Türk Bitig: Öğdülmiş Kapıdaki Hizmetkârlar İle Nasıl Geçinileceğini Söyler



Öğdülmiş Kapıdaki Hizmetkârlar İle Nasıl Geçinileceğini Söyler

  1. Öğdülmiş Kapuğdakı Er At Birle Negü Teg Tirilgüsin Ayur
    Öğdülmiş Kapıdaki Hizmetkârlar İle Nasıl Geçinileceğini Söyler
  2. Yanut berdi ögdülmiş aydı bu ma, kereklig-turur ay kadaş aysama
    Öğdülmiş cevap verdi: — Ey kardeş buda çok mühim ve üzerinde durulacak bir meseledir — dedi —
  3. Munı ma saña emdi ögretgü ol, negü teg yorığu anı bilgü ol
    Bunu da şimdi sana anlatmalıyım, bu hususta nasıl hareket edileceğini bilmen lâzımdır.
  4. Tiriglik olarnıñ bile ol kadaş, kayusın kadaş tut kayusın adaş
    Ey kardeş, hayat onlar ile geçer, onlardan kimini kardeş ve kimini de kendine dost edinmelisin.
  5. Kapuğdakı birle yaraşğu kerek, katılğu kelişgü barışğu kerek
    Kapıdaki insanlar ile iyice anlaşmalı, onlar ile karışmalı ve onlara gidip-gelmelidir.
  6. Kapuğdakı birle yaraşmasa uz, tiriglik tatımaz ayâ edgü öz
    Kapıdakiler ile iyice anlaşmazsan, ey iyi insan, hayatın zevkini tadamazsın.
  7. Negü ter eşitgil tapuğ kılğuçı, törü birle başlap kapuğ tüzgüçi
    Hizmet eden ve töreye göre kapı işleri tanzim eden insan ne der, dinle.
  8. Yakınlık tilese özüñ beg bile, kapuğdakı birle yakınlık tile
    Sen beye yakın olmak istersen, kapıdakiler ile yakınlık te'sis etmeğe çalış.
  9. Uluğluk tapayın tese sen özün, er at birle yakşı yorı ay tüzün
    Sen büyüklük bulmak istersen, hizmetkârlara iyi muamele et, ey halim insan.
  10. Neçe me yakın tutsa begler seni, yaraşğıl er at birle turğıl köni
    Beyler seni ne kadar yakın tutarlarsa-tutsunlar, hizmetkârlar ile iyi münâsebet kur ve onlara karşl dürüst ol.
  11. Tükel üç kotu ol kapuğda kişi, bularnıñ bile ol tiriglik işi
    Kapıdaki insanlar tam üç sınıftır ve hayat işi bunlar ile görülür.
  12. Bularda biri özde ulğuñ-turur, uluğka tapınsa özüñ kut bulur
    Bunlardan biri senin büyüklerindir, büyüğe hizmet edersen, sen de saadete erersin.
  13. Uluğla olarnı ağırla sözin, seni edgü tutğay yarutğay yüzin
    Onları büyük bil, sözlerine hürmet et, onlar da sana güler yüz ile iyi muamele ederler.
  14. İdi yakşı aymış biliglig bügü, bügüler sözini uçuz tutmağu
    Bilgili hakîm çok güzel söylemiş, hakimlerin sözüne itibâr etmek gerekir.
  15. Kiçigke uluğluk uluğdın kelir, uluğka tapınsa kiçig kut alır
    Küçüğe büyüklük büyükten gelir, büyüğe hizmet ederse, küçük saadete ulaşır.
  16. Uluğlar sözin tut yumuş kıl yügür, uluğ sözi tutsa tilekke tegir
    Büyüklerin sözünü dinle, hizmetlerine koş, büyüklerin sözünü tutan, arzusuna erişir.
  17. Uluğlar kut ol kör tilese kutuğ, tapınğıl tapuğka-turur kut tutuğ
    Büyükler ikbâldir, ikbâle kavuşmak istersen, hizmet et, ikbâl için rehin olarak hizmet vermelidir.
  18. Takı bir saña teñ tuş ol ay kadaş, yıratsa yağı ol yağutsa adaş
    Ey kardeş, bir de sana denk ve akran olanlar vardır, onları kendinden uzaklaştırırsan, sana düşman, yaklaştırırsan, dost olurlar.
  19. İşiñ hem tuşuñ bu katılğu kişi, yanutka yanut kıl işiñe tuşı
    Derece itibârı ile sana denk olan bu insanlar aralarına karışacağın kimselerdir, onların hareket ve muamelelerine karşılık, sen de aynı muameleyi göster.
