinin diğer adıİLİNGİDevletine bağlı, devletinin hizmetçisi - Çengiz Kaan dönemi beylerindenİLİŞBitişik, yakınİLKBaşlangıç, doğuş, çıkış, öncelikİLKAĞANbirl. İl/KağanİLKANbirl. İl/KanİLKATMIŞbirl. İl/Katmış, Algan, fatihİLKAYbirl. İlk/AyİLKAYAbirl. İl/KayaİLKBAYbirl. İlk/BayİLKBEYbirl. İlk/BeyİLKE(Ülke) Kurucu, yapıştırıcı, oluşturucu. . (Günümüz Türkçesinde, "prensip, düstur" anlamında)İLKERbirl. İlk/ErİLKGÜNbirl. İlk/GünİLKHANbirl. İlk/HanİLKILIÇbirl. İl/Kılıç - Atsız Han’ın oğullarındanİLKİilk, ilkin, birinciİLKİNBirinci, önceliklİLKOCAbirl. İl/Koca - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİLKSONbirl. İlk/SonİLKUŞbirl. İl/Kuş Kartal türü bir avcı kuşİLKUTbirl. İl/KutİLKUTLUĞbir. İl/Kutluğ - Atsız Han’ın oğullarından (öteki adı "Atlığ Han" )İLKUTLUKbirl. İl/KutluğİLLİBağımsız, özgür, devleti olan - Atilay Han’ın oğullarındanİLMENDevletç devletine sadık - Kazakların, Kiçiyüz bçlüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerindenİLOBAbirl. İl/ObaİLÖTÜKENbirl. İl/ÖtükenİLSİRETbirl. İl/Siret . . Düşmanın devletini yıkıp, esir eden, devletsiz bırakan - Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarındanİLTANbirl. İl/TanİLTAPARbirl. İl/TaparİLTAŞbirl. İl/TaşİLTEBER1- İl/Tapar 2- İl/Teber - Göktürkler ve Uygurlar döneminde, yüksek memuriyet ünvanlarındanİLTEMİRbirl. İl/DemirİLTEMİŞbirl. İl/Demiş . . Yurtsever - . . Hindistan’da beylik etmiş bir Türk beyiİLTENGİZbirl. İl/TengizİLTENİZbirl. İl/TenizİLTERYurt koruyucusu, yurduna sahip çıkan, yurtsever, yurdunu toparlayanİLTERİMbirl. İl/TerimİLTERİŞbirl. İl/Teriş, Yurdunu ve budunu derleyip, toparlayan, biraraya getiren ve tüceltenİLTERİŞ KAĞANbirl. İlteriş/KağanİLTERİŞ KUTLUK KAĞANbirl. İlteriş/Kutluğ/Kağan - II. Göktürk devletinin kurucusu. Bilge Kağan ve Kül Tigin’in babasıİLTİKEbirl. İl/TikeİLTİMURbirl. İl/TimurİLTOGANbirl. İl/DoğanİLTOGAN TUTUKbirl. İltogan/Tutuk - Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarındanİLTOĞDIbirl. İl/DoğduİLTOKUZbirl. İl/DokuzİLTÖREbirl. İl/Töre, . . Devlet geleneğiİLTUNGAbirl. İl/TungaİLTUTKUbirl. İl/TutkuİLTUTMUŞbirl. İl/Tutmuş, Algan, fatihİLTUTUKbirl. İl/TutukİLTÜZERbirl. İl/Tüzer - Hiyve hanlığı dönemi beylerindenİLUN1- Ulu, yüce 2- Soylu 3- Genç, cıvan - Başkurt oymak beylerindenİLYAĞANbirl. İl/YağanİLYAĞIZbirl. İl/YağızİLYAMANbirl. İl/Yaman - Babür han dönemi bey ve komutanlarındanİLYAVUZbirl. İl/YavuzİLYAYbirl. İl/YayİLYIĞDIbirl. İl/Yığdı, Algan, fatihİLYIĞMIŞbirl. İl/Yığmış - Toktamış Han’ın komutanlarındanİMEEm, çare, dermanİMEÇEBirliktelik, emek ortaklığı, kollektivizmİMEN1- Emen, can, ruh 2- Kayın ağacıİMERHayırsever, iyilik sahibiİMERAYbirl. İmer/AyİMGE1- İyi, yararlı 2- İz, belirti 