Eski Türkçe Aslı (Latinize) | Günümüze Aktarımı |
HİKMET-58 | |
Nâgehan tururumda könglüm içre | Ansızın durduğumda gönlüm içine |
Hakk Mevlâmnı nazargâhı tüşti bolğay | Hakk Allah'ımın nazargâhı düştü olmalı |
Kırk yıllık zengâr başkan könglüm mülkin | Kırk yıllık zincir çöktü gönül ülkeme |
Hakk yâdını nûrı birle açtı bolğay | Hakk zikrinin nuru ile açtı olmalı |
| |
Zâkirleri cem bolub tüzülmişde | Zakirleri toplanıp dizildiğinde |
Zikrü semâ'dın tosunı kurulmışda | Zikir ve semadan meclis kurulduğunda |
Boyın ukbâ dünyâsıdın urulmışda | Boyun ukba dünyasından ayrıldığında |
Köngil kuşı Hazret tabâ uçtı bolğay | Gönül kuşu Hazret yönüne uçtu olmalı |
| |
Heç bilmesmen neçük bolğay meni işim | Hiç bilmem nasıl olacak benim işim |
Anıng üçün akar dâyim közde yaşım | Onun için akar daima gözde yaşım |
Seherlerde kobup Hakk'dın tilemişim | Seherlerde kalkıp Hakk'tan dilemişim |
Ferişteler âminiğe tüşti bolğay | Melekler "Amin'ine düştü olmalı |
| |
Mungluğ canğa yakın turur Hakk dergâhı | Mahzun cana yakındır Hakk derğahı |
Nedâmetde yeter mukin birer âhı | Pişmanlıkta yeter mi ki birer ahı |
Kaysı köngil bolsa Hakknı nazargâhı | Hangi gönül olsa Hakk nazargahı |
Hakk nazarı içge tolub taştı bolğay | Hakk nazarı içe dolup taştı olmalı |
| |
Hakk işini Haklık üçün buyurdılar | Hakk işini Hakk için buyurdular |
Özierini halklar ara yetürdiler | Özlerini halklar arasına yetirdiler |
Mihnetlerin ni'met yenglığ köterdiler | Sıkıntılarını nimet gibi kaldırdılar |
Bağrı kanlığ köıi yaşlığ toldı bolğay | Bağrı kanlı gözü yaşlı doldu olmalı |
| |
Muhib kullar mahbubığa kayırdılar | Seven kullar sevdiğine kayırdılar |
Dünya koyub din işige ögürdiler | Dünyayı bırakıp din işine yöneldiler |
Aşık kullar Allah teyü tebrendiler | Aşık kullar Allah diye hareketlendiler |
Şeytânnı zehri yarılıb kaçtı bolğay | Şeytanın zehri yarılıp kaçtı olmalı |
| |
Allah degil ey Kul Ahmed özüng bilgil | Allah de ey Kul Ahmed özünü bil |
Özüng bilmiş ilming birle amel kılgıl | Özünü bilince ilmin ile amel kıl |
Uluğ kiçik yârânlardın özr kılgıl | Büyük küçük dostlarından özür eyle |
Sen bilmesde sendin hatâ keçti bolğay | Sen bilmezken senden hata geçdi olmalı |