  20. Takı bir seniñde basa ol kiçig, bularnıñ bile ol açığ ya süçig
    Biri de senden sonra gelen küçüklerdir, hayatın acı ve tatlı anları bunlar ile birlikte duyulur.
  21. Basıtma katığlan kiçigke özüñ, tilin oynamağıl tıda tut sözüg
    Gayret et, küçüklerin sana tahakküme kalkışmalarına meydan verme, onlarla ağız şakası yapma, diline hâkim ol.
  22. Tapuğ kılsa bir neñ yazuk kılsa ur, yava ıdma boşlağ işin aytu tur
    Bunlar hizmet ederken, her hangi bir şeyde yanlışlık yaparlarsa, cezalandır, onları başı-boş bırakma, işlerini dâima murakabe et.
  23. Adaş koldaş ardaş kalın tut katıl, kalın bolsa koldaş öger tegme til
    Çok dost, ahbap ve arkadaş edinmeğe çalış ve onlar ile sık-sık görüş, ahbapların çok olursa, her kes seni medheder.
  24. Yağı kılma özke kişig bilmedi, yağlığ kişiler sevinç bulmadı
    İnsanları bilmeyerek kendine düşman etme, düşmanı olan insanlar sevinç yüzü görmezler.
  25. Neçe az yağı erse yası telim, yağıda asığ bar tep aymaz tilim
    Düşman ne kadar az olursa-olsun, zararı çoktur, düşmanda fayda olduğunu söylemeğe dilim varmaz.
  26. Negü ter eşitgil ay köñli oduğ, yağı yası tegrüp tokımış yoduğ
    Ey uyanık gönüllü insan, dinle, düşman yüzünden ziyan görmüş olan insan ne der.
  27. Bir ök erse düşmân miñ ol yaslıkı, miñin dôstuñ erse bir ol azlıkı
    Düşman biricik de olsa, onun zararı bindir, binlerce dostun olsa bile, dâima bir tanesi eksiktir.
  28. Kişi düşmânındın asığ kılmadı, kalı kıldı erse özi uzlukı
    insan düşmanından fayda görmemiştir, eğer görmüş ise, bu ancak kendi mahareti sayesinde olmuştur.
  29. Negü teg kılınsa saña koldaşıñ, sen andağ kılınğıl sevinsü işiñ
    Arkadaşın sana nasıl muamele ederse, sen de ona öyle muamele et, sevinsin.
  30. Özüñke teñeşi tutunğıl adaş, teñeşlig teñeşi bile ol tüdeş
    Kendine denk olan kimseyi ahbap edin, insan ancak kendisine denk olan ile hem-renk olabilir.
  31. İsiz iş tutunma yırak tur teze, isiz iş azıtur seni yol öze
    Kötüyü arkadaş edinme, ondan uzak dur, kaç, kötü arkadaş seni yolundan şaşırtır.
  32. Özüñ edgü atlığ bolayın tese, isizke katılma katığlan usa
    Sen iyi nâm kazanmak istersen, elinden geldiği kadar, kötüler ile düşüp-kalkmamağa gayret et.
  33. Kamuğ neñni kördüm öz ügrün yorır, kişi yılkı kuş kurt öz ügrin bilir
    Nereye baktım ise, her mahlûkun kendi hem-cinsi ile gezdiğini gördüm, insan, hayvan, kuş-kurt hem-cinsini bilir.
  34. Negü ter eşitgil ay ilçi başı, sınap edgü isiz keçürmiş yaşı
    iyi ve kötüyü tecrübe ile hayatını geçirmiş olan büyük hükümdar ne der, dinle.
  35. Sığırçuknı kördüm uçar kak ara, teñin baktım erse ikigü kara
    Sığırcığı gördüm, kaklar arasında uçar, arkadaşlarına bakınca, gördüm ki, ikisi de karadır.
  36. Kuğuka katılmaz körü tur yuğak, kara kuş ürüñ kuş bile ked yırak
    Dikkat edersen, yugak kuğuya katılmaz, ak-kuş ile kara-kuş birbirinden çok uzaktır.
  37. Uçar kuş işin bildi tuttı ügür, kişi sen katılğu kişigni üdür
    Uçar kuş bile eşini bilir ve sürüsünü bulur, sen insansın, içine karışacağın adamları seç.
  38. İki törlüg ol bu yakınlık işi, bu iki üçün dôst tutar ol kişi
    Yakınlıktan aranılan şey iki türlü olur, bu iki şey için insan dost edinir.