3- Tasavvur, zihinsel sembolİMİŞÇİ TUNGATARbirl. İmişçi/Tunga/Tar. . Kaplanlarla döğüşen cesur kişi - Göktürkler dönemi bey ve komutanlarındanİMRAG (imrağ-İmrak)Aşık, derviş, dostİMRE (Emre-İmrağ)1- Ağabey, ağa 2- Beylerbeyi 3- Aşık, derviş, dost - Oğuz Kağan’ın torunu, Dağ Han’ın oğluİMRENİmrenmekten. . . imrenilen, iç geçirtenİNAK1- Kardeş, kardeş çocuğu 2- Han ve beylerin en güvenilir adamı ve yardımcısı - 1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- Abbasiler dönemi vali ve komutanlarındanİNAL1- Soylu, Kağan yada Hanların ana tarafından akraba 2- Anası Kağan yada Han soyundan olup babası kara budundan, halktan olan kişi 3- Avrupadaki, kont, baron vb. ünvanların Türkçedeki karşılığı 4- Emin ve güvenilir kişiİNAL KAĞANbirl. İnal/KağanİNAL SIR YAVKUY HANİnal/Sır/Yavkuy/Han - . . Dede Korkut destanlarında adı geçen bir hanİNAL TARKANbirl. İnal/Tarkan - Göktürkler dönemi bey ve komutanlarındanİNALBAYbirl. İnal/Bay - Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarındanİNALBEGbirl. İnal/Bey - 1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- İnanoğulları beyliğinin kurucusu ve ilk beyiİNALÇIKKüçük İnal - 1- Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından 2- Haverezmler devleti bey ve komutanlarındanİNALÖZbirl. İnal/Öz - Kıpçak hanlığı dönemi bey ve komutanlarındanİNALPARSbirl. İnal/Pars - Mısır-Türk kölemenleri hanlarındanİNALTANbirl. İnal/TanİNALTAYbirl. İnal/TayİNALTEKİNbirl. İnal/Tekin - Harzemler devleti bey ve komutanlarındanİNALTİGİNbirl. İnal/Tigin (Yınal Tigin) - Harzem hanlarından Atsız Han’ın kardeşiİNALUZbirl. İnal/UzİNALYABGUbirl. İnal/Yabgu - 1- Batı göktürkleri vali ve komutanlarından 2- Oğuz Kağan destanında adı geçen bir beyİNANİman, inanç 2- Kural, akide 3- Emniyet, güvenlikİNANAPAbirl. İnan/Apa - KülTigin’in ünvanlarından (öldükten sonra, ağabeyi Bilge Kağan tarafından verilmiş bir unvan)İNANÇ HANbirl. İnanç/Han - Havarezmler dönemi Semerkant emiriİNANÇ YABGUbirl. İnanç/Yabgu - 1- Batı göktürkleri dönemi valilerinden 2- Selçuk beyin oğullarındanİNANÇBEKbirl. İnanç/Beğ - Göktürkler dönemi beylerinden (Kül Tigin’in cenaze ve yuğ törenine katılması için Kırgız hanı tarafından yollanan kişi)İNANÇBİLGEbirl. İnanç/Bilge - Çengiz Kaan dönemi Nayman beylerindenİNANÇIİnançu, inanç - Selçuklular dönemi Ahlat beylerinden Ahmet beyin kızıİNANÇI ÇURİnanç/Çur - Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarındanİNANGUİnanılan, güvenilen, mutemed - Selçuklular dönemi bey ve komutanlarındanİNANÇAYbirl. İnanç/AyİNANÇBEGÜMbirl. İnanç/BegümİNANIRİmanlı, inançlıİNCEHafif, yeğni, nazikİNCESENHuzur ve güvenlik, sükunet - Çengiz Kaan dönemi beylerindenİNCİ(Yinçi, yinçgü) 