Eski Türkçe Aslı (Latinize) | Günümüze Aktarımı |
HİKMET-69 | |
Eyâ dostlar harâblıkda kattı başım | Ey dostlar, haraplıkta uyuştu başım; |
Kılay emdi hasb-i hâlım beyân emdi | Eyleyim şimdi hasb-ı halimi, beyan şimdi. |
Kervân ketti çüşt u çâbuk menzil aştı | Kervan gitti çar-çabuk menzil aştı |
Teşne bolğaç kıldın âh u efgân emdi | Hevesli olup eyledim âh ve figan şimdi. |
| |
Merkep yağır, yüküm ağır özüm gamgin | Merkep yaralı, yüküm ağır, kendim gamlı |
Hasret birle akl u huşum ketti temkin | Hasret ile akıl ve şuurum gitti temkin; |
Ötib kervân közdin gâyib boldı mukin? | Geçip kervan gözden kayboldu mu ki? |
Barur cayım bilelmesmen kayan emdi | Gideceğim yeri bilemem ne yan şimdi. |
| |
Abes ötti essiz ömrüm resvalıkda | Boşuna geçti sahibsiz ömrüm rezillikte |
Heç bolmadım zaman tersi Hüdalıkda | Hiç olmadım zaman tersi Allah yolunda |
Daim yürdüm nefsim üçün gedalıkda | Daima yürüdüm nefsim için kölelikte |
Her ne kılgan sevdalarım ziyan emdi | Her ne işlediğim sevdalarım ziyan şimdi |
| |
Bu hâletde ol Azrâil kelse nâgâh | Bu durumda o Azrail gelse ansızın |
Issığ tendin cânnı alğay va hasreta | Sıcak bedenden canı alır vah ne yazık |
Alır Şeytân imânıngni kılur rüsvâ | Şeytan alıp imanımı, eyler rezil |
Birâderler ara yolda kalgan emdi | Kardeşler, ara yolda kaldım şimdi. |
| |
Ol hâletde söz ayturga yoktur dermân | O durumda söz söylemeğe yoktur derman |
Öçüp kalğay vücud içre şem-i imân | Sönüp kalır vücud içinde iman mumu |
Kızıl gül dek yüzüng bolğay misl-i saman | Kızıl gül gibi yüzün olur saman misali |
Karıp boldung yer astığa nihân emdi | İhtarlayıp oldun yer altında gizli şimdi. |
| |
Zen ü ferzend ağa ini yığlıp kelgey | Kadın-evlat, büyük-küçük toplanıp gelir |
Mirâs-deban mâl u mülkin bölüb alğay | Miras diyerek mal ve mülkünü bölüp alır; |
İt dek südrep kara yerge seni kömgey | İt gibi sürüyüp kara yere seni gömer |
Lokma kılur karış atlığ yılan emdi | Lokma yapar karış adlı yılan şimdi. |
| |
Kel ey hâif bu işlerdin haber alğıl | Gel ey korkak, bu işlerden haber al |
Tevbe kılıp dâim Allah sarı barğıl | Tevbe eyleyip daima Allah'a doğru var |
Kul Hâce Ahmed dünyâlıkdın ötüp yanğıl | Kul Hoca Ahmed, dünyalıktan geçip yan |
Şâyed kılğay pir-i muğân nazar emdi | Meğer kıla Pir-i kamil nazar şimdi. |