  39. Biregü tutar iş kişig teñrilik, bu işlik içinde yok ol egrilik
    Biri, her türlü menfaat dışında, ilâhî bir sevgi ile arkadaş edinir, bu arkadaşlık içinde sadakatsizlik hâtıra gelmez.
  40. Takı bir tutar iş öz asğı üçün, bu işlik tüp ükmez bolur ol küçün
    Biri de kendi menfaati için arkadaş edinir, bu arkadaşlık zorakidir ve hiç bir vakit esaslı olmaz.
  41. Kalı teñrilik iş tutunsa özüñ, yükin yüd açığ kılma tügme yüzüñ
    Eğer sen menfaatsiz ve ilâhî bir sevgi ile arkadaş edinmek istersen, onun yükünü yüklen, hiç bir vakit yüzünü ekşitme ve kaşlarını çatma.
  42. Munıñ asğı munda tileme serin, bu asğıñ bayat birge anda yarın
    Bunun faydasını burada arama, sabırlı ol, bunun ecrini yarın orada Tanrı verecektir.
  43. Apañ dünyâ asğı üçün erse iş, bu işke katılma katılsa se şeş
    Eğer dostluk dünya menfaati için ise, onlar ile arkadaşlık etme, eğer etmiş isen, ayrıl.
  44. Negü ter eşitgil adaş tutmış er, adaş asğı yası sınap bilmiş er
    Dost edinmiş olan ve dostluğun fayda ve zararlarını tecrübe ile bilen insan ne der, dinle.
  45. Adaşığ asığ yas içinde sına, bu yerde adak tikse bek tut sene
    Dostu menfaat ve zarar içinde tecrübe et, eğer o bu hâllerde de dostluğuna devam ederse, ona sıkı yapış.
  46. Adaş köñli bilmek tilese özüñ, buşurğıl sözün sen yeme tüg yüzüñ
    Dostun içini öğrenmek istersen, sen onu sözle hiddetlendir ve ona kaşlarını çat.
  47. Sever sevmezin sen bileyin tese, sevügrek neñin kol ukulğay basa
    Seni sevip-sevmediğini anlamak istersen, ondan çok sevdiği bir şeyini iste, derhâl anlaşılır.
  48. Kaşın tügmese ol bu iki yirig, bu cân birle tüz tutğu uş bu erig
    Eğer bunların her ikisinde de infial göstermezse, bu insanı canın gibi aziz tut.
  49. Ozunçı kişike katılma yıra, ozunçı tilinde küyer ot kör e
    Müfterilere katılma, onlardan uzak dur, müfterinin dilinde yanar ateş vardır.
  50. Ozundın kopar ol ajun bulğakı, ozunçı başın kes ay ersig akı
    Dünya karışıklığı iftiradan kopar, ey merd cömert, müfterinin başını kes.
  51. Yana umduçı birle bolma yağuk, seziksiz saña bu yağı bolğay ok
    Bir de menfaat-perest insana yakın durma, o sana, şüphesiz, düşman olacaktır.
  52. Kalı umdusın bulsa ol umduçı, atağay seni ol ini ya eçi
    Eğer menfaat-perest insan umduğunu bulursa, sana büyük veya küçük kardeş gibi muamele eder.
  53. Kalı bulmasa ol evürgey yüzin, toğup körmedük teg yıratğay özin
    Eğer bulamazsa, senden yüz çevirir, seni hiç görmemiş gibi davranır ve senden uzaklaşır.
  54. Adaş koldaş ardaş tutun umdusuz, ınanğıl añar sen tiril kadğusuz
    Menfaat gözetmeyen dost, ahbap ve arkadaş edinmeğe çalış, onlara inan ve kaygısız yaşa.
  55. Adaş koldaş ardaş sevinç kadğuda, tusulur kişike isiz edgüde
    Dost, ahbap ve arkadaş sevinç ve kaygıda, iyi ve kötü zamanlarda insana faydalı olan kimselerdir.
  56. Sevigli üküşrek tilese özüñ, tuz etmek yitürgil açuk tut yüzüñ
    Seni daha çok sevmelerini istersen, onlara tuz-ekmek yedir ve her vakit güler yüz göster.
  57. Bu iki kılıkka isinür kişi, isiz edgüde bu kılur öz işi
    Bu iki hareket insanı kendine ısındırır, o da iyi ve kötü anlarda kendisinin üzerine düşen vazifeyi yapar.
  58. Muñar meñzetü sözlemiş söz bilig, bu söz işke tutğıl ay kılkı silig
    Bilgi buna benzer bir söz söylemiştir, ey temiz tabiatli insan, sen buna göre hareket etmeğe çalış.
  59. Tuz etmek yetürgil kişike küle, yüzüñni yaruk tut süçig söz bile
    İnsanlara güler yüz göster ve onlara tatlı sözle tuz-ekmek yedir.
  60. Kişig kul kılığlı bu iki kılınç, adın bulmadım men bulunsa tile
    İnsanları kul yapan bu iki harekettir, ben başkasını bulamadım, varsa, sen bul.
  61. İki törlüg ol kör yeme ol yağı, yağı bolsa erke yadıldı ağı
    Düşman da iki türlü olur, bir insanın düşmanı olursa, kendisine tuzak kurulmuş demektir.
  62. Biri teñrilik ol yağı boldaçı, bu kâfir yağılar yağı ol tuçı
    Düşmanlardan biri din düşmanıdır, bu kâfir düşman her vakit düşmandır.
  63. Takı bir yağılık asığ yas üçün, bolur bu yağılık kılur er öçün
    Bir de menfaat yüzünden düşmanlık olur, bu düşmanlığı insan intikam hissi ile yapar.
  64. Yağılağu kâfir yağısın katığ, yuluğla bu işke et öz kıl satığ
    Kâfir düşmanla amansız mücâdele etmelidir, bu işe, gönüllü olarak, kendini feda et.
  65. Asığ yas üçün bolsa emdi yağı, añar kod ol asğıñ yaraş ay ağı
    Sana bir kimse menfaat için düşman olursa, ey cömert, sen kendi menfaatinden vaz geç ve onunla barış.
  66. Yağıka asığ kılsa boldı yağuk, yağı yası kılğay kör asğı anuk
    Düşmanın menfaati te'min edilirse, o sana yaklaşır, böylece onun zararı yerine, sana faydası dokunur.
  67. Katığlan yağıñnı yakın kıl yaraş, selâmet tirilgil esen bolğa baş
    Düşmanını dost etmeğe gayret et, onunla barışarak, emniyet ve huzur içinde yaşa.
  68. Yağıda asığ yok yetürgil bilig, asığ bolmaz işke tegürme elig
    Bir kimse ile düşman olmakta hiç bir fayda yoktur, bunu iyice bil, faydası olmayan işe el sürme.
  69. Tapuğ öz kılın kılma özke yağı, yağılığ kişike kopar miñ çoğı
    Sen hizmette kusur etme, kendine düşman edinme, düşmanı olan kimsenin başı bin türlü derde girer.
  70. Adaş tut kişide talusın kedin, yavuz bolsa iş tuş ökünç yer kedin
    iyi ve seçkin kimseleri ahbap edin, insanın eşi ve arkadaşı kötü olursa, sonunda peşiman olur.
  71. Talu er tilese yakın tutğuka, iki törlüg ol bu tilek bulğuka
    Yakınlık göstermek için seçkin bir kimse dilersen, bu arzuna iki türlü insanla erişebilirsin.
  72. Biri aslı edgü kişi üdrümi, bulunsa adaş tut ay er ködrümi
    Biri aslında-esâsında iyi ve insanların seçkini olan bir kimsedir, bulursan, onu arkadaş edin, ey olgun insan.
  73. Takı bir sakınuk bayatığ bilir, kişi ol kişilik munıñdın kelir
    Biri takva sahibi ve Tanrıyı bilen kimsedir, her türlü insanlık ondan gelir.
  74. Yakınlık bu iki kişi birle tut, bulardın saña teggey edgü yanut
    Bu iki türlü insana yakınlık gösterir, bunlar senin dostluğuna dâima iyilik ile mukabele ederler.
  75. İsizke çavıkmış kişidin yıra, bu yañlığ kişiler kılınçı kara
    Kötülükleri ile şöhret bulan kimselerden uzak dur, böyle kimseler kara huylu insanlardır.
  76. Karaka yağuma ay kılkı ürüñ, ürüñke kara terk yukar ol körüñ
    Ey ak-pâk tabiatlı insan, sen karaya yaklaşma, dikkat et, beyaza siyah çabuk bulaşır.
  77. Ne edgü bilig berdi bilge öge, biliglig okısa sakınğa öge
    Alim müşavir ne güzel bilgi vermiş, bilgili bunu okursa, düşünür ve daha ihtiyatlı olur.
  78. İsizke katılma ay edgü kişi, isiz bolğa kılkıñ ol isiz tuşı
    Ey iyi insan, kötüye katılma, o kötünün tabiati gibi, seninki de kötü olur.
  79. Yavuzka yağuma ay üdrüm talu, yavuz bolğa atıñ irilgey tolu
    Ey seçkin, güzide insan, kötüye yaklaşma, adın kötü olur ve saadetine halel gelir.
  80. Yarağsız kişike yorıma yaka, yarağsız saña kelge tutğa yaka
    Münasebetsiz kimselere yakın gitme, yoksa onlar da sana gelir ve yakanı bırakmazlar.
  81. Üküş kördüm edgü atanmış kişi, isizke katıldı buzuldı işi
    îyi nâm ile tanınmış bir çok kimseleri gördüm, kötü insanlar ile karışınca, işleri bozuldu.
  82. Telim kördüm edgüg isiz iş üçün, yoduğka ilindi yokadlı küçün
    Kötü arkadaş yüzünden zarar gören ve zorla adı-sanı silinip-giden iyiler çok gördüm.
  83. Bu begler evi atı karşı-turur, bu karşı içindeki karşı-turur
    Bu beyler evine saray ( karşı ) derler, bu saray içindekiler her vakit birbirlerine karşı gelirler.
  84. Tepizlik bolur bu kapuğda üküş, tepiz kayda erse tütüş ol uruş
    Bu saray kapısında birbirini çekememek çok olur, nerede çekememek olursa, orada kavga eksik olmaz.
  85. Seniñde uluğuñ seni tepsegey, uçuz bolğa özüñ ökünçler yegey
    Senden büyükler seni çekemezler, sen de itibardan düşer ve peşiman olursun.
  86. Yeme tepsegey kör saña teñ tuşuñ, körülmege edgüñ tünergey künüñ
    Seninle müsâvî derecede olanlar da seni çekemezler, yapmış olduğun iyilikler görülmez ve günün geceye döner.
  87. Seniñde kiçigiñ saña tapsula, tilemegey edgüñ tepizlik bile
    Senden küçükler sana haset ederler, çekememezlik yüzünden, senin iyiliğini istemezler.
  88. Bu yañlığ üçün karşı karşı bolur, ikigün karışsa birisi ölür
    Böyle olduğu için saraydaki insanlar birbirine karşı olurlar, bunlardan ikisi birbirlerine karşı gelirse, biri ölür.
  89. Katığlan sen emdi ay köñlüm küni, kişig tepsemegil yorığıl köni
    Ey gönülümün güneşi, sen şimdi insanlara karşı hasûd olmamağa ve doğruluktan ayrılmamağa çalış.
  90. Tepizlik ig ol bir otatğu uzun, yemişi anı yer sızar bu özün
    Çekememek bir hastalıktır ve uzun bir tedaviye muhtacdır, onun yediği kendisini yer ve o kendi-kendisini eritir.
  91. Bayat hükmi ol barça edgü isiz, bayat berse tepsep tıdumaz tepiz
    iyilik ve kötülük hep Tanrı hükmüdür, Tanrı verirse, çekemeyen insan hased ile ona mâni olamaz.
  92. Negü asğı ötrü kişig tepsemek, kişig tepsegüçi soñı iglemek
    Böyle olunca, insanları çekememenin ne faydası var, insanları çekemeyen kimsenin sonu hastalıktır.
  93. Uğınça kamuğka özüñ edgü kıl, saña edgü bolğay sezik tutmağıl
    Gücün yettiği kadar her kese iyilik et, hiç şüphe etme, sana bundan ancak iyilik gelir.
  94. Sevinç bolsa kimke özüñ sevnü ber, sakınç kadğu tegse yeme saknu ber
    Birinin sevinci varsa, buna sen de sevin, o keder ve kaygıya düşerse, sen de kederlen.
  95. Atıñ edgü bolğay seni sevgeler, saña katlayın tep tüzü ivgeler
    Böylece adın iyi olur, insanlar da seni severler ve her kes seninle dost olmağa can atar.
  96. Yağı kılma özke katığlan kadaş, neçe tutğıl emdi kadaş ya adaş
    Kardeşim, ne kadar çok kardeş veya dost edinirsen-edin, yalnız kendine düşman edinmemeğe gayret et.
  97. Kalı bolsa emdi saña bir yağı, osal bolmağıl sen anuk tut ağı
    Eğer sana biri düşman olursa, gafil olma, sen de ona karşı ağını hazır tut.
  98. Negü ter eşitgil yağılamış er, yağısı özele elig bulmış er
    Düşmanla çarpışmış ve düşmanını alt etmiş olan insan ne der, dinle.
  99. Usanma yağıka yakın turma kit, yağığ sen usandur anı torka yet
    Gâfıl olma, düşmana yakın durma, uzaklaş, düşmanı sen gafil avla ve onu tuzağa düşürmeğe bak.
  100. Sınama yağığ sen bedük bil uluğ, tayaklık yağıka temür kalkan et
    Düşmanı deneme, sen onu büyük ve kuvvetli bil, elinde sopa olan düşmana karşı sen demir kalkan hazırla.
  101. Bu iş tuş yükin yüd sıma köñlini, sözümni unıtma küdezgil munı
    Eş ve arkadaşlarının yükünü yüklen, gönüllerini kırma, sözünü unutma, bunu dâima göz önünde tut.
  102. Yağı bolsa işiñ öñer cânıña, ya tirmiş yumıtmış anuk mâlıña
    Eğer arkadaşın sana düşman olursa, o senin canına yahut toplayıp biriktirdığin malına kasdeder.
  103. İçiñni taşıñnı adaşıñ bilir, bu iç taş biligli kişi neñ alır
    Arkadaşın senin içini-dışını bilir, bu içi-dışı bilen insan senden bir çok şeyler koparır.
  104. Tilese neñiñe tegürgey elig, tilese cânıñka yetürgey yilig
    O isterse, senin malına el uzatır, isterse, canını ilik ile besler.
  105. Özüñni negü teg küdezse özüñ, işiñni anı teg küdez kes sözüg
    Sen kendini nasıl gözetirsen, arkadaşını da öyle gözet, sözü uzatma.
  106. Adaş tutmak âsân küdezmeki sarp, yağı bolmak âsân yaraşmakı sarp
    Dost edinmek kolay, fakat dostluğu muhafaza etmek güç, düşman olmak kolay, fakat barışmak güçtür.
  107. Yağıñ boldı erse et öz cân küdez, yağılığ kişiler kutulmakı az
    Düşmanın varsa, canını ve tenini koru, düşmanı olan insanların kurtulması güçtür.
  108. İki törlüg erke katılma yıra, katıldıñmu bulğak kopurğay kör e
    Şu iki türlü kimse ile münâsebette bulunma, onlardan uzak dur, eğer onlara karışırsan, bakarsın, karışıklık çıkarırlar.
  109. Birisi ozunçı yoñağ kılğuçı, biri iki yüzlüg kişi umduçı
    Biri müfteridir, gammazlık eden adamdır, biri iki yüzlü, menfaatperest kimsedir.
  110. Yeme tutma borçı kişig sen adaş, vefâ kılmağay ol köñül kılğa baş
    Bir de içkiye düşkün kimseyi kendine arkadaş edinme, o sana vefa göstermez, ancak kalbini kırar.
  111. Öz asğı tiler dôstka berme köñül, asığ bulmasa boldı düşmân tüñül
    Yalnız kendi menfaatini gözeten dosta gönül bağlama, fayda görmezse, sana düşman olur, ondan vaz geç.
  112. Yakınlık kılu tursu tese özün, bulıp koltğu kolma bolu bir sözün
    İnsanların sana her vakit yakınlık göstermelerini istersen, onlardan hiç bir istekte bulunma ve onların suyuna git.
  113. Sevinçin tiriglik bulayın tese, kişig tepsemegil katığlan usa
    Hayatını sevinç içinde geçirmek istersen, mümkünse, insanlara hased etmemeğe gayret et.
  114. Yağığ kul kılayın tese sen tükel, töküp ıd sav altun sunup tut sakal
    Düşmanlarını kendine râm etmek istersen, saf altın dök ve onların sakalını eline al.
  115. Yakınığ yıratmak tilese özüñ, negü kolsa berme irig tut sözüg
    Yanındakini kendinden uzaklaştırmak istersen, ona istediğini verme ve onunla bir az kaba konuş.
  116. Tiriglik uzunın tiler erse sen, akı bol tuz etmek yetür usa sen
    Eğer uzun ömür dilersen, cömert ol, başkalarından mümkün mertebe tuz-ekmeği esirgeme.
  117. Kamuğka sevitmek tilese özüñ, köñül til biriktür süçig tut sözüg
    Kendini her kese sevdirmek istersen, sözün ve fikrin birbirine uygun ve dilin tatlı olsun.
  118. Ağırlık bulayın tese sen özün, ağırla kişig sen ay kılkı tüzün
    Sen kendine hürmet edilmesini istersen, başkalarına hürmet et, ey yumuşak huylu insan.
  119. Tükel bay bolayın tese belgülüg, barıña tapı bol kötürdüñ ülüg
    Her bakımdan tam zengin olmak istersen, kanaatkar ol, böylece kendi nasibini elde etmiş olursun.
  120. Kişi tutçı ögmek tilese özüñ, kılınç edgü tutğıl yaruk tut yüzüñ
    İnsanların seni her vakit eğmelerini istersen, onlara karşı iyi ol ve güler yüzle muamele et.
  121. Bu yañlığ bolur ol kişi aslısı, kişike kişilik kişi belgüsi
    Asıl insan böyle olur, insana karşı insanlık göstermek insanlık şiarıdır.
  122. Kişi aslı bilmek tilese özüñ, kılınçında körgil açılğay sözüg
    Bir kimsenin aslını öğrenmek istersen, onun hareketine bak, hemen anlaşılır.
  123. İdi yakşı aymış bu beyt ayğuçı, sözin mani birle tanuk kılğuçı
    Şu beyti söyleyen, sözü ve mânasını birbirine şahit gösteren insan çok güzel söylemiş.
  124. Kişi aslı bilmek tilese açuk, köñül til kılınçı bu işke tanuk
    İnsanın aslını açık olarak bilmek istersen, dikkat et, onun düşüncesi, sözü ve hareketi buna şahittir.
  125. Kılınç edgü bolsa köñül til köni, tüpi aslıña bu tanuk ol anuk
    Hareketi iyi, düşüncesi ve sözü doğru ise, bu onun aslına-esâsına derhâl şehâdet eder.
  126. Otunka katılma ay aslı arığ, yüzüñnüñ suvın eltge sendin arığ
    Adî kimselere katılma, ey temiz asıllı insan, onlar sende hiç yüz suyu bırakmazlar.
  127. Negü ter eşitgil törülüg kişi, otundın yıramış ukuşluğ başı
    Kendisini bu nevi âdî ve küstah kimselerden uzak tutan, akıl ye terbiye bakımından ileri gelen insan ne der, dinle.
  128. Otunka katılma silig bol amul, tütüş aslı barça otundın oğul
    Küstah kimselere katılma, temiz ve halım ol, ey oğul, bütün kavgalara bu küstahlar sebep olurlar.
  129. Buşı birle bolma yeme ked yakın, kalı buşsa buzğay yakınlık hakın
    Bir de celalli kimse ile pek yakın olma, eğer hiddetlenirse, yakınlık hakkını ayak altına alır.
  130. Köñül sırrı açma sözüg tegmeke, kalı açtıñ erse özüñ emgek e
    Gönül sırrını ve sözünü her kese açma, eğer açarsan, kendin zahmete düşersin.
  131. Yakınlık tilese tuçı üstikü, kötürgil tamanı tirilgil bökü
    Dâima artan bir yakınlık görmek istersen, tamahkârlığı ortadan kaldır, ona her yerde manî ol.
  132. Kalı kolsa sen tutçı meñziñ kızıl, köni bol kutulduñ sen inçin tiril
    Eğer yüzünün dâima gülmesini istersen, doğru ol, endişesiz ve huzur içinde yaşa.
  133. Uzunluk tilese özüñ hem sözüg, elig kısğa tutğıl kutuldı özüñ
    Hem kendinin hem sözünün nüfuzunu kırmamak istersen, her işe müdâhale etme, bu suretle onu te'min etmiş olursun.
  134. Yüzüñ tutçı suvluğ tutayın tese, tilin sözleme sözni yalğan usa
    Her vakit şeref ve itibarını muhafaza etmek istersen, ağzından yalan söz çıkarmamağa gayret et.
  135. Kayu yerde devlet kötürse başı, bolu ber añar sen ay edgü kişi
    Nerede ikbâl başını yükseltirse, ey iyi insan, sen derhâl onun suyuna git.
  136. Öçeşme bu devlet bile sen yaraş, yaraşmazsa devlet ağu kılğa aş
    Sen ikbâl ile mücâdeleye kalkma, onunla anlaş, anlaşamazsan, o sana yediğin yemeği zehir eder.
  137. Kalı kolsa sen söz yorık bolğusın, ayıttukta sözle köni bolsu çın
    Eğer sözünün dâima nafiz ve müessir olmasını istiyorsan, sordukları vakit söyle ve sözün doğru, dürüst olsun.
  138. Kuruğ sözleme sen kişig soñdama, uşak söz ederme yeme kikneme
    Boş söz konuşma, insanları çekiştirme, dedi-koduya uyma ve kendin de dedi-kodu yaparak, fitne uyandırma.
  139. Tüpi yıl-turur söz köñül ağrıtur, köñül ağrısa er seni yavrıtur
    Söz her şeyi alt-üst eden bir rüzgârdır, kalbi sızlatır, kalbi sızlayan kimse seni mahvedebilir.
  140. Özüñde uluğka tilin özneme, cevâb kılğu yerde irig sözleme
    Kendinden büyüklerin sözüne karşı gelme, cevap vermek icap ettiği zaman, kaba söz söyleme.
  141. Uluğuğ ağırla küdez hürmeti, uluğluk saña kelgey yukğay kutı
    Büyüklere saygı göster, hürmette kusur etme, böylece sen de yükselirsin, onların saadeti sana da bulaşır.
  142. Saña teñ tuşuñ birle eltiş barış, katılğıl karılğıl alış hem beriş
    Sen kendi akranlarını sık-sık ziyaret et, onlara katıl ve onlar ile münâsebetini kesme.
  143. Ağırla seni ol ağırlasa çın, uçuzla uçuzlasa barma yakın
    Sana gerçekten hürmet gösterenlere sen de hürmet et, saygısızları sen de sayma ve onlara yakın durma.
  144. Negü teg kılınsa sen andağ kılın, süçig sözlese söz süçig bol tilin
    Onlar nasıl hareket ederlerse, sen de öyle yap, tatlı söz söyleyenlere sen de tatlı dil ile mukabele et.
  145. Kamuğ edgüke bol sen edgü kişi, isizke isiz bol ol isiz tuşı
    İyilere karşı dâima iyi insan ol, kötülere karşı da, kötülükleri derecesinde, kötü ol.
  146. İdi yakşı aymış törü bilmiş er, törü öñdi birle bodun tüzmiş er
    Töreyi bilen, töre ve kanun ile halkı idare eden insan çok iyi söylemiş.
  147. Seni siz teseler anı siz tegil, takı anda yegrek yanut sözlegil
    Sana "siz" diyenlere sen de "siz" tâbirini kullan, mukabelede dâima karşındakinden daha nâzik davran.
  148. Kaya yañkusındın kodı bolmağıl, seni sen teseler anı senlegil
    Kaya yankısından daha aşağı kalma, sana "sen" diyenleri sen de senle.
  149. Bu yañlığ bolur kör er at suhbeti, katılmak tilese emi bu otı
    Hizmetkârlar ile münâsebet böyle olur, onlar arasında yaşamak istersen, devası ve çâresi budur.
  150. Ayu berdim emdi eşitti özüñ, köñülke alınğıl uzatma sözüg
    İşte ben söyledim, sen dinledin, bunlar hatırında bulunsun, işte bu kadar.

    Odgurmış suali Öğdülmişke
    ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ
  151. Yanut berdi odğırmış aydı bu söz, eşittim men emdi ayâ köñli tüz
    Odgurmış cevap verdi ve:— Bu sözleri dinledim, ey temiz kalpli insan — dedi —
  152. Munıñda adın ma takı bar sözüm, anı ma ayu ber ay körklüg yüzüm
    Bundan başka bir sözüm daha var, ey güzel yüzlüm, onu da bana söyleyiver.
  153. Bu kün bu özüm kend uluşka kirip, katılğu karılğu bodunka yorıp
    Bugün kendim kasaba ve şehre gidersem, halk arasına karışmak ve onlar ile birlikte yaşamak icap eder.
  154. Negü teg yorığu olarnıñ bile, munı ma ayu ber maña söz ula
    Onlar ile nasıl bir münâsebet kurmalıyım, söz açılmışken, bunu da bana anlat.

    Öğdülmiş cevabı Odgurmışka
    ÖĞDÜLMİŞ'İN ODGURMIŞ'A CEVABI
  155. Yanut berdi ögdülmiş aydı bu söz, kereklig erür çın ayâ kılkı tüz
    Öğdülmiş cevap verdi:— Bu söz, ey temiz kalpli insan, gerçekten lüzumlu bir sözdür — dedi —
  156. Kerek bolğu sözni ayıttıñ maña, ayayın eşitgil munı men saña
    İleride sana lüzumlu olacak bir meseleyi bana sordun, dinle, ben şimdi sana söyleyeyim.