1- işve, naz, eda 2- Sessizlik, ıssızlık 3- İstiridye türü deniz kabuklusundan çıkan tane, takıİNCİBUĞAbirl. İnci/Boğa - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİNÇGÜİnce, narin - Arpa Han dönemi bey ve komutanlarındanİNÇİBACIbirl. İnci/BacıİNERİnmek. . . den mec. Alçak gönüllü, mütevazı - Türkmenlerin, Ersan ve Ok oymağının dip dedelerindenİNERBAŞbirl. İner/Baş mec. Alçak gönüllü Türkmenlerin Ok oymağı dip dedeleirndenİNİKardeş, karındaşİNİBÖRİbirl. İni/Böri - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyİNİKARAbirl. İni/Kara - Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerindenİNİSİKüçük erkek kardeşiİNİSİAYbirl. İnisi/Ay - Kırgız oymak beylerindenİPARParfüm, miskİPEK(Yipek) İpek böceğinin ipeği (İp. . . kökünden)İRÇİ1- Yırcı, halk ozanı 2- İr. ik, iricik 3- Yirçi, yerci, toprak sahibiİRÇİK1- İricik 2- Er, küçük er - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİREN1- Sert, katı2- Araç, vasıta 3- Ürek, yürekİRENÇİN1- Bağımsız, başına buyruk 2- Güçlü, dayanıklı - İlhanlılar dönemi Diyarbakır valilerindenİRENÇÜ(İrençin) - Göktürkler dönemi bey ve komutanlarındanİRGE1- Yırlama, söyleme, okuma 2- Ergin, olgun - Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerindenİRGİN(İrge) Uygurlar ve Karluklular dönemi memuriyet ünvanlarındanİRİKSert, katı, iriİRİMMüjde, iyi haberİRİNÇİN(İrençin) - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİRİÇKÖLbirl. İrinç/Göl - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİRİS1- Kurtuluş, hürriyet 2- Iras, ıraz - Türk mitolojisindeki tanrıça adlarından "kötü ruhları kovup, tamuya gönderen tanrıça"İRKİL1- Ululuk, heybet, cesaret 2- Aksakal, kam, baksıİRKİLATAbirl. İrkil/Ata - Dede Korkut destanlarında adı geçen bir beyİRKİNOlgun, bilge, ulu - Uygur kağanlığı dönemi beylerinden (Pusat beyin babası)İRKİTÜrküt, ürkütücü, heybetliİRKLİ1- Güçlü, muktedir 2- Yüksek dereceli memurİRNEK(Emek) Serçe parmak - Atilay han2ın oğluİRŞİPeri, peri kızıİRTEGÜNbirl. Erte/Gün SabahİRTEM1- Erdem, fazilet 2- Marifet, hünerİRTENEİRTİŞHüner, hünerlilikİRTÜKDeğer, kıymet - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİSEN1- Esen, yel, rüzgar 2- Doğa, tabiat 3- Açık, net, sahih - Kazak hanlığı dönemi beylerindenİSEN BEGÜMbirl. İsen/BegümİSENBİKEbirl. İsen/BigeİSENBUKA(Esenboğa) - Timur Kürkan Han’ın komutanlarındanİSENKULAbirl. İsen/KulaİSENKUTLUĞbirl. İsen/KutluİSENTEMİRbirl. İsen/Demir - Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerindenİSENTİMURbirl. İsen/Timur - 1- Çağatay hanlarından 2- Babür Han dönemi deniz komutanlarındanİSTEKİsteyiş, arzu - 1- Kazakların Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden 2- Özbeklerin, Karakalpak oymağı dip dedelerindenİSTEMİrade, dileme erkiİSTEMİİstem, irade, dileme ve buyurma erkiİSTEMİ KAĞANbirl. İstemi/Kağan - Göktürk devletinin kurucularından ve Bumin Kağan’ın kardeşiİSTEMİHAN(İstemi Kağan)İSU MANGU(İsenmangu) birl. İsen/Mangu - Çağatay Han’ın torunu. Çağatay hanlarındanİŞBARA(iş, devinme, davranma) Bara /Var, varlık) birl. İş/BaraİŞBARA YAMTARİşbara/yamtar - Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarındanİŞBOĞAbirl. İş/BoğaİŞÇENİşgüzar, hamaratİŞGÜN(İçgün) Kızıl yapraklı bir yayla çiçeğiİŞİM(İçim) İçtenlik, samimiyet - karahanlılar dönemi bey ve komutanlarındanİŞİMHAN(İçim Han) - Kazak hanlarından)İŞİTGENİşitici, dinleyici, öğüt dinleyenİŞİTMEN(İşitgen) - (İranlı ünlü filozof, "Zerüşt" ün gerçek adının bu olduğu, ayrıca Zerdüştün de sanılanın aksine Pers değil, Türk olduğunu söyleyen bilim adamları da var. Örn. Besim Atalay)İŞKARAbirl. İş/Kara - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİŞLEK1- İdmanlı, eğitimli 2- İşgüzar, çalışkan - Yenisey yazıtlarında adı geçen bir beyİŞMUTbirl. İş/MutİTBALAbirl. İt/Bala - Kırgız hanlığı dönemi beylerindenİTBARAKbirl. İt/Barak (Barık, baraka) - Türk mitolojisinde adı geçen köpekİTGÜÇİİteleyen, itici, yapıcı, destekçiİTİKYetik, yetkin, uzman - Kuman hanlığı dönemi komutanlarındanİTİL(İdil, İdi, il)İTİMGENİteleyen, itici, destekçi - Kazakların, Ortayüz bölüğü, Uvak Giray oymağı dip dedelerindenİTMAÇAlt, edevat, takımİTMİŞ(Etmiş) Yapıcı, uzman, uzmanlaşmış - Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarındanİVECENAceleci, telaşlıİVGİN(Evgin) Ateşli, sabırsız, telaşlıİYBAUtangaçİYBEKbirl. İyi/Bek - Hint- Türk kölemenleri dönemi bey ve komutanlarındanİYEGüç, kudret, erklik, sahip olmaİYEKİLA(İyekula) birl. İye/KulaİYEUZAbirl. İye/Uza, Güçlü, egemen ve uzmanİYİİyi, yararlı ve uğurluİYİK1- İyi, uğurlu 2- HevesİYİM1- Güzellik, hüniniyet 2- Dost, canan, yarenİYİMSEROlayları iyi gözle gören ve yorumlayanİYİTUĞRULbirl. İyi/Tuğrul - Uygur yazıtlarında adı geçen bir beyİYNEMDost, ahbap, yaren, cananİZBasma, ezme, sıkıştırma, kesmek, yarmak. . . bildiren kökten; yarık, yara, kalıntı, belirtiİZARSLANbirl. İz/ArslanİZBARSbirl. İz/BarsİZBASARbirl. İz/BasarİZBAYbirl. İz/BayİZBEKbirl. İz/BeyİZBOĞAbirl. İz/BoğaİZBÖRİbirl. İz/BöriİZBUDUNbirl. İz/BudunİZELbirl. İz/El (İl)İZGİ(İZGÜ) 1- İyi, kutlu 2- Akıllı, zeki 3- Adil, adaletliİZGİTANbirl. İzgi/TanİZGÜ(İzgi)İZGÜBARLASbirl. İzgü/Barlas - Timur Kürkan Han’ın komutanlarındanİZGÜBEGÜMbirl. İzgü/BegümİZGÜBİGEbirl. İzgü/BikeİZGÜMENGÜbirl. İzgü/Mengü - Kıpçak hanlarından Orus Han’ın, vezir ve komutanlarındanİZGÜTAYbirl. İzgü/TayİZKANbirl. İz/KanİZMANGUbirl. İz/ManguİZTAYbirl. İz/